Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Muharrem Günay
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

ALLAH’IN DOSTUNA DOST, DÜŞMANINA DÜŞMAN OLDUNUZ MU?

Muharrem Günay 5 Aralık 2013 Perşembe 02:00:00
  Bir Kudsi hadiste Cenâb-ı Hak kuluna şu soruyu soruyor:
“Sen benim yolumda herhangi bir dostu dost edindin mi? Her hangi bir düşmana benim için düşmanlık güttün mü? “(İhya 2.cilt:394,Tuğra Neşriyat yayını)
Rivayete göre, Allah Teâlâ Hz, Musa’ya şöyle vahyetmiştir:
– Ey Musa! Benim için hangi ameli yaptın?
– Ya Rabbî! Senin için namaz kıldım, oruç tuttum, zekât verdim.
– Namaz senin için delildir. Oruç senin için koruyucu bir kalkandır. Sadaka senin için gölgedir. Zekât senin için nûrdur. O halde bütün bunlar senindir. Benim için hangi ameli yaptın?
– Ya Rabbî! Sadece senin için olan bir ameli bana öğret.
– Ya Musa! Acaba benim bir dostuma hiç dost oldun mu? Acaba benim yolumda hiçbir düşmana düşman oldun mu? Bunun üzerine Hz. Musa bildi ki, amellerin en faziletlisi Allah için sevmek ve Allah için buğz etmektir.
Namaz Kılan Mümin Allah İçin sevmeli ve Düşman Olmalı
Allah Teâlâ’nın Musa aleyhiselama olan vahyinden de anlaşılacağı gibi namaz kılan mü’min Allah için sevmeli, Allah dostlarına dost; Düşmanlarına düşman olmalı ve onlara buğz etmelidir.
Cenâbı Hakk katında Fatiha suresinde verilen sözlerin hilafında kılınan bir namaz ve yaşanan bir hayat makbul değildir. Fatiha suresinde sadece Allah’a kul olacağına, Allah’ın gazap ettiklerinden ve sapıktırlar dediklerinden uzak duracağına söz verdiği halde Yahudi ve Hıristiyanları dost ve veli edinenlerin kıldıkları namaz Maun suresinde anlatılan, Münafıkların ve ikiyüzlü Mürailerin namazıdır ki Allah onlara “Yazıklar olsun o namaz kılanlara ki onlar kıldıkları namazda gafildirler” (Maun suresi: 4.5.6) buyuruyor.
Allah’ı anma vesilesi (Tâhâ, 20/14) olan namaz, dua ve ibadetlerimiz; her şeyden önce bize Allah katında değer kazandırır. Ancak dua ve ibadetler yoluyla Allah katında değer kazanabileceğimize ve kalplerimizin huzura ereceğine Furkan suresinde şöyle dikkat çekilir:
“ O (Allah’a yönele)nler, iman eden ve Allah’ı anmakla kalpleri huzura kavuşan kimselerdir. Şunu iyi bilin ki gönüller (ancak) Allah’ı anmakla huzura kavuşur.” (Rad, 13/28)

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER