Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Kemal DEMİRKIRKAN

“BAKARA-MAKARA”CILARA CEVAP

AKP Afyonkarahisar Milletvekili Ali Özkaya, sosyal medya hesabından “Bugünkü CHP, İsmet İnönü dönemi CHP’sidir. İçinde din olarak İslam’ı barındıran her şeye düşmandır. Türkiye’nin dostlarına düşman, düşmanlarına dosttur. CHP zihniyeti 1940’lı yıllara çakılı kalmış, gerici ve faşist bir zihniyettir.” buyurmuşlar. Benzer cümleleri bir hafta önce AKP’li il başkanından da duyduk. Anlaşılan o ki bu söylemler AKP politikası.
CHP Milletvekili Burcu Köksal ve CHP İl Başkanı Yalçın Görgöz, Ali Özkaya’nın bugün yaşananları 80 yıl öncesine bağlama gayretlerine, İslam’ı ve müslümanlığı kendi tekelinde görerek kurduğu cümlelere ve Milli Şef ismet İnönü’ye karşı kurduğu cümlelere gerekli cevabı verdiler.
Ancak aklım erdi ereli sosyal demokrat felsefeyi benimseyen, CHP’de il ve ilçe başkanlıkları yapma onuruna erişmiş birisi olarak bir iki kelam de ben kurmak istedim.
Sayın Özkaya;
“Çarşı her şeye karşı” mantığına indirgeyerek yaptığınız demogojiye elbette cevabımız olacak. Hele bu ithamlar “Bakara Makara” diyerek her Cuma ayet sallayanlardan gelirse hiç cevapsız bırakmayız.
Biz akıl, bilim, mantık, insanlık ve ahlak temelinde özgürlük, eşitlik, adalet ve dayanışmadan yanayız. Sağ iktidarların en büyük silahı ise, her zaman din olmuştur. Sağ iktidarlar için “Din” insanlardan oy devşirmenin yollarından birisidir. Onlar hep kendilerini dini bütün (?), karşısındakileri kafir, inançsız insanlar olarak lanse ederler. Siyaseti projeler üzerinden değil, inançlar üzerinden yaparak kitleleri kandırmayı da politika zannederler.
Bizim karşı olduğumuz şeyler, aslında hiç de sizin dile getirdiğiniz gibi değil. Biz dine değil, dinimizi siyasete alet edenlere karşıyız. İnsanların dinini öğrenmesine değil, bazı dogmaların din adı altında ezberletilmesine karşıyız. İnancın Allah’la, kul arasında olduğuna inanırız.
Her cümlesine “Elhamdülillah”diye başlayıp, yetimin, garip gurebanın hakkını yiyen din tacirlerinin karşıyız.
Her cümlesine “Allah”ın ismini karıştırıp, küçücük çocuklara cinsel tacizde bulunup, Ensar’ın önüne yatanlara karşıyız.
“Yetimin hakkı” diye başlayan cümleler kurup gençler, garibanlar işsizlikten aç biilaç dolaşırken, 3-5-9 maaş alanlara karşıyız.
Adında “Adalet” bulunan bir partinin, her gün duyduğumuz yolsuzluklara ses çıkartmayan, soruşturma açmayan, sineye çeken, görmezden gelen bakanlarına, vekillerine karşıyız.
Türban başta olmak üzere her türlü özgürlüklerin önünü açacağız diye iktidara gelip, sosyal medyada yazmak, düşüncesini ifade etmek, barışçıl protesto hakkını kullanmak isteyenleri hapse atanlara karşıyız.
Cumhuriyet döneminin birikimlerinin haraç mezat satanlara, ülkenin kaynaklarını 5 müteahhide, 300-500 yandaşa peşkeş çekenlere, “faiz lobisine karşıyız” diye iktidara gelip ülkemizi dünyada en yüksek faizini veren ülkelerden birisi haline getirenlere karşıyız.
İnsanların liyakatsız bir şekilde adam kayırmacılıkla işe alınmasına, mahkeme kararı olmadan KYK ile işten atılmasına karşıyız.
Cumhuriyetimizin kurucusu ulu önderimiz Atatürk ve milli mücadele kahramanlarına saygı duymak yerine mesnetsiz iddialarla saldıranlara karşıyız.
Sayın Özkaya; iddia ettiğiniz gibi gerçekten dini, İslam’ı bilen biriyseniz cihan Peygamberi Hz. Muhammed’in “Hiç kimse, başka bir kişiye fasık diye söz atamaz, kafir diyemez. Eğer fasık dediği kimse fasık, kafir dediği kimse de kafir değilse, bu sıfatlar muhakkak onları söyleyen kimseye döner.” hadisini de biliyor olmalısınız. Allah günahlarınızı affetsin.
Sayın Özkaya ve AKP yöneticileri, insanlarımız açlıktan, yoksulluktan kırılırken, yarını değil bugünü bile nasıl geçireceğini karar kara düşünürken, sizlerden boş söylemlerle gündemi doldurmanızı değil, dertlerine deva olmanızı, sıkıntılarını çözmenizi bekliyor. Laf yerine, iş istiyor.
BARDAĞI TAŞIRAN SON DAMLA; LOGO
Geçen haftaki köşe yazımda Kent Konseyi başkanı Şemsettin Yasan’ı istifaya davet etmiştim. Sayın başkan beni yanıltmayarak, önerimde ne kadar haklı olduğumu ispatladı. Daha yazımızın mürekkebi kurumadan Kent Konseyi logosunda bulunan Atatürk figürünü kafasına göre kaldırdığı haberi basına yansıdı. Tepkiler karşısında Belediye Başkanı Zeybek bilgisi olmadığını söylerken, Yasan “CHP ve HDP’li belediyelerin bulunduğu Kent Konseylerinin hangisinin logosunda Atatürk silüeti var” açıklamasını yaptı.
La havle.
Sayın başkan sorunumuz Atatürk silüetinin hangi ilde olup olmadığı değil. Kenti simgeleyen logolar belediye başkanlarının partisine göre mi belirleniyor? Büyük Taarruzun başladığı, Cumhuriyetin kurulduğu bu toprakları simgeleyen ve Afyon’la özdeşleşmiş olan bu resim daha önce logoya konulmuş iken, siz bunu kime danışarak, hangi hakla değiştirdiniz? Yapılanın halisane bir niyet taşımadığı, “Atatürk’e olan düşmanlığın” bir yansıması olduğu apaçık ortada?
Sayın Yasan, haddim olmayarak bir kez daha ifade ediyorum, birileri sizi görevden almadan, yol yakınken gereğini yapın.
Son Söz; “Türk’ü Türk’e, müslümanı müslümana düşman eden din istismarıdır” İsmet İnönü

YORUMLAR

Bir adet yorum var

Yoruma kapalıdır.

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER