Başkan Çoban’a yeni bir araba lazım

11 Ekim 2012 Perşembe 03:00:00
  Formula 1’i izleyenler bilir, dünyanın en önemli otomobil yarışında milyon dolarlık arabalardan daha önemli olan, yarışı kazandıran o otomobilleri kullanan pilotlardır. Önceki gün Kent Konseyi toplantısını izleyince bu sezon F1’de Mercedes GP takımının yaşadıklarını görür gibi oldum.
Dünyanın en çok izlenen spor organizasyonlarından olan F1’de o yıl en iddialı takımlar en iyi sürücülerle anlaşır. Bu yıl sezona iyi bir giriş yapmak isteyen Mercedes GP takımı da efsane bir sürücüyü emeklilikten geri getirdi. Ancak plan tutmadı ve F1’de en fazla şampiyon olmuş sürücü olan Michael Schumacher, Mercedes GP ile oldukça başarısız bir yıl geçirmeye başladı. Hatta 15 yarış sonunda henüz birincilik kazanamayan Schumacher gösterdi ki, araba yeterli hıza ulaşamıyorsa sürücünün yeteneği, tecrübesi hiç bir işe yaramıyor.
Bir kaç gün önce yaklaşık 2 saat süren Kent Konseyi’nin toplantısını izleyince aklıma F1’de bu sezon yaşananlar geldi. Bir yanda “hedefe kenetlenmeliyiz”, “birlik içinde en iyisi için çalışmalıyız” diyen Belediye Başkanı Burhanettin Çoban; diğer yanda kendi tanımlamalarıyla “rölantide çalışıyoruz” diyen Kent Konseyi mec-lisleri ve çalışma grupları. Tek tek kürsüye gelip teşekkür ettikten sonra uzun konuşmayacağını belirtip hiçbir şey anlatmayan, hiç bir fikir ve olumlu sonuç ortaya koymayan konsey üyelerini sıkılarak dinlerken bir anda Başkan Çoban gözüme Michael Schumacher gibi görünmeye başladı. Hani şoför gitmek istiyor, gaza da basıyor da, araba gitmiyor.
Kent Konseyi ne işe yarar diye düşündüm. Örneğin Gençlik Meclisi icraatlarını anlatırken protokol üyelerini ziyaret ettiklerini icraat olarak anlattılar. Genç kardeşlerim kusura bakmayın ama ben de Afyonkarahisarlılar gibi protokol işlerine “körler sağırlar birbirini ağırlar” olarak bakıyorum. Gönüllülük esasıyla katıldığınız bir konseyde sizlerin daha aktif, daha yaratıcı çalışmalar yapması gerekiyor. Örneğin Ahmet Tunca sizlere üniversiteli gençlerle ilgili çok güzel bir fikir verdi. O fikri sahipleneceğiniz gibi bu tür fikirleri siz üretin. Beyin fırtınaları oluşturacağınız toplantılarla hızla hayata geçirilecek sonuç odaklı projeler üretin.
Konsey toplantısı benim için tek kelime ile hayal kırıklığıydı. Hatta toplantı bittiğinde ben hala istek ve görüşler kısmını bekliyordum, çünkü kimse doğru düzgün bir istek ve görüşte bulunmadı. Oysa sağlıkla ilgili meclis üyeleri ya da katılımcılardan kent merkezinde bir hastane kalmadığının tespitini beklerdim. Bu üyeler acil durumlarda ya da bir basit enjeksiyon için bile vatandaşlar Uydukent’e gitmek durumunda kent merkezinde de bir sağlık birimi olmalı önerisi ile gelmeliydi. Ya da Atatürk Stadyumu’nda her gün onlarca Afyonkarahisarlı sağlık amaçlı spor yapıyor ancak Spor Kompleksi yapıldıktan sonra stadyum alanı TOKİ’ye verilecek. Kent merkezinde insanların böyle özgürce spor yapacağı bir alan hazırlanmalı gibi bir öneriyi Kent Konseyi, Başkan Çoban’ın önüne koymalıydı.
Şehirle ilgili öneri ve tespitlerde daha da ileri gitmek gerekirse ben engelliler meclisinden Başkan Çoban ve Konsey Başkanı da olan Esnaf Odaları Başkanı Birliktir’e kaldırım işgalleriyle ilgili hazırladıkları bir raporu sunmalarını beklerdim. Ben görmeme yardımcı olması için gözlük takarken Ambaryolu’nda zikzak çizmeden yürüyemezken, engelliler meclisinin bu konuyu gündeme getirip talepte bulunmamasına şaşırdım. Halbuki engelliler şehrin hangi bölgelerinde kaldırım işgali yoğunluğu olduğunu, hangi yol ve kaldırımlarda değişiklik yapılması gerektiğini gösteren fotoğraflarla süslenmiş bir sunum hazırlayabilirdi.
Afyonkarahisar’ın ve belediyenin itici gücü olması gereken Kent Konseyi’nin yerinde saydığını görmek bende büyük bir umutsuzluk yarattı. Belediye Başkanlarının ekibi olmakla birlikte bir çok iş yükü ve ziyaretler gibi angaryaları bulunuyor. Bu nedenle başkanların kent içindeki sıkıntı ve aksaklıkları görememesi normaldir. Kent Konseyleri aradaki köprüyü oluşturmadıktan, Başkan’a ve Belediye’ye gaz vermedikten hatta fikir ve projeleri Başkan’ın önüne koymadıktan sonra niye var ki? Ama sanırım bu iş yine kendi tabirleriyle arada “kaytaranların” olduğu konseyle olmaz. Bu nedenle Başkan Çoban’a önerim bir fikir fabrikası kurması. Belirli ama sık aralıklarla toplanacak, her gelenin şehri güzelleştirecek fikir ve projesini anlatacağı, o fikirlerin üzerinde beyin fırtınalarının yaşanacağı daha yaratıcı etkinliklerin yapılması.
Günlerdir Afyonkarahisar’da bir büyükşehir söylemidir almış gidiyor. Büyük istekler için önce büyük hedef ve hayalleriniz olması gerekir. Başbakan’ın bile “çılgın projeleri” varken bizim şehrimizin “rölantide” kurumları var. Sizleri bilmem ama ben F1’de Ferrari taraftarıyım. Ne dersiniz Başkan Çoban, yerel mahalli seçim tarihi de açıklanmışken, belki de arabayı değiştirerek Afyonkarahisar’a yeni bir hız kazandırır.