BİR BAYRAM DAHA GEÇTİ

Kurban Bayramımızı kutladık biraz buruk da olsa… Hac için şanslı olan birkaç yüz mümin Kabe’ye ve Arafat’a kavuşabilirken, ne Kurban kesiminde, ne de bayramlaşmalarda eski tad yoktu.
Hani her bayramın klasiğidir ya; “Nerde eski bayramlar” sözleri. Bu kez gerçekten hepimiz eski bayramları aradık.
Afyonkarahisar’daki bayramlaşma programı Taş Medrese’de icra edildi. Geçen yıllardan oldukça farklı olarak konuşmalarda coşku yoktu, siyasi içerikli mesajlar yoktu. Tokalaşma, sarılma, öpüşme yoktu. Bir bardak çay dahil ikram yoktu. Orman ve Su İşleri eski Bakanımız Prof. Dr. Veysel Eroğlu yoktu. Milletvekilimiz Burcu Köksal’ın TBMM Katip Üyesi sıfatı ve imkanları yoktu. Katılımcılar arasında sohbet-muhabbet yoktu. Vatandaş katılımı yoktu.
En kısasından gerçekleşti bayramlaşma. Vekillerimiz de kısa kestiler konuşmalarını. MHP Afyonkarahisar Milletvekili Mehmet Taytak konuşmasının girişinde “MHP ve AK Parti İl Başkanım” hitabını kullandı. CHP, İYİ Parti İl Başkanları ile SP Merkez İlçe Başkanı da oradaydı oysa.
Peki ya vatandaşın bayramı? Orada da durum aynıydı az-çok. Birinci gün herkes kurban kesme telaşını yaşadı. Cadde ve sokaklarda kurban kesim manzaraları olmadığı gibi gezen-dolaşan insana rastlamak da zordu. Kimi evinden çıkmazken, imkanını bulan şehir dışına kaçmıştı zaten. Bir yandan sıcak hava, bir yandan pandemi şartları bu bayramı böyle geçirtti.
Allah beterinden saklasın…

KORONA İLE İLGİLİ RAKAMLAR İYİ DEĞİL

Bayram böyle geçti diye üzülüyor olsak da korona virüs rakamları ve uzmanların görüşleri daha da üzüyor aslında bizleri.
Ülke genelindeki durumu hepimiz takip ediyoruz. Peki ya Afyonkarahisar’daki durum?
Rakam verebilecek durumda olmasak da durumun iyiye gitmediğini söyleyebiliriz. “Bayramın ve tatilin bedelini ödemekten korkuyoruz” diyor işin uzmanları.
Afyonkarahisar’daki vaka sayılarında artış olduğu bir gerçek. Hastanelerdeki yoğunluk ve Sağlık Bakanlığı’nın “Evde Hayat var” uygulamasından edinilen bilgiler bunun bir göstergesi.
Köyde-kasabada vaka çıktığında iş çok zor değil aslında. Vaka her nerede ise, orası karantinaya alınıyor ve kısa bir süre içerisinde hastalık o bölgede kıstırılıp söndürülebiliyor. Ama yolların geçiş güzergahındayız. Kırsal nüfusumuz çok fazla. Bu nedenle insan sirkülasyonumuz had safhada. Bir yanda tatilciler, bir yanda gurbetçiler. Vakayı bir yerde söndürüyorsunuz ardından başka bir yerde patlak veriyor. Bu da büyük bir sorun oyarak görülmüyor.
Asıl korkulan durum şehir ve ilçe merkezlerinde vaka sayılarının artması. Düşünün mesela Afyonkarahisar merkezde 35 vaka olsa ve bu vakalar toplam 25 mahalleye yayılmış olsa. Mahallelelirn hangi birini karantinaya alacaksınız, hangibir hastanın çevreyle temasını keseceksiniz.
İşte bu yüzden en büyük görev bizlere, vatandaşın kendisine düşüyor.
Hijyen kuralları, maske, mesafe gibi koruyucu önlemleri eksiksiz uygulamak zorundayız.
Aksi taktirde sıkıntı büyük.

“NE HİMAYESİ, BİZZAT İÇİNDE OLUR, KOŞTURURUM”

Sayın Valimiz Gökmen Çiçek’ten Afyonkarahisar Basın Yayın Derneği’nin projesine “hamilik” etmelerini dilediğimizde bu yanıtı aldık; “Ne himayesi, bizzat içerisinde yer alır, koştururum…”
Afyonkarahisar Valisi Gökmen Çiçek ilimize atanır atanmaz kelimenin tam anlamıyla “fırtına” gibi bir başlangıç yaptı. Gece-gündüz demeden yaptığı ziyaretleri ve denetlemeleri biliyorsunuz. Bir çok şehit ailesinin konuğu oldu, ilçe ve beldeleri ziyaret etti. Bazı projelerin uygulamasına bile başladı. Oysa Afyonkarahisar Valiliği’ndeki 40 günlük görev süresini bayram arefesinde henüz yeni doldurmuştu.
Biz de Afyonkarahisar’daki basın-yayın kuruluşlarının temsilcileri olarak Sayın Vali’nin bu enerjisi ve çalışma azminden cesaret bularak bir proje hazırladık. Afyonkara-hisar Basın-Yayın Derneği yönetim kurulu üyeleri İsmail Akar ve Ömer Elçi’nin fikir babalığını yaptığı “İlçelerle buluşma” projesini aktardık kendilerine. Derneğimiz yönetiminde bulunan herkesin kabulünü görmüştü bu proje. En çok da aynı zamanda Afyonkarahisar Basın Yayın Derneği’nin yönetim kurulu üyeleri olan ATSO Başkanı Hüsnü Serteser ve Esnaf Kefalet Koopera-tifi Başkanı M. Emin Birliktir’in destekleri işin boyutunu değiştirdi. Belediye başkanlarının lokomotif olmasını düşündüğümüz bu proje kapsamında ilçelerimizde bulunan TSO ve Esnaf teşkilatlarının da harekete geçirilebileceğini dile getirdiklerinde projemiz ile ilgili beklentimiz daha da arttı.
Biz “Sayın Valimiz de bu çalışmayı himaye eder, kaymakamlarımızı işe dahil ederse bu iş tadından yenmez” diye düşünerek Vali Bey’i ziyarete gittiğimizde Vali Gökmen Çiçek’den “Ne himayesi, bizzat içerisinde yer alır, koştururum” yanıtını alınca büyük mutluluk yaşadık.
Coğrafi olarak Türkiye’nin en geniş yapıya sahip illerinden birisi olmakla birlikte en fazla ilçe ve belde sahibi olan illerinden birisi de olan Afyonkarahisar’ın “bütünleşmesi” açısından eksiklikler bulunduğunu, merkez ile ilçe ve beldelerin bağlarının güçlenmesi için çaba gösterilmesi gerektiğini, bunun yolunun da öncelikli olarak “diyalog”dan geçtiğini öngördüğümüz fikirlerimizi aktardığımızda Sayın Vali’nin “Afyonkarahisar basını hep bir adım önde olmak zorunda mı?” esprisiyle karşılaştık.
Varolsunlar, Valimiz Gökmen Çiçek bu projenin kendisinin de aklında olan ama zamana yaymayı düşündüğü bir çalışma olduğunu, basınla birlikte ilin diğer dinamiklerinin de bu işe gönüllü katılması ile ilk etapta tespit ettiği en büyük sorunlardan birisinin aşılmasında zorlukların ortadan kalkacağını bildirdi.

VALİMİZ NASIL BİRİSİ?

Sayın Valimizin Afyonkarahisar’la ilgili düşüncelerini, hedeflerini ve bize aktardıklarını yan sütunda vermeye çalışacağım kendi ağzından. Biliyorum ki pek çok hemşehrimiz “Sayın Valimiz nasıl birisi” sorusunun cevabını hala tam olarak alamadılar. Yandaki sütunun bu sorulara önemli bir katkı sunacağına inanıyorum.
Yine de Sayın Vali Gökmen Çiçek ile ilgili birkaç tespiti buraya not etmek isterim.
Afyonkarahisar Valisi Gökmen Çiçek Ankara’da son derece etkili bir makam olan İçişleri Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü’nden ilimize atanmış bir isim. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun A kadrosundan ve sevdiği, benimsediği isimlerden birisi. Neredeyse hiçbir Vali’ye nasip olmayacak şekilde Afyonkarahisar Valiliği’ne atanmasından sonra Afyonkarahisar’da çalışacağı kadrosunu da kurma şansını yakalamış bir isim. Düşünün ki, Afyonkarahisar’a atandınız ve kimlerle çalışacağınızı belirleme hakkına sahipsiniz. Sayın Vali Gökmen Çiçek tüm Türkiye için yönetici atamalarını yapan bir makamda bulunuyordu. Genel Müdürlük’ten Valilik makamına atandıktan sonra Afyonkarahisar’a gelip görevini devraldı. Ancak bu arada Ankara’daki etkisi ve yetkisi de sürmekteydi. Afyonkarahisar Valiliği’nde kendisiyle birlikte çalışacak güzel bir ekibin atamasını bizzat kendisi yaparak, kendi ekibini kurma şansını elde etti. Afyonkarahisar’ın görevde bulunan kıdemli Vali Yardımcıları ile birlikte kendi seçtiği yeni atanan Vali Yardımcıları Vali Gökmen Çiçek’in yükünü paylaşacaklar bundan sonra. Vali Bey ile yardımcıları arasında görev bölümü yapıldı, herkes hangi alanda ne yapacağını biliyor Vilayet’te.
Sayın Vali’nin bir başka şansı da Ankara’da çok güzel ilişkileri, bağlantılarının bulunması. Örneğin ilk ziyaret ettiği ilçelerden birisi olan Sultandağı ilçesinde gençlerin özellikle de genç kızların yanlış insanların renkli hayatlarına özentisini gören Vali Gökmen Çiçek o an, o dakikada Gençlik ve Spor Bakanı Kasaploğlu’nu arayarak Sultandağı ilçesi için Gençlik Merkezi, Halı Saha ve benzeri yatırımlar için bütçe ayırtabilen bir isim. Ayrılan bu bütçe bir gün içerisinde Afyonkarahisar Valiliği ve Sultandağı Kaymakamlığı emrine geliyor ve kullanım için hazır vaziyete geçiriliyor.
Ankara ile güzel ve sağlıklı ilişkileri olan, başarılı isimlerden kurulmuş bir ekibin başında işi bilen bir orkestra şefi var şimdi Afyonkarahisar’da. Ne Ankara ile işlerin aksamasına neden olunacak, ne de vatandaşla sağlanan bağların kopmasına.
Haydi, rastgele inşaAllah.

VALİ GÖKMEN ÇİÇEK NELER SÖYLÜYOR?

Devlet olarak gidemediğimiz yer sizin değildir. O nedenle ilimizin her noktasına gitmek niyetindeyim.
– Afyonkarahisar’da hiçbir ilçeye, beldeye “yalnızmış” hissi vermemeliyiz.
– 17 ilçemizin 17’sinde birden harekete geçeceğiz.
– Tüm ilçelerimizde aynı anda Kadın Kültür Evleri faaliyete geçecek
– Kadınlarımız, analarımız, bacılarımız önceliğimiz olacak. Bu işte en büyük desteği Afyonkarahisarlı hanımlardan bekliyorum.
– Bu ile ortak bir hedefe kilitlenme, ortak bir gündeme sahip olabilme yeteneği kazandırmalıyız
– Afyonkarahisar hepimizin kafasında büyükşehir olmuş ama bütünleşme eksik kalmış. Bunu tamamlamalıyız.
– Her hafta bir güzergah belirleyerek o güzergah üzerindeki ilçe ve beldelerde olacağım.
– Bazı ilçelerde Kaymakam’ın odasının yanında yerim olsun, haftanın belli günleri o ilçelerde olayım istiyorum.
– Bu şehirde kişilerin arkasından konuşmayı bitirmeliyiz.
– Bu kent pek çok şeyi aşmış ama bir çok şeyi birlikte yapmayı bilemiyor.
– Eğitim alanında başarılı olmak zorundayız.
– Afyon Eğitim Vakfı tüm ilçelerimizde faaliyette olmalı.
– Emniyet Müdürlüğümüz çok iyi çalışıyor. Daha da iyi olacağız.
– Bu şehir suç işlemek isteyenlerin “orada para bol” diye baktığı bir şehir değil, huzur kenti olacak.
– Hep birlikte Erenler’e gidip çay içeceğiz. Oradaki olumsuz imaj önceliğimiz olacak.
– Gazlıgöl’de devremülk ve benzeri biriken sorunları birlikte çözeceğiz.
– Afyonkarahisar yeraltı ile yaşayan bir şehir. Bu hem maneviyat anlamında hem de doğal zenginlikler anlamında böyle. Jeotermal, mermer gibi doğal zenginliklerin yanı sıra bu şehir güçlü bir maneviyata da sahip.
– Tarihimizi bilmeden milli ruhu geliştiremeyiz. Milli şuuru güçlendirmek için tarihimize önem vereceğiz.

BU DA VATANDAŞIN YORUMU

Afyonkarahisar gazetelerini ve gündemini iyi takip eden bir hemşehrimizin tespitini aktarayım. Şöyle diyor bu dostumuz: Sayın Vali gelir gelmez “Durun hele kavga yok” dedi sanki. Bak Afyonkarahi-sar heyeti Ankara’ya çıkartma yaptı. Aralarında sorunlar olduğunu bildiğimiz isimlerin hepsi Ankara’da derli toplu yatırımların takibini yapmışlar ve heybeleri dolu gelmişler. Her ne kadar perde önünde birlikteymiş gibi görünseler de geriden geriye neler olduğunu duyuyoruz. Ankara’daki Afyon heyeti tablosunda Sayın Vali’nin katkısı olduğu kesin. Sanki Ankara “Gökmen Valim, şu Afyon’daki dargınları bir derle-topla. Böyle giderse bunların arasındaki gerilim iyice artacak, zarar büyüyecek” demiş gibi bir hava var. Ne dersin?…
Dostumuzun bu tespitine siz ne dersiniz?