Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

“Biz kedi kaybetmedik evlat kaybettik!”

Afyonkarahisar’da 5 Eylül 2012
“Biz kedi kaybetmedik evlat kaybettik!”

Afyonkarahisar’da 5 Eylül 2012 tarihinde Kışlacık’taki el bombalarının depolandığı askeri cephanelikte meydana gelen patlamaya ilişkin davaya bakan Eskişehir Hava Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Mahkemesi’nin anayasa değişikliği sonrası kaldırılması üzerine söz konusu dava Afyonkarahisar 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülüyor. Davanın ilk duruşması dün görüldü. İkinci duruşma 6 Mart 2018 tarihinde saat 09.30’da başlayacak.
31 ŞEHİT YAKINI
ŞİKÂYETİ TEKRARLADI
Mahkemede ilk olarak cephanelik patlamasında şehit düşen 25 askerin şikâyetçi ailelerinin kimlik tespitleri yapıldı. Dava kapsamında Üsteğmen Tuncay Aydın, Binbaşı Ali Duran ve Albay Veli Özbay sanık olarak yargılanıyor. Tutuksuz yargılanan sanıklar dünkü duruşmaya katılmadı. Şehit yakınları 1. Ağır Ceza Mahkemesi salonuna teker teker alınıp kimlik tespitleri yapıldıktan sonra avukatlar öncesinde sırayla söz alarak düşünce ve taleplerini dile getirdi. Sivil mahkemece görülen ilk duruşmaya; Vildan Tokgöz, Zekine Taştan, Ali Taştan, Arif Uluer, Faruk Tokgöz, Halise Öztürk, Nejdet Öztürk, Hasan Kaya, Emine Kaya, Esra Kapar, Sami Serkan Eriç, Nuri Selahattin Eriç, Güllü Eriç, Satı Ergenç, Bekir Ergenç, S. Seçil Karakoç, Figen Mahi Dülger, Zekayi Fırat Dülger, Döndü Dülger, Didem Düger, Ali Fatih Düger, Nermin Düger, İhsan Aydın, Meryem Aydın, Hüseyin Aydın, Hasan Akkuş, Aysel Özer, Yunus Özer, Eyüp Özer, Yiğit Şahin Naim olmak üzere toplam 31 şikâyetçi şehit yakını katıldı. Tüm şehit yakınları önceden verdikleri ifadeyi kabul ederek şikâyetlerini devam ettirdiklerini söyledi.
OLAYIN
AYDINLATILMASI BEKLENİYOR
Önceden verdiği ifadeyi kabul ederek şikâyetini tekrarlayan şehit babası Ali Taştan, davanın 5 yıldır devam ettiğini söyleyerek, “Dava 5 yıldır devam ediyor. Adalet devletin temelidir. Bizler yani tüm şehit anne ve babaları 25 evladımızın orada nasıl şehit olduğunu, o patlamanın nasıl olduğunun aydınlatılmasını istiyoruz. Sanıklar şu an burada yok. Daha önceki mahkemede de yoktular. Türk adaletine güvenmek istiyorum” dedi.
“SANIKLAR TUTUKLU
YARGILANSIN”
Şehit yakını Satı Ergenç ise olayın FETÖ/PDY bağlantısı olup olmadığının araştırılması talebini bildirdi. Mahkeme Başkanı, dava dosyasında istihbarat kurumlarınca yapılan FETÖ araştırma bilgisinin yer aldığını böyle bir bağlantı tespiti olmadığını kaydetti. Şikâyetçi katılımcılardan Bekir Ergenç te önceki ifadesini doğrularken sanıkların tutuklu yargılanmasını talep etti.
“BİR SAATTEN FAZLA
BEKLEDİK HEYET
DİKKATE ALSIN”
Askeri mahkemece bugüne kadar alınan kararı kabul etmediğini söyleyen şikâyetçi Zekayi Fırat Dülger, “Ben bugüne kadar askeri mahkemenin aldığı kararı kabul etmiyorum. Olayın FETÖ bağlantısı araştırılmalıdır. Bizler şehit aileleriyiz. Duruşma öncesi salon dışında 1 saat 15 dakika bekledik. Mahkeme heyetinin bunu dikkate almasını istiyorum. Çocuklarımızın katilleri tutuklu yargılanmalı. Hala devletten maaş alarak tutuksuz yargılanmalarını kabul edemiyorum. Biz evimizden kedi kaybetmedik, evlat kaybettik. Şehit aileleriyiz. Ben 60 küsur yaşındayım. Bir saatten fazla duruşma bekledik” diye konuştu. Şehit annesi Nermin Dülger, “Sabah 04.00’den beri buralarda bekliyoruz. Yine bekleriz. Gerekirse yarına kadar da beklerdik. Ama sanıklarda burada olmalı. Onlar sıcak yataklarında değil burada biz gibi buz gibi betonların üzerinde beklemeliler” şeklinde konuştu.
“ACINIZI ANLAMAYA ÇALIŞIYOR
KEYFE KEDER
BEKLETMİYORUZ”
Eleştirilere açıklık getirmek istediğini söyleyen 1. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı, “Eleştirilere açılık getirmek istiyorum. Mahkeme olarak baktığımız tek dosya bu dava değil. Başka dosyalarımız da var. Sadece bu dosyaya bakmıyoruz. Ama sizleri daha fazla bekletmemek için talimat duruşmalarını beklemeye aldık. Heyet olarak konu üzerinde fikir yargısında bulunduk. Maddi gerçeği uygun bir şekilde ortaya çıkarmak için çaba gösteriyoruz. İnsan olarak yaşadığınız acıyı anlamaya çalışıyorum.  Biz içeride çay kahve içmiyoruz. Yani sizleri keyfe keder bekletmiyoruz” ifadelerini kullandı.
“DURUŞMA USUL VE KURALLARA GÖRE YÜRÜTÜLÜYOR”
Şehit annesi Aysel Özer, söz sırası kendisine geldiğinde Afyonkarahisar’da henüz 3 günlük askerken oğlunun şehit düştüğünü söyledi. Özer, “Ben çocuğumu askere verdikten üç gün sonra şehit oldu. Üniversite mezunu çocuğun orada ne işi vardı? Sanıklarda duruşma salonunda olmalı ve tutuklanmalılar” dedi. Sanıkların tutuklanma talebinin sıkça tekrarı üzerine Mahkeme Başkanı, “Biz usule kurala göre duruşmayı idare ediyoruz. Sanıklar ifadelerini verdi. Dolayısıyla duruşmada bulunmak zorunda değiller. Türkiye’nin değişik yerlerinde görev yapıyorlar. Meclisin çıkardığı yasaları sizlerle tartışacak değilim” diye konuştu. Engelli olup konuşma güçlüğü çektiği öğrenilen şehit kardeşi Eyüp Özer, şikâyetçi olduğu ve davaya katılmak isteği doğrultusunda sorulan soruya “Evet” cevabını verdi.
TALEP HALİNDE BARO’DAN
AVUKATLIK ATANACAK
Afyonkarahisar Baro Başkanı Av. Turgay Şahin, duruşmaya Baro adına gözlemci olarak katıldığını ve avukatı bulunmayan şehit ailelerine talepleri halinde Afyonkarahisar Barosu olarak Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) doğrultusunda avukatlık ataması yapabileceklerini bildirdi. Öte yandan CHP Afyonkarahisar Milletvekili Av. Burcu Köksal’da duruşmayı izledi.
SAVUNMA FETÖ
ARAŞTIRMASINDA ISRARLI
Şehit ailelerinin avukatları duruşmada, sanıkların tutuklu yargılanmaları gerektiğini, kaçma şüphesi olmasa da delil karartma durumunun ortaya çıkabileceğini savundu. Olayın FETÖ bağlantısı olmadığına dair raporların inceleyeceklerini beyan eden bazı avukatlar olay yerinde yeni bir keşfin yapılarak yeni bir bilirkişi heyet raporu düzenlenmesini talep etti. Olayın FETÖ ilişkili olmadığı bilgisine karşı FETÖ/PDY soruşturmalarının devam ettiğine dikkat çeken avukatlar, usulsüzlüklerin birleşmesinin olası olduğunu, kastı aşan bir kast şüphesinin gündeme gelebileceği kanaatini dile getirdiler.
SANIK ÖZBAY’IN AVUKATI
SAVUNMA YAPTI
Sanık Albay Veysel Özbay’ın avukatı tüm delillerin toplandığını davanın mütala aşamasına geldiğini müvekkilinin Balıkesir’de ki mahkeme verdiği ifade sırasında ek savunmasının da alındığını söyledi. Sanık Özbay’ın Avukatı, “Üç bilirkişi incelemesi yapıldı. Yeni bir bilirkişi incelemesi yapılmasının faydalı olacağı kanaatinde değiliz. Olay yerinde 5 sene sonra yapılacak yeni bir keşfin de fayda sağlamayacağını düşünüyoruz. Takdir mahkeme heyetinindir. Müvekkilimin tahliyesi sonrası tutuklanmasını gerektirecek yeni bir delil yoktur. Kaçma ve delil karartma şüphesi olmadığından tutuklanma talebinin reddedilmesini talep ediyoruz” dedi.
“BÖLÜK KOMUTANININ BİTİRECEKSİNİZ
SÖZÜ NEDİR?”
Cephanelik patlaması şehitlerinden Astsubay Murat Dügel’in babası Haydar Dügel duruşmada söz aldı. Dügel şöyle konuştu: “Ben şehit Murat Dügel Astsubayın babasıyım. O cephanelikte 40 iglo var. Afyonkarahisar’daki bu cephane Türkiye’nin ikinci büyük cephaneliğidir. Susurluk’taki cephaneyi benim çocuğum getirmişti. Temmuz ayı askerler için terhis ve izin ayıdır. Bu süreçte çocuğum izine ayrıldı. 30 Ağustos tarihi de rütbe terfi töreni yapılır. Yeni Bölük Komutanın da katıldığı rütbe terfi töreni sonrası verilen yemek esnasında bir tanışma olmuş. Ben asker ailelerinden daha çok şey biliyorum. Tanışmadan sonra komutan ‘Doğru depoya gidiyoruz’ demiş. Bir hafta içinde depodaki işin bitirileceğini söylemiş. Kendisine bir aydan önce oradaki işin bitirilemeyeceği ifade edilmiş. Bunun üzerine Hasan Ahıska izine ayrılmış. Bölük Komutanı ‘Benim işim Murat’la’ demiş. Cephanelik patlaması öncesi şehit oğlum kardeşini aramış. Dört gündür gece 00.00’a kadar çalıştıklarını anlatmış. Cephaneliğin gece araç farlarıyla aydınlatıldığını söylemiş. Benim çocuğum üç yıldır burada çalışıyordu. Daha önce gece hiç çalışma olmamıştı. Bölük Komutanı Ali Duran’ın ‘İşi bitireceksiniz’ sözü nedir?”
İKİNCİ CELSE 6 MART 2018’DE
Cumhuriyet Savcısı görüşünde, şehit yakını Eyüp Özer’in duruşmaya katılma ve şikâyet talebinin kabulünü, 5 Eylül 2012 tarihli olay üzerinden beş yıldan fazla geçen zamanın göz önüne alınıp yargılamanın sürüncemede kalmaması için kovuşturmanın genişletilmesi talebinin reddine yer verdi. Aynı zamanda anayasa değişikliği nedeniyle askeri mahkemenin kapatılmasıyla mahkemede yapılan yargılamanın CMK 7 anlamında görevsizlik üzerine bir yargılama olmayacağı, bu nedenle mahkemedeki yargılamanın usule uygun kabul edilmesi, yeni bilirkişi raporu talebinin reddi, kamera görüntüleri ve keşfin yeterli olduğu, dosyanın esas hakkında görüş hazırlamak üzere Cumhuriyet Başsavcılığına tevdi edilmesi bulunuyor. Davanın ikinci celsesi 06 Mart 2018 tarihinde görülecek. >> Burcu AYDIN’ın Haberi