Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Kemal DEMİRKIRKAN

BİZ VE ONLAR

Tunceli’nin Nazımiye ilçesi kırsalında, Jandarma Özel Harekat timine mensup uzman çavuşlarımızın teröristlere karşı icra edilen bir operasyon sırasında donarak hayatlarını kaybetmeleri ile ilgili olarak düşüncelerimi ve olay sonrası kafamızdaki soru işaretlerini paylaşmıştım.
Birliklerimizin her türlü iklim ve arazi koşullarında görev yapabilecek şekilde eğitildikleri, olumsuz hava koşulları için gerekli kıyafet ve teçhizat için de donatıldıkları, tüm teçhizatlar kullanıldığında -40 dereceye kadar koruma sağladığı, askerlerimizin hiçbir eksiğinin bulunmadığı açıklamalarının ardından “Madem bu yiğitler neden öldü? Bu olayın sorumluları var mı? Varsa gerekli işlemler yapıldı mı? Soruları hala cevap bekliyor. Ancak geçmişte yaşadığımız pek çok benzer olayla ilgili soruların da cevaplanmadığını biliyoruz.
Şehit babası Hasan Türkel’in, oğlunun şehit olduğu haberini, ilk kez mezarlıklar müdürlüğündeki bir görevliden almasının sorumluları kim? Üzerine alınan var mı? Açığa alınan var mı? Artık şehidimize ve ailesine saygımız da mı kalmadı. Başka bir yığın örnek var?
İçinde 362 yolcu ve 6 personel bulunan Uzunköprü- Halkalı seferini yapan yolcu treni vagonların raydan çıkması sonrası Tekirdağ’ın Çorlu ilçesi’nde devrildi. 25 vatandaşımız hayatını kaybetti. İnşaat Mühendisleri Odası raporunda “Suçlu yağmur değildir! Yapanlar, yaptıranlar ve yapılmış olan yapıları denetlemeyenlerdir” dedi. Ancak hal sorumlu kimse çıkmadı.
10 Ekim 2015 tarihinde Ankara Tren Garı önünde düzenlenen “Barış Mitingine” DAEŞ terör örgütü mensuplarının düzenlediği bombalı saldırısında 100 kişi yaşamını yitirdi. Mahkeme kararında “Elinde yakın tarihli istihbari bilgi bulunan idarenin, önceki standart uygulamasından dahi ayrılarak, bu bilginin ilgili birimlere iletilmesi, güvenlik tedbirlerinin alınması noktasında gerekli ve yeterli hassasiyeti göstermediği ve bu suretle hizmet kusuru bulunduğu sonucuna ulaşılmıştır” denildi. Sorumluları hala ortada yok.
Ali Sami Yen stadı yerine yapılan Torun Center’da ölen 10 işçinin, 3. Havalimanı inşaatı sırasında ölen en az 35 işçinin, Soma Faciasında kaybettiğimiz 301 vatandaşımızın failleri bulundu mu?
Listeyi uzatmak o kadar kolay ki. İhmaller sonucu kaybettiğimiz yüzlerce can var. İçi kan ağlayan annneler, eşler, yetim kalan çocuklar, sorumluların bulunmasını isteyen ancak bir türlü tatmin olmayan bir kamuoyu var…
***
Bulgaristan’da 17 kişinin ölümüne yol açan trafik kazasının ardından 3 bakan, Ulaştırma Bakanı İvaylo Moskovski, Bölgesel Geliştirme Bakanı Nikolay Nankov ve İçişleri Bakanı Valentin Radev 31.08.2018 tarihinde istifa ettiler.
Atina yakınlarında çıkan ve en az 88 kişinin ölümüne yol açan yangın faciası sonrası Sivil Savunma Bakanı Nikos Toskas 3 Ağustos 2018 tarihinde görevinden istifa etti.
Hollanda Dışişleri Bakanı Halbe Zijlstra, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le 12 yıl önce görüştüğü konusunda yalan söylediğini kabul ederek 14.02.2018 tarihinde istifası etti.
Özel seyahatlerinde kamuya ait jetleri kullandığı gerekçesiyle eleştirilen ABD Sağlık Bakanı Tom Price 30 Eylül 2017 tarihinde istifa etti.
Tayvan’daki bir elektrik santralinde yaşanan jeneratör arızası sonucu milyonlarca evin elektriksiz kalması sonucu, ülkenin ekonomi bakanı 17 Ağustos 2018 tarihinde istifa etti.
Hollanda Savunma Bakanı Jeanine Hennis, Mali’de görev yapan iki askerin yaşanan patlama nedeniyle yaşamını yitirmesinde siyasi sorumluluğu bulunduğu gerekçesiyle 4 Ekim 2017 tarihinde istifa etti. Bakan ile birlikte Hollanda Genelkurmay Başkanı Tom Middendorp da görevinden ayrıldığını açıkladı.
Uygarlık dediğiniz sadece lüks araçlara binmek, son model telefonları kullanmak, yollar, köprüler yapmak, çok katlı binalarda oturmak değildir. Uygarlık insana değer vermek, adaletin ortaya çıkması için çaba sarfetmek, kendi hakkına razı olurken, başkasının hakkını alabilmesi için çaba göstermektir. Uygar toplumlarda kayırmacılık değil, liyakat önemlidir. Eğer ortada bir suç varsa, suçlunun kim olduğuna bakılmaksızın cezası verilir. Yalana, talana, yolsuzluğa göz yumulmaz. Uygar insan bütün bunları sadece yöneticilerden beklemez. Bu gücü kendisinde görür. Görmelidir.
Son Söz; “Bir ülkenin sorumluluğu belli bir zümrenin elinde olamaz. Hiçbirimiz vatandaşlık görevimizi unutmadığımız sürece kimse özgürlüğümüzü ve gücümüzü elimizden alamaz. İster sokaklardaki bir çukur için olsun, ister bir Ulusa Sesleniş konuşması için, sesinizi yükseltin. Sorular sorun. Gerçeği talep edin. Demokrasi kolay elde edilen bir şey değildir.” Franklin Roosevelt

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti