Nöbetçi Eczaneler
Afyonkarahisar’ın yetiştirdiği en önemli şahsiyetlerden, büyük asker, önemli devlet adamı, Atatürk’ün silah arkadaşı merhum Ali Çetinkaya 70’inci ölüm yıldönümünde kabri başında ve özel bir programla anıldı. Ali Çetinkaya ilk olarak kabri başında dualarla anıldı. ATSO Salonu’nda 23 Şubat Cumartesi günü öğleden sonra Afyonkarahisar ve İlçeleri Dayanışma Derneği’nce düzenlenen anma programı kapsamında Ali Çetinkaya paneli düzenlendi.
“MİLLİ MÜCADELE KAHRAMANI ÇETİNKAYA”
Ali Çetinkaya’nın vefatının 70’inci yıldönümünde Afyonkarahisar ve İlçeleri Dayanışma Derneği’nce anma amaçlı panel düzenlendi. Prof. Dr. İrfan Ünver Nasrattınoğlu’nun Moderatörlüğünde panelistler; Prof. Dr. Ergün Aybars, Oktay Şimşek, Emekli Korgeneral hemşehrimiz Hasan Kundakçı, Ali Çetinkaya’nın torunu Emekli Anayasa Mahkemesi Başkan Vekili Osman Ali Feyyaz Paksüt, merhum Çetinkaya’yı anlattı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasından sonra panelin açılış konuşmasını Afyonkarahisar ve İlçeleri Dayanışma Dernek Başkanı Mehmet Ali Özerkan yaptı. 8 Aralık 2018 tarihinde İkazcı Şükrü Bey’in ölüm yıldönümünde dernek olarak bir anma programı düzenlediklerini hatırlatan Özerkan, “Milli Mücadele kahramanı en büyük devlet adamı Ali Çetinkaya’yı Anma Gününde hep birlikteyiz. Zamanı verimli kullanmak adına sözü işin ehillerine bırakacağım.” dedi. Özerkan, Afyonkarahisarlı Emekli Korgeneral Hasan Kundakçı Paşa’nın 22 yıl önce Ali Çetinkaya ile ilgili anma anekdotunu katılımcılara okudu.
“ÇETİNKAYA’NIN
KATKILARI BÜYÜK”
Afyonkarahisar Valisi Mustafa Tutulmaz, Afyonkarahisar ve İlçeleri Dayanışma Derneği öncülüğünde Ali Çetinkaya’nın anıldığı panele ev sahipliği yapmaktan duyduğu memnuniyeti ifade etti. Tarihin geçmişte kalan bir parça ve an olmadığını dile getiren Tutulmaz, “Tarih ona şekil veren kişilerdir. O şekli ileriye götürecek olanlar da yine şahsiyetlerdir. Ali Çetinkaya’da gerek Kurtuluş Savaşı’nda gerekse Kurtuluş Savaşından sonra ki Türkiye’nin yapılanmasında önemli katkıları olmuştur. Bu zaman içerisinde bugüne kadar gelenler vardır. Bir kısım davranış ve yönleriyle eleştiri alanları da vardır. Bunları tarihin kendi derinliği, değerlendirmesi içerisinde tarihçilerin değerlendirmesine bırakarak artık bu tür şahsiyetleri çok fazla ‘onundur’ ‘şunundur’ gibi ayrımlara tabi tutmadan ilimizin ve ülkemizin bir şahsiyeti haline getirme zorunluluğumuz olduğunu düşünüyorum. Bu tür etkinlikler bunda önem taşıyor. Bu noktada özellikle Dernek Başkanı Mehmet Ali Özerkan’a çok teşekkür etmek istiyorum. Hepimizin bu şahsiyetlerin etrafında bizim diyebilecek bir ortamı sağlamamızda önemli bir katkı sağlayacağını düşünüyorum. Gerek geçmişte Cumhuriyetimizin kurulmasında gerekse de bugün Afyonkarahisarlı hemşehrilerimizin ülkemizin imarında, geleceğinde önemli roller oynamaktadır. Günümüzde Ali Çetinkaya’nın yaptığı demiryollarından, yaptığı tarihi binalardan bahsederken inşallah önümüzde de Veysel Eroğlu’nun yaptığı barajlardan, göllerden bahsedilecektir. Afyonkarahisar adına bu tür şahsiyetlere sahip olmakta büyük bir zenginliğimizdir diye düşünüyorum. Hepsi bu ülkenin evlatları bu ülkeye hepsi artı değer katan insanlarımızdır. Emeği geçen şahsiyetlere teşekkür ediyorum.” diye konuştu.
ÇETİNKAYA ÜÇ ANA BÖLÜMDE ELE ALINDI
Tarihçi-Araştırmacı Oktay Şimşek’in Ali Çetinkaya ile ilgili kitaplarının tanıtımı yapıldıktan sonra Şimşek, kitaplarında yer bulan araştırma ve belgelerden kesitler aktardı. Prof. Dr. Ergün Aybars, Ali Çetinkaya’nın hayatını üç ana bölümde incelemek gerektiğini söyledi. Aybars, Çetinkaya’nın hayatındaki birinci bölümün Ayvalık’ta düşmana ilk kuruşunu attığı güne kadar ki askerlik hayatı, ikinci bölüm Malta Sürgünü ve devlet adamlığı yönleri olduğunu belirtti. Aybars, Çetinkaya’nın Malta Sürgünü ve İstiklal Mahkemeleri süreci hakkında bilgiler aktardı. Aybars, tarihin belge ile ele alınmasının da önemine değindi.
“ALİ BEY GİBİ CESUR VE
DÜRÜST OLUN” NASİHATI
Namı diğer Tanburalı Paşa Emekli Korgeneral Hasan Kundakçı, Ali Çetinkaya’nın askeri yönü üzerine konuştu. “En Büyük Afyonlu Ali Çetinkaya’yı” konuşmaktan büyük onur duyduğunu dile getiren Kundakçı şöyle konuştu:
“Ali Çetinkaya yaşadığı döneme gerçekten çok büyük damga vurmuştur. Hem asker daha sonra ki siyasi hayatıyla müthiş eserler bırakmış bir insandır. Konuşmacıların ifadelerine ve ilgili tüm kitaplara bakıldığında Ali Çetinkaya ağırlıklı olarak Ayvalık’la ilgili yani İstiklal Savaşının başlangıcı ile ilgili bölümde hep konuşulur ve anlatılır. Ama Ali Çetinkaya gerçekten Rumeli’de ilk subay çıktığı dönemde teğmenlikle başlayıp yüzbaşılık rütbesine kadar ki süreçte öyle bir ortamda görev yapmıştır ki bütün Türkler ona yapışmıştır. Türkler onun eline sarılmıştır. Ben 1955 yılında Harp Okulunda idim. Albay rütbesinde çok yaşlı subaylar var. Bazı askeri derslere geliyorlar. Kendimizi tanıtırken memleketimizi de söylüyoruz. Sıra bana gelince ad soy addan sonra memleketim için Afyon dedim. Komutanımız ‘Ali Beyin hemşehrisisin öyle mi?’ dedi. Evet komutanım dedim. Hepimize ‘Ali Bey gibi olacaksınız. Ali Bey gibi cesur, dürüst olup görev verildiğinde hiçbir şeyi tanımayıp görevi yapacaksınız. Ali Beyi iyi okuyup tanıyın’ dedi. Ali Çetinkaya’nın emrinde çalışmış bizlerden çok büyük Çetinkaya’nın küçüğü. Ama üzerinde öyle bir etki yapmış ki en son cümlesi, ‘Eğer Ali Bey gibi iki elin parmakları kadar orada subay olmasaydı Balkanlar’dan kimse geri dönemezdi. Türkler’in hepsi orada öldürülürdü’ oldu.”
“TARTIŞMALARIN BUGÜNE
VE YARINA YARARI YOK”
Panelin son konuşmacısı Ali Çetinkaya’nın torunu Emekli Anayasa Mahkemesi Başkan Vekili Osman Ali Feyyaz Paksüt oldu. İstiklal Mahkemelerinin devrim mahkemeleri olduğuna dikkat çeken Paksüt şunları söyledi:
“Sayın Valimiz açılışta güzel bir konuşma yaptı. Artık insanları günahıyla sevabıyla tarihe mal etmek lazım. Bu tartışmaların ne bugüne ne yarına hiçbir yararı yok. İnsanlar hataları ve sevaplarıyla vardır. Burada yapılacak iş Ali Çetinkaya’nın hizmetlerini anmak ve övmektir. Yanlışlıklar varsa o devrin tarihi şartları içerisinde zorunluluklar dolayısıyla nasıl yapıldığını düşünmek ve Allah muhafaza ‘Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın’ denildiği gibi bir daha öyle günlere dönülmemesi için gerekenleri uyanık bir şekilde yapmaktır. İstiklal Mahkemelerinde Ali Çetinkaya’nın ne yaptığı, ne düşündüğü hakkında tek bir satır belge yok. Hiçbir şey yazmamış. Belki yazdı sonra imha etti. Çünkü Oktay Şimşek Bey ile tüm belgeleri inceledik. İstiklal Mahkemeleri hakkında bir hatırat ya da not dahi bulamadık. Sadece mahkeme tasfiyesi sırasındaki masrafların hesapları vardı. Hesap pusulası gibi bir belgeydi. İstiklal Mahkemeleri evet bugünkü insan hakları kriterlerine, hukuk ilkelerine bakıldığında adil yargılama açısından standartları tutamaz. Ama bunlar devrim mahkemeleriydi. Ülkenin ve milletin bekası için kurulmuş TBMM Mahkemeleriydi. Bunları kuran, üyelerini seçip bizim adımıza git size güveniyoruz kime ne ceza verecekseniz verin bu işi bitirin diyen gazi meclisin bizzat kendisidir.”
TÖRENE GENİŞ KATILIM
Anma törenine; Afyonkarahisar Valisi Mustafa Tutulmaz, Anayasa Mahkemesi Üyesi Mümtaz Akıncı, işadamı Şükrü Koçoğlu, İYİ Parti Belediye Başkan Adayı Dr. Mahmut Koçak, İYİ Parti İl Başkanı Mehmet İnkaya, CHP Belediye ve İl Genel Meclisi Üye adayları, Ankara’dan gelen Afyonkarahisarlılar katıldı.
>> Burcu AYDIN’ın Haberi
Çetinkaya gazi ünvanı ile anılsın
Türkiye Harp Malulü Gaziler Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Şube Başkanı Malul Gazi İsmail Kumartaşlı, Ali Çetinkaya’nın gazi unvanı ile anılmasını teklif etti
Türkiye Cumhuriyeti Devleti Gazisi Mustafa Kemal Atatürk’ün askeri olduğunu vurgulayan Kumartaşlı şu ifadeleri kullandı: “İnşallah gelecek sene ki anma töreninde Ali Çetinkaya’nın Gazi ünvanı ile anılmasını teklif ediyorum. Bununla ilgili girişimleri Türkiye Harp Malulü Gaziler Şehit Dul ve Yetimleri Derneği olarak yapacağız. Çünkü kendisi gazidir.”