Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Lokman Özkul

DEĞİŞMEYEN TEK ŞEY DEĞİŞİMDİR

İzmir Efes’te M.Ö. 535-475 yılları arasında yaşamış olan filozof Heraklitos ‘Değişmeyen tek şey değişimin ta kendisidir’ demiş. Ondan yüzyıllar sonra ise Gautama Buddha, “Değişim, değişmeyen tek şeydir” diyerek yineliyor bu sözleri Heraklitos’tan habersiz. Bizim dini inancımızda ise Peygamber Efendimiz (s.a.v.) ‘İki günü eşit olan zarardadır’ buyuruyor. Yani yarınımız bugünümüzden daha verimli olmalı. İnsan olumlu anlamda gelişmeli ve değişim göstermelidir. Her değişim faydalı değildir. Müspet olduğu gibi menfi değişimler de vardır. Bizim üzerinde duracağımız konu müspet yöndeki değişimdir.
İnsanlar kendini yenilemeli, yeniliklere açık olmalı, skolastik düşünceden kurtulmalı, basma kalıp bilgilerden kendisini sıyırmalıdır. Klişelerin dışına çıkmalı, kendisine modern ifadeyle reset atmalıdır. Günümüzde, değişime tabi olan bilgi saniyeler içinde değişebiliyor. Bakıyorsunuz bizim doğru bildiğimiz bir konu değişmiş, başka bir hüviyet kazanmış, ondan dolayı insanlar ve toplumlar da bu değişime ayak uydurmak zorundadır.
Her konuda da değişim olmaz tabii ki. Binlerce yıldır değişmeyen konularda da değişim talep etmek veya böyle bir yola girmek doğru olmaz. Örneğin, suyun kaldırma kuvveti, Yerçekimi Kanunu, pi sayısı vb.. bunlar sabittir. İslam Dini açısından baktığımızda, değişim talep etmek dinin özüne aykırıdır. Dinde değişim talep etmek reformdur, bid’attir.
İnsan tekamülü, olumlu anlamda değişimi ve gelişimi öncelikle kendi dünyasında sağlayacaktır. Kitap okuyarak, çöpe atılması gereken eski bilgileri bir kenara atıp, kendini bilgi açısından güncelleyerek değişime ayak uydurmalıdır. Bir doktorun tıp fakültesinde öğrendiği bilgilerle mesleğine devam etmesi , bir öğretmenin zamanın ve neslin şartlarına göre kendini güncelleyemeyip, 25- 30 sene önceki öğrendiği bilgilerle mesleğine devam etmesi nasıl mümkün değilse, diğer alanlarda da insanların, iş erbablarının kendilerini yenilenen bilgilere ve teknoloji hamlelerine uyarlaması gerekir. Bizim çocukluğumuzda, tv bile yoktu, daha sonra girdi hayatımıza. Önce radyoyla başladık, tek kanallı tv ve arkasından gelişen süreç. Şu anda dünyanın bir ucundaki insanlarla aynı anda görüntülü görüşme, birçok kişi ile görüntülü toplantı yapabiliyoruz. Mars’a gitmenin planları yapılıyor, uzay keşfedilmeye çalışılıyor, insansız araçlar planlanıyor, gelişim ve değişim hiç durmuyor. Yalnız öncelikle değişim, insanın zihninde olması gerekir. Her şeyden önce insanlıkta mesafe kat etmeliyiz, insani değerlerimizi yitirdikten sonra, çok modern bir makine gibi olsak, yürüyen teknoloji olsak ne yazar. Değerlerimizi yitirmeden, insanlığımızı kaybetmeden, manevi anlamda da tekamül sağlayarak müspet gelişim ve değişime her zaman açığız.
21. yüzyıl dünyasında; her duyduğuna inanmak, her haberi doğru zannetmek, fısıltı gazetesinin dedikodularına inanmak, araştırmadan düşünmeden akletmeden inanmak, körü körüne bir fikre sahip olmak, aklını kiraya vermek, bu çağın insanlarının özelliği olmamalıdır.
Değerlerimizi, ahlaki ilkelerimizi koruyarak değişime gelişime her zaman varız ve açığız..

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti