Her ümmetin bir bozgun sebebi vardır. Benim ümmetimin bozgun sebebi de maldır.” Buyuruyor.
Yine bir başka hadis-i şerifte:
Kişinin mal ve düşkünlüğünün dinine getirdiği zarar, sürü içine dalmış kurtların koyunlara getireceği zarardan daha büyüktür” buyuruyor.
Sevgili Peygamberimiz dinin şahsi menfaatlere ve dünyalık biriktirmeye alet edilmemesi ve dinin kullanılarak insanların aldatılmaması konusuna da değinerek şöyle demektedir:
“Kıyamete yakın öyle topluluklar gelecek ki onlar dini midesine alet edecekler, sözleri şekerden tatlıdır. Fakat kalplerinde bir canavar gizlenmiştir. Adalet-i ilahiyenin tecelli edeceği gün Allah (CC) onlara şöyle hitap edecektir:
“Siz benimle mi gurura kapıldınız, yoksa bana karşı mı cüretkâr davrandınız.” (Tirmizi, Celal Yıldırım, İslam Ahlakından Parlak Sayfalar, 27)
Başka bir hadislerinde ise:
“Allah’a yemin ederim ki, ben sizin için fakirlikten korkmuyorum. Sizin adınıza beni korkutan şey şudur:
Sizden önceki topluluklar gibi dünya nimetleri ve imkanları önünüzde birikecek ve bu nimetler yüzünden çekişme ve didişmeye gireceksiniz de önceki topluluklar gibi mahvolacaksınız.”
Devlet Malı Yiyenlerin Cenaze Namazını Kıldırmadı
Hz.Peygamberimizin “ Beytül Mal’ dan yani devlet malından yiyenlerin, aşıranların cenaze namazını kılmadığı bilinmektedir. Dinimizde bu suça “ Gulul Suçu “ denmektedir.
Gulul (kamu malı talanı) suçunun cehenneme götüreceğini gösteren Kur’an ve sünnet dayanaklı bilgiler, Buhari başta olmak üzere (bk.Buhari, meğazi, Hayber bahsi) hemen tüm hadis ve siyer ( Peygamberimizin hayatını anlatan eser türü ) kaynaklarda yer alır. Fıkıh kaynaklarının çoğunda da bu bilgiler vardır. Bu bilgiler, Büyük Günahlar (el- Kebâir) konusunu işleyen eserlerde de yer almaktadır. (Örneğin, İbn Hacer el- Heytemi’nin ‘ez Zevacir’inde).
Ünlü Muhaddis-Fakih İbn Hemmam ( ölm. 211/ 826 ) o dev eseri el-Musannef’te bize bildiriyor ki, Hz. Peygamber, kamu malından iki dirhemlik bir miktarı çalan Eşça’lı sahabisinin cenaze namazını kılmamıştır. (İbn. Hemmam; el-Musannef,5/224 den nakil, Y.N.Öztürk, 229 ; Ebû Dâvûd, Cihâd 133; îbn Mâce, Cîlıad 34; Muvatta, Cihüd 25: Müs-ned, IV, 114, V, 192. ayrıca bak. El –Camiu li Ahkâmi’l Kur’an, İmam Kurtibi Tefsiri, Ali İmran 161. ayetin tefsiri,
Hz.Peygamber, kamu malı çalmış, kamu hakkında tasallutta bulunmuş olanların cenaze namazını kılmamıştır. (Zâdü’l- Mead, Beyrut 1981 baskısı, 1/515, 3/107–108) olayı, İbnü’l Kayyım’ın sözcükleriyle verelim de kaynak sıkıntısı (!) çekenlerin ufku açılsın.
“Bir harp sonrasında Hz.Peygamber’e: ’Filanca, falanca şehit oldu‘ diye tekmil verdiler. O, bunların birisi için şöyle dedi: ‘Hayır! İşte o dediğiniz kişi şehit olmamıştır. Ben onu cehennem içinde görüyorum. Sebebi de kamu malından (Beytü’l mal’dan devlet malından) çaldığı bir giysidir. Hz. Peygamber bunun ardından Hattab oğlu Ömer’i çağırarak şu talimatı verdi: ‘Git, ey Hattab oğlu, git de insanlara şunu duyur: Cennete yalnız ve yalnız müminler girecektir.” (Ayrıca bk. Müslim, İman; İbn. Hanbel, Müsned, 1/30, 47)
İbnü’l- Kayyım devam ediyor:
Hayber seferi sırasında ölen birinden söz ettiklerinde Hz. Peygamber şöyle buyurdu: ‘Arkadaşınızın cenaze namazını siz kılın’ Bu sözü duyan sahabilerin yüzü renkten renge girdi. Bunu gören Hz. Peygamber dedi ki: ‘O arkadaşınız, kamu mallarından bir miktar aşırmıştı. Sebep işte budur.’ Bunun üzerine, sahabiler, ölen adamın eşyasını karıştırıp baktılar, bir de ne görsünler, Yahudilerden ganimet olarak ele geçmiş bir deri pabucu aşırmış” (Ayrıca, İbn. Hanbel, Müsned, 2/213, Ebu Davud, hadis no: 2712; Hakim,2/127)
Başka bir rivayete göre bir adam Hayber’de ok atıyordu. Bu adam öldüğü zaman ashab, “Ne mutlu, şehid oldu!” dediler. Hz. Peygamber (s.a.s) ise: “Hayır. Muhammed’in canı elinde olan (Allah’a) yemin ederim ki, onun taksim edilmeden Önce ganimetlerden (gizlice) almış olduğu o kadife, özerinde bir ateş gibi yanacaktır” (Buhâri, Megazî. 38; Müslim, İman, 183 (1/108); Ebu Davud, 3/68.) buyurmuştur.
