Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Mermerciler sordu, yetkililer anlattı

Maden ihracatçıları mermer üretim

Maden ihracatçıları mermer üretim ve ihracatının başkenti Afyonkarahisar’da toplandı. Ege Maden İhracatçıları Birliği,
Genel Kurul sonrasında İzmir dışında ilk Doğal Taş Sektörel Değerlendirme Toplantısını Afyonkarahisar’da gerçekleştirildi

Ege Maden İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Alimoğlu, TİM Maden Sektör Kurulu Başkanı ve İstanbul Maden İhracatçıları Birliği Başkanı Rüstem Çetinkaya, MAPEG Genel Müdürü Cevat Genç, Afyonkarahisar Belediye Başkanı Mehmet Zeybek ve AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili İbrahim Yurduseven’in gerçekleştirdiği açılış konuşmaları sonrası sektörel sivil toplum kuruluşları, İhracatçı Birlikleri yönetimleri ve ilgili Bakanlık temsilcileri ile gerçekleştirilen iki ayrı oturumda sektörün sorunları ve olası girişimler, küresel ekonomideki son durum ele alındı.
İlk oturumda TOBB Madencilik Meclis Başkanı İbrahim Halil Kırşan moderatörlüğünde, MAPEG Genel Müdürü Cevat Genç, MTA Genel Müdür Yardımcısı Abdülkerim Aydındağ, MAPEG Genel Müdür Yardımcıları Bayram Arı ve Sami Sarıyıldız, MAPEG Genel Müdürü Başdanışmanı Mustafa Sever’in katılımıyla, “MADEN İZİN VE RUHSAT BAŞVURU SÜREÇLERİNDE YAŞANAN SORUNLAR” konuşuldu.
Ege Maden İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Faik Tokatlıoğlu’nun moderatörlük yaptığı “KÜRESEL EKONOMİK GELİŞMELER, İHRACATTA YAŞANAN SORUNLAR VE İHRACATA YÖNELİK BEKLENTİLER” oturumunda ise 2014-15 yıllarında Ekonomi Bakan Yardımcılığı, 2016-2019 yılları arasında Türk Eximbank Genel Müdürlüğü yapan Adnan Yıldırım, TİM Maden Sektör Kurulu Başkanı ve İMİB Başkanı Rüstem Çetinkaya, Ege Maden İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Alimoğlu yer aldı.
FİRMALARA SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK URGE PROJESİNE KATILIN ÇAĞRISI
Madencilik sektörü olarak çevreye duyarlı, sürdürülebilirlik temalı projeleri hayata geçirmek istediklerini açıklayan Ege Maden İhracaatçıları Birliği Başkanı İbrahim Alimoğlu şunları söyledi:
“Ticaret Bakanlığımızın yüzde 75 destek verdiği URGE Projesi başlatmak istiyoruz. İhracatçı firmalarımızdan bu projeye katılmalarını bekliyoruz. Madenlerin hayatımızdaki önemini ortaya koymak, yeşile duyarlı üretim yaptığımızı kamuoyu ile paylaşmak amacıyla İstanbul Maden İhracatçıları Birliğimizle dönüşümlü olarak düzenlediğimiz “Hayatımız Maden Çalıştayı”nın 5.’sini Afyon’da düzenleme kararı aldık.”
Alimoğlu, katma değerli ürün ihracatını artırmak amacıyla, doğal taş sektörünün mimarlar ve tasarımcılarla arasında köprü görevi gören AMORF Doğal Taş Tasarım ve Üretim Yarışmasını 3’üncü kez düzenlediklerini anlattı.
“İş sağlığı ve iş güvenlini üst seviyeye çıkarmayı hedeflediğimiz Avrupa Birliği destekli, “Doğaltaş Madenciliği sektöründe İş Sağlığı ve Güvenliğinin Geliştirilmesi” projemiz doğal taş ihracatımızın güçlü olduğu illerde eğitim programlarıyla sürüyor.”
TOPLUMA HAYATIMIZIN MADEN
OLDUĞUNU ANLATMALIYIZ
TİM Maden Sektör Kurulu Başkanı ve İstanbul Maden İhracatçıları Birliği Başkanı Rüstem Çetinkaya, madencilik sektöründeki yatırımlar artırılırsa ihracat rakamlarının kolaylıkla çift haneli seviyelere çıkarabileceği görüşünde.
“Bu hedeflere ulaşmak için sektör olarak aşmamız gereken sorunlar var. Madencilik konusundaki en önemli problemlerimizden biri sektörün kamuoyundaki algısı. Maalesef bu algı Türkiye ekonomisi ve sanayisi için son derece önemli olan sektörümüzün gelişmesinin önündeki en büyük engellerden biri. Sektör olarak kendimizi hem topluma hem de devlete anlatabilmemiz çok önemli. Topluma hayatımızın maden olduğunu anlatabilirsek çok önemli bir eşiği aşacağımızı düşünüyorum. Biz de kamuoyundaki maden ve madencilik algısının değişmesi için İMİB olarak elimizden geleni yapmak üzere, sektörün önünü açacak olan en öncelikli konunun bu olduğunun bilinciyle hızla çalışmalarımıza başladık.”
Rüstem Çetinkaya, “Kamuoyunda bir “çevre kirliliği” olarak görülen madenin aslında doğanın bize bir lütfu olduğunu ve yaşam tarzımızın temel taşı olduğunu net bir şekilde anlatmamız gerekiyor. Biz Doğal taş, açısından zengin bir ülkeyiz. Bu zenginliği çevreye en duyarlı şekilde kullandığımızı ve çevre dostu madencilik yaptığımızı göstererek sektörünün algısını değiştirebiliriz. Bunun için sektörün tüm paydaşlarına görevler düşüyor. Madenin Türkiye ekonomisi ve var olan yaşam tarzımızın devamı için önemini her platformda anlatmamız ve sesimizi yükseltmemiz gerekiyor. Sektörümüzün hak etmediği eleştirilere karşı birlik olmalı ve doğruyu göstermeliyiz.” diye konuştu.
İZİN SÜRELERİNİ 1 YILIN ALTINA İNDİRMELİYİZ
Sektörün asıl önemli konusunun ruhsat izin süreçleri olduğunu vurgulayan Çetinkaya sözlerine şöyle devam etti:
“Bizler ülkemizin izlediği ihracata dayalı büyüme politikası kapsamında ihracatın en büyük itici güçlerinden biri olabiliriz, ancak 3-4 yıla kadar uzayan izin süreçleri tüm yatırım iştahını ve üretimi olumsuz etkiliyor. Son dönemde yeni ruhsat başvurularındaki düşüşler de maalesef çok dikkat çekici. Bu durum sektörün yükselme hızında bir düşüşe işaret ediyor. Bu tabloyu terse çevirmek için sektörümüze büyük sermayedarları da çekmemiz gerekiyor. Fakat mevcut durumda hem sektörün algısı hem de yatırım konusunda karşılaşılan zorluklar yeni yatırımların gelmesini önlüyor. Ruhsat süreçlerini ağır bürokrasiden kurtarıp eskisi gibi izin sürelerini 1 yılın altına indirebilirsek sektör olarak bambaşka rakamlar konuşabilir hale gelebiliriz. Elimizdeki kaynakları doğru bir tanıtım ve pazarlama stratejisi ile çok daha etkili bir şekilde kullanıp ülkemize büyük bir katma değer yaratabiliriz.”
YENİ FİNANSMAN MODELLERİYLE KONUMUMUZU GÜÇLENDİRMELİYİZ
2014-15 yıllarında Ekonomi Bakan Yardımcılığı, 2016-2019 yılları arasında Türk Eximbank Genel Müdürlüğü yapan Adnan Yıldırım, “Dünyanın her yerinde varız. 238 ülke ve bölgeye ihracat 110 ülkede projeler üstleniyoruz. Yeni finansman modelleriyle konumumuzu güçlendirebiliriz. Ticaretin finansmanı enstrümanlarını devreye sokmalıyız. Türkiye’de orta ve uzun vadeli kaynağı yaratmalıyız. Finansmana erişimde vadeler uzatılmalı. Dünya ile iyi geçinmeyi bilmek zorundayız. Merkez Bankası, KDV alacaklarının mahsup alanı genişletilmeli. Halka açılmalar finansmana erişim için konumu uygun olan firmalar için bu süreçte önemli. Dolar/Avro paritesinde Amerikan ekonomisinin yekpare bir yapı olması nedeniyle dolar lehine bir ortam söz konusu.” dedi.
>> Esra KÜÇÜKKURT’un Haberi