Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

FETÖ’de 3 yetkisizlik, 3 tahliye, 1 tutuklama daha: “Örgüt elebaşının Bank Asya talimatı sürekliydi”

FETÖ’de 3 yetkisizlik, 3 tahliye, 1 tutuklama daha: “Örgüt elebaşının Bank Asya talimatı sürekliydi”
FETÖ’de 3 yetkisizlik, 3 tahliye, 1 tutuklama daha: “Örgüt elebaşının Bank Asya talimatı sürekliydi”

18 SANIĞIN DAVASI GÖRÜLDÜ
Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 22 Ocak Pazartesi günü FETÖ/PDY Silahı Terör Örgütüne Üye olma iddiasıyla 18 sanığın davaları görüldü. Sanıklardan; Ahmet Kaya, Nihat Çırak, İbrahim Eker, Irmak Şengün, Abdullah Hatipoğlu, Mehmet Fatih Göksu, Baki Özel, Ercan Özyiğit, Ramazan Pınar, Murat Çelikoğlu, Selvi Bulut, Şaban Sarıkaya, Kuddusi Kızılkaya, Salih Özdil, Nihat Taşay, Mustafa Çobanoğlu tutuklu olarak yargılandı. Gökmen Bulut ve Dudu Sarıkaya ise tutuksuz olarak hâkim karşısına çıktı.
3 YETKİSİZLİK, 3 TAHLİYE, 1 TUTUKLAMA
Meslekten KHK ile ihraç edilen 4. Sınıf Emniyet Müdürü Nihat Çırak’a, polislikten ihraç edilen Mehmet Fatih Göksu ve meslekten ihraç 4. Sınıf Emniyet Müdürü Ercan Özyiğit’in dosyaları hakkında yetkisizlik kararı verildi. Çırak, Ankara’da, Göksu Tunceli’de, Özyiğit Ankara’da yargılanacak. Üç sanığın tutukluluk hali devam ediyor. Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanma talebi bulunan ve bu doğrultuda beyanlarda bulunan görevden ihraç öğretmen Selvi Bulut adli kontrol şartıyla tahliye edildi. Yargılaması tutuksuz yapılan Dudu Sarıkaya duruşma sonunda tutuklanarak cezaevine gönderildi. Tutuklu olan eşi Şaban Sarıkaya ise gelecek duruşmaya kadar adli kontrol şartıyla tahliye edildi. Kuddusi Kızılkaya’da adli kontrol şartıyla tahliye edildi.
SAVUNMA YAPMADAN
TANIĞI DİNLEME TALEBİ
Esasa dair savunma yapmak için süre isteyen sanık Ahmet Kaya’nın duruşması Mart ayında görülecek. Sanık Kaya, duruşmada savunma yapmamasına karşın tanık beyanını dinlemek istediğini söyledi. Mahkeme Başkanı, “Savunma yapmadan tanık dinlemek gibi bir pazarlık olamaz. Bu yeni bir strateji mi? Bana öyle geliyor” dedi. Meslekten ihraç 4. Sınıf Emniyet Müdürü Nihat Çırak hakkında yetkisizlik kararı verildi. Çırak Ankara’da yargılanacak.
İKİ KİŞİYİ TANIDI
KHK ile öğretmenlik görevinden ihraç edilen ve 17 aydır tutuklu bulunan ve tutukluluk hali devam eden İbrahim Eker’in duruşması 5 Mart’ta görülecek. Eker’in hakkında; Örgütle bağlantılı sendika Aktif Eğitim-Sen’e üyelik, haklarında FETÖ soruşturması bulunan kişilerle yurt dışı gezileri, kullanılmayan Bank Asya hesabı, Kadir Ünal’ın davetiyle örgütün sohbet adı verilen toplantılarına katılım, oğlunun örgütle müzahir okulda eğitim alması, yaklaşık 2 ay süre ile gizli ve şifreli haberleşme programı bylock kullanımı iddiaları var. Sohbet toplantılarında ismi geçen şahısları tanımadığını ileri süren İbrahim Eker, Kadir Ünal’ı görev yaptığı okula geldiğinde tanıdığını, Hüseyin Duruk’la da oğlunun Felsefe Öğretmeni olması nedeniyle görüştüğünü kaydetti.
“DEĞİŞİK ZAMANLARDA KULLANDIK
Yurt dışı çıkışını eşinin İsviçre’deki ablasını ziyaret amaçlı olduğunu belirten İbrahim Eker, Yusuf Çoban’la yurt dışı gezisi yaptığı iddiasına karşı Çoban’ı tanımadığını, tespiti halinde HTS kayıtlarını ısrarla istediğini s��yledi. Aktif Eğitim Sen’e kimseden talimat almadan üye olduğunu belirten Eker, “Kesinlikle bylock kullanmadım” dedi. Mahkeme Başkanı Eker’e, üzerine bylock tespiti yapılan telefon hattını kendisiyle birlikte kimlerin kullandığını sordu. Eker soruyu, eşinin, kendisinin ve çocuğunun değişik zamanlarda telefon hattını kullandıkları şeklinde cevaplandırdı.
“NİYE BAŞKASI DEĞİL DE
SANIĞIN İSMİ VAR?”
Sanık Eker’in örgütün gizli ve şifreli haberleşme programını yükleme tarihi 10 Ekim 2015 olarak tespit edilirken bylock listesinde; Kadir Ünal’ı Kadir Bey olarak kaydettiği, İsmail Özbay’ın sanığı İbrahim Eker olarak kaydettiği öğrenildi. Aynı zamanda oğlunun Felsefe Öğretmeni olduğunu söylediği Hüseyin Duruk’u da Sokrat Hüseyin olarak kaydettiği belirlenen İbrahim Eker’i Hüseyin Duruk’un ise İbrahim Hoca olarak kaydettiği tespitleri duruşmada sanığa okundu. Tanık olarak dinlenilen tutuklu Hüseyin Duruk, sanık İbrahim Eker’in velisi olduğunu, kendi duruşmasında verdiği ifadeyi tekrarlayarak “Tutuklanma korkusu ve yönlendirme ile verdiğim Emniyet ifadem gerçeği yansıtmıyor” dedi. Mahkeme Başkanı tanık beyanı üzerine, “Niye başka kişiler değil de ifadenizde sanığın ismi geçiyor. Nasıl bir kurgu?” sorusunu sordu. Sanık Eker, tanık Hüseyin Duruk’un ifadesini kabul etti.
TUTUKLU TANIK DİNLENİLDİ
Örgütle müzahir özel bir okulda öğretmenlik yaptığı öğrenilen Irmak Şengün, 18 aydır tutuklu olduğunu belirterek tahliye talep etti. Sanığın tutukluluk hali devam ediyor. Şengün’ün hakkında; Örgütün İzmir’deki Yamanlar Lisesi’nde öğrenim görüp örgüt yurtlarında kalarak örgüt tarafından yetiştirildiği, örgüt çizgisinde çeşitli illerde ve örgütün Afyon’un kardeş ülkesi ilan ettiği Nijerya’da son olarak Özel Zafer Lisesi’nde çalıştığı iddiaları var. Ayrıca Ümit Eliküçük’le otel kaydı, talimatla Bank Asya’ya katılım hesabı açtırması ve bylock kullanımı iddiaları bulunuyor. İfadesinde sanık Irmak Şengün’ün kendi telefon hattında bylock programı yüklediğini belirten tutuklu tanık Halit Salman duruşmada tanıklık yaptı.
TANIK İFADESİ ÇELİŞKİLİ
Tanık Halit Salman, “Yeni Müdür Yardımcısı olmuştum. Okul Müdürü Enver Bey bana ‘Nasıl haberleşiyorsunuz?” diye sordu. Telefonumu istedi uzattım. Odada iki kişi vardı. Biri bylocku yükledi” dedi. Mahkeme Başkanı tanık Salman’a, “Emniyet’teki ifadenizle bize anlattıklarınız çok farklı niye?” sorusunu sordu. Tanık Salman, “Okul Müdürü Enver Kartal, ‘Irmak diye bir Müdür Yardımcısı var. Telefonunu ona ver bylock yüklesin’ dedi. Ben de telefon hattının eşime ait olduğunu söyleyerek, sorun olmasın demiştim. Listede sadece Irmak isimli bir kişi var” diye konuştu. Mahkeme Başkanı tanık Halit Salman’ın çelişik ifadesine vurgu yaparak, “Zafer Kolejinde 50 tane Irmak isimli kişi mi var?” diye sordu. Irmak Şengün tanık beyanını kabul etmedi.
HATİPOĞLU’NA SAVUNMA SÜRESİ VERİLDİ
Örgütle bağlantılı sendikalardan Aktif Eğitim-Sen’in İl Temsilcisi olan eşi ile birlikte öğretmenlik görevinden ihraç edilen Abdullah Hatipoğlu’nun duruşması Mart ayında görülecek. Hatipoğlu sağlık sorunları nedeniyle esasa dair savunma hazırlığı yapamadığını belirterek süre istedi. 490 gündür tutuklu olduğunu belirterek tahliye talep eden Hatipoğlu’nun tutukluluk hali devam ediyor. Hatipoğlu’nun hakkında; Örgüt şüphelileriyle yurt dışı gezilerine katılımı, Bank Asya’ya talimatla para yatırdığı, gizli şifreli haberleşme programı bylock kullanımı iddiaları var. Meslekten ihraç polis Mehmet Fatih Göksu’nun üzerine atılı suç faaliyetlerinin Afyonkarahisar’da gerçekleşmediği gerekçesiyle istediği yetkisizlik talebi kabul edildi. Göksu’nun yargılaması Tunceli’de devam edecek.
BİR YETKİSİZLİK
TALEBİNE RED
Meslekten ihraç edilmeden önce özel harekâtçı olduğu öğrenilen Baki Özel’in yetkisizlik talep ederek Giresun’da yargılanma talebi Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkeme heyeti tarafından oybirliği ile reddedildi. 3. Sınıf Emniyet Müdürü olarak görevde iken KHK ile ihraç edilen Özel’in hakkında; Örgütün gizli ve şifreli haberleşme programı bylock kullanımı, örgüt bağlantısı nedeniyle KHK ile kapatılan Erzurum Özel Şifa Hastanesi’nin Başhekimi ile irtibatlı olması, kardeşinin kapatılan örgüt üniversitesinde akademisyen olması iddiaları bulunuyor. Sanığın bylock programında örgüt şüphelisi kişilerin ekli olduğu belirtilerek duruşmada sanığa bylock mesaj kesitlerinden örnekler okundu. Bir mesajda sanığın, “Hocam bunda aktif değil. Kakaoyu kaydediver. Power me” ifadeleri bulunuyor.
ÖZEL HAKKINDAKİ İDDİALARI REDDETTİ
Örgütün siyasi ya da sosyal etkinliklerinde bulunmadığını, örgüte nasıl kazandırıldığının iddianamesinde yer bulmadığını ileri süren Baki Özel, “Ben özel harekâtçıydım. Örgüte nasıl kazandırıldığım iddianamemde yok. Örgütün siyasi, sosyal etkinliklerinde bulunmadım. Bir kardeşimin örgüt irtibatlı üniversitede akademisyen olduğuna yer verilirken bir diğer kardeşim de pavyoncu. Neden o belirtilmemiş?” dedi. Mahkeme Başkanı sanığı, “Biz kardeşinizin durumunu sormuyoruz” sözleriyle uyardı. Babam, dedem ve büyük dedem imamdır. Hiçbir örgüte girmem, alınmam mümkün değildir. Ben vatan için canımı ortaya koydum. Hakkımdaki iddiaları reddediyorum” diye konuştu.
“EMNİYET’E GİTMEDİM,
ATEŞ AÇMAYIN DEMEDİM”
Aktif bir internet kullanıcısı olarak bylock programını kendisinin indirdiğini açıklayan Baki Özel, programın örgütsel yönünü bilmediğini iddia etti. Bu ifadesi üzerine Mahkeme Başkanı sanık Özel’e, “Başka programlar değil de niye bylock indirdiniz?” sorusunu sordu. Pek çok program indirdiğini söyleyen Özel soruyu, işine yarayan programları kullanıp yaramayanları da sildiği şeklinde cevaplandırdı. 15 Temmuz darbe gecesi evinde olduğunu, Emniyet’e gitmediğini, Fevzi Ceylan isimli kişiyi tanımadığını, 8 ay nöbetçi müdürlük yaptığını anlatan Özel, “Fevzi Ceylan diye birini tanımıyorum. Ama hakkında rapor tutuğum birkaç kişiden biri olabilir. Kimseye emir verme yetkim yoktu. Darbe girişimi yaşanan gece Emniyet’e gitmedim. Kimseye ateş açmayın emri vermedim. Afyon’da hiç koluma çanta takarak gezmedim” ifadeleriyle savunmasını tamamladı.  18 aydır tutuklu olduğunu belirterek tahliye talep eden Özel’in tutukluluk hali devam ediyor. Özel’in duruşması Mart ayında görülecek. 4. sınıf Emniyet müdürlüğü görevinden ihraç edilen Ercan Özyiğit’in Ankara’da yargılanma talebi mahkeme heyetince oybirliği ile kabul edildi. Tutukluluk hali devam eden sanığın dosyası hakkında yetkisizlik kararı verildi. Özyiğit’in tutukluluk hali devam ediyor.
SELVİ BULUT TAHLİYE OLDU
Duruşmaya tutuklu bulunduğu Bursa/Yenişehir Cezaevi’nden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemiyle (SEGBİS) bağlanan ve adli kontrol şartıyla tahliye edilen görevden ihraç öğretmen Selvi Bulut etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanma talebinde bulundu. Bayan Bulut öğretmenlikten ihraç eşi Gökmen Bulut ile aynı celsede yargılandı. Gökmen Bulut’un yargılaması tutuksuz olarak devam ediyor. Mahkeme Başkanı Selvi Bulut’a tahliye olduktan sonra etkin pişmanlık talebi doğrultusunda detaylı ifade vermesi ve teşhislerde bulunması için TEM Şube’ye sevk edileceğini söyledi.
“TOPLANTILARLA ÖRGÜTE ADAM KAZANDIRILIYORMUŞ”
Selvi Bulut’un, Salar beldesinde sınıf öğretmeni iken örgüt bağından dolayı KHK ile görevden ihraç edildiği, örgütün strateji belirlediği otel toplantılarına katıldığı, örgütle bağlantılı sendika Aktif Eğitim-Sen üyesi olduğu, çocuklarının örgüt okuluna gitmesine izin verdiği öğrenildi. Öte yandan sanığın, gizli şifreli program bylock kullanıcısı olduğu ve FETÖ sanıklarının bylock listesinde tespit edildiği hakkındaki iddiaları oluşturuyor. Örgütle 2011 yılında oğlunu dershaneye göndermesiyle tanıştığını, dershane öğretmenleri Gamze ve Dilek isimli kişilerin kız yurdundaki sohbet toplantılarına davet ettiğini anlatan Bulut, “2011 yılında Sena Kız Öğrenci Yurdu’nda sohbet hocalığını Ayşe Öztürk’ün yaptığı sohbet toplantılarına katılmaya başladım. Mayıs ayına kadar sohbetlere ara ara katılmaya devam ettim. Bu toplantılarda Peygamberimizin ve sahabelerin hayatları anlatılırdı. Ama daha sonra anladım ki bu toplantılarla öğretmenler incelenip, ısındırılıp seçilerek örgüte kazandırılıyormuş” dedi.
“NOTLARI YIRTIN, DİKKATLİ OLUN DENİRDİ”
Selvi Bulut, 2014 yılı Kasım ayında 32 yaşındaki bir arkadaşını kanserden kaybetmesiyle depresyona girdiğini, bunalım sürecinde ara verdiği toplantılara sendikadan ve mahalleden arkadaşı Gül Karabağ aracılığıyla tekrar katılmaya başladığından söz etti. Bulut, “Depresyona girmiş yemeden içmeden kesilmiştim. Gül Karabağ sohbetlere katılmamın bana iyi geleceğini söyledi. Sohbet hocası Ayşe Öztürk’ün telefon numarasını verdi. Benim de dâhil olduğum Ayşe Öztürk’ün yaptığı sohbete, Filiz hanım, Rukiye Şentürk ve Çiğdem Selamet birlikte katılırdık. Biz Ataköy grubuyduk. Çiğdem Selamet örgütte İlkokul (Sınıf) Öğretmenlerinden sorumluydu. Toplantılarda her zaman Kur’an-ı Kerim okunmazdı. Ayşe Öztürk risale sohbeti yapardı. Risalelerin dili ağırdı. Bazen fitne başının ismini “Hoca Efendi” diye zikrederdi. Sohbetlerde Fetullah Gülen’in cd ve kitapları okunmazdı. Ama evlerde izleyip okumamız söylenirdi. Toplantılarda himmet, burs, kurban parası talep edilirdi. Sohbetlerde sırasında not alan katılımcılar dikkatli olmaları yönünde uyarılırdı. Toplantıdan sonra alınan notların yırtılması istenirdi” diye konuştu.  
“MUHALEFET EDİLMESİNİ İSTEMEZLERDİ”
“Sorgulayıcı bir yapım vardı” diyen Selvi Bulut, “Toplantılarda hükümetle o dönem ‘cemaat’ olarak bilinen örgütün arasında yaşananları sorduğumda sohbet hocası Ayşe Öztürk durumun geçici bir siyasi süreç olduğu, eskisi gibi el ele kol kola olacakları söylerdi. Bazen de yine Ayşe Öztürk hükümetin örgüte karşı ‘Niye böyle davranıyorlar. Niye diğer dini örgütler arkamızda değil’ diye serzenişte bulunurdu. Ben bu sözlerine karşı 28 Şubat sürecinde kendilerinin başı açık olarak çalışmaya devam ettiklerini bu nedenle onlardan destek gelmediğini söyleyince Ayşe Öztürk buna çok bozulmuştu. Bana ‘Hocam sizi dışarıda tanısam cemaate düşman olduğunuzu sanırdım. Lütfen sizinle fikren karşı karşıya gelmeyelim’ dedi. Muhalefet edilmesini istemezlerdi” şeklinde konuştu.
“BYLOCK ŞİFRESİNİ BİLE
BEN BELİRLEMEDİM”
Sanık Selvi Bulut duruşmada verdiği ifadede, “Bylock programını Ayşe Öztürk yükledi. İnanın şifresini bile ben belirlemedim. Otel toplantılarında toplu namaz kılınırdı. Toplantı bay bayan şeklinde bir ayırım olmadı. Ortam çok kalabalıktı, sohbet yapıldı. Çocuklarımız ayrı odada kaldı. Aktif Eğitim-Sen yetkilileri okulumuza gelerek sendika faaliyetlerini tanıttı. İl Temsilcisi Abdullah Hatipoğlu’nu tanırım. 16 aydır tutukluyum tahliyemi talep ediyorum” ifadelerini kullandı. Mahkeme Başkanı Bayan Bulut’a örgütü deşifre edecek hatırlayamadığı bir bilgi bulunup bulunmadığını sordu. Selvi Bulut, TEM Şube’de teşhislerde bulunup detaylı ifade verecek.
“OTEL TOPLANTISINDA
İĞNE ATILSA YERE DÜŞMEZDİ”
Bayan Bulut’un eşi Gökmen Bulut, Emniyet’te etkin pişmanlık talebinde bulunarak verdiği ifadesinin doğru olduğunu söyledi. Örgütün sohbet adı verilen toplantılarına katıldığını, örgütün Milli Eğitim yapılanmasından sorumlu imamlarından Veli Kuru ve Hüseyin Sazlık’ın organizasyonu ile Nepal’e giderek bir Türk okulunu ziyaret ettiklerini anlattı. Bulut, “Çocuğumun rehber öğretmeni Erdal hoca otel toplantısına davet etti. Toplantıya gidince şok oldum. İğne atılsa yere düşmüyordu. Orada konuşmaları dinledim. 2014 yılında sohbetlere devam ettim. Sohbet sorumlusu Veli Çağlar’dı. Toplantılarda terörist başı Fetullah Gülen’in cdlerini izlerdik. Benim ev ve araç kredim vardı. Ama fakir öğrenciler yararına 50-100 TL para verirdim” dedi.
ÖRGÜT ELEBAŞININ TALİMATI SÜREKLİYDİ
Kayınpederinin hac parası olan 7 bin euoru parayı Bank Asya’ya yatırdığını anlatan Gökmen Bulut’a mahkeme heyeti üyesi hâkim, “Örgütün finansal kuruluşu Bank Asya’yı kurtarmak için örgüt elebaşının 2014 yılı Ocak ayı itibariyle bankanın sahiplenilip para yatırılması talimatının verdiğiniz ifade de sürekli olduğu anlaşılıyor. Durum nedir?” sorusu üzerine Gökmen Bulut, “Evet efendim Bank Asya’yı kurtarma talimatı sürekliydi. 2014 yılının Ocak ayı ile sınırlı değildi” cevabını verdi. Aktif Eğitim-Sen’e o dönem için ‘cemaat’ sendikasını olduğunu bilerek üye olmuştum” dedi.
“EŞİMDE VARDI,
BEN BYLOCK KULLANMADIM”
Mahkeme Başkanı Gökmen Bulut’a, “Örgütte etkin konumda olan üyelerle irtibatlı olduğunuzu anlatıyorsunuz. Etkin pişmanlık talebinizin kabul görmeme ihtimaline karış net soruyorum net cevaplandırın. Bylock kullandınız mı?” sorusunu Bulut, “Samimiyetimle söylüyorum bylock kullanmadım. Eşimde vardı biliyordum. Ama bylockun bu kadar fena bir şey olduğunu bilmiyordum” şeklinde cevaplandırdı. Katıldığı sohbet toplantılarına ne şekilde çağırıldığını soran Mahkeme Başkanına Gökmen Bulut, “Sohbetleri Atakan hoca haber verirdi” dedi. Bulut, “Bu insanlar vatan hainidir. Bunların arasında bulunmaktan ve bu nedenle yargılanmaktan utanç duyuyorum” dedi. Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan Çiğdem Selamet bu duruşmada tanık olarak dinlendi. Sanık Selvi Bulut’un örgütte aktif görevi olmadığını belirten Selamet, Ayşe Öztürk’ün sohbet hocası olduğunu, Selvi Bulut ile Öztürk’ün fikri tartışmalara girdiklerini doğruladı.
BAŞKACA SÜRE TANINMAYACAK
Türkçe Öğretmeni iken KHK ile görevinden ihraç edilen Ramazan Pınar’a, görevden ihraç öğretmen Murat Çelikoğlu’na esasa dair savunma hazırlığı yapmaları için süre verildi. Çelikoğlu’nun Denizli’de yargılanmak için istediği yetkisizlik talebi mahkeme heyetince oybirliği ile reddedildi. Sanıkların duruşması Mart ayında görülecek. Savunma hazırlığı için süre tanınan tüm sanıklara başkaca bir süre verilmeyeceği, gelecek celsede savunma yapmamaları halinde susma haklarını kullanmış sayılacakları bildirildi.
EŞİ TUTUKLANDI KOCASI TAHLİYE EDİLDİ
Aynı celsede yargılanan Dudu-Şaban Sarıkaya çiftinin duruşması da Mart ayında görülecek. Eşinin üzerine kayıtlı hatla bylock kullandığı tespit edilen ve tutuksuz yargılanan Dudu Sarıkaya duruşma ardından tutuklanırken eşi Şaban Sarıkaya adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
490 gündür tutuklu olan ve duruşma sonrası adli kontrol şartıyla serbest bırakılan Kuddüsü Kızılkaya, gazi torunu olduğunu, 1994 yılında geldiği Afyon’da rehberlik belgesini Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu’nun elinden aldığını kaydetti.  Rehber olarak Afyonkarahisar’da cumhuriyetin nasıl kazanıldığını etkin şekilde anlattığını belirten Kızılkaya, örgütün Milli Eğitim’den sorumlu imamı Veli Kuru ile normal arkadaşlığı bulunduğunu iddia etti. Harun isimli kişi ile Öğretmenevinde tanıştıklarını söyledi. 15 Temmuz darbe girişimini lanetleyen Kızılkaya, cumhuriyeti doya doya anlattığını gören öğretmenler tarafından örgütle müzahir Ümit Gönüllü Eğitimciler Derneğine üye yapıldığını söyledi. Kızılkaya, Aktif Eğitim-Sen’e tanıtım üzerine üye olduğunu, Ankara’da hakim olduğunu belirttiği damadı ve üç çocuğunun örgütsel bağı olmadığının altını çizdi. Kızılkaya’nın duruşması Nisan ayında görülecek. Öğretmenlikten ihraç edilen Salih Özdil’in duruşması da Mart ayında görülecek.
BÖLGE MAHKEMESİ DAHA AĞIR
SUÇTAN YARGILANMASINI İSTEDİ
Polislikten ihraç edilen ve Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Silahlı Terör Örgütü Üyeliği iddiasıyla yargılanıp 28 Eylül 2017 tarihinde görülen karar duruşmasında hakkında 12 yıl hapis cezasına hükmedilen Nihat Taşay’ın kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesince bozuldu. Sanığın TCK’nın 309’ncu maddesiyle yargılanması yönünde bozma ilamı var.  Bir üst mahkeme olan Antalya Bölge Adliye Mahkemesi karar bozma ilamında gerekçe olarak; sanığın 15 Temmuz darbe girişimi gecesi emrindeki polislerin uyarılarına rağmen araçlara yakıt ikmali yaptırmayarak darbe girişimini “üzeri örtülü şekilde” desteklemesi nedeniyle anayasal düzeni yıkma girişiminden yargılanması gerektiğini bildiriyor.
SANIK BOZMA KARARINI KABUL ETMEDİ
Sanık Nihat Taşay ve avukatı bozma ilanına katılmadıklarını belirterek, dosyanın tekrar incelenmesini talep ettiler. Taşay, 18 aydır tutuklu olduğunu, yargılamasının tutuksuz devam etmesini de talep etti. Mahkeme heyeti oybirliği ile Nihat Taşay hakkında Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi’nin bozma kararına uyulmasına karar verdi. Sanık Taşay ve avukatı savunma için süre talep etti. Tutukluluk hali devam eden sanığın duruşması Mart ayında görülecek.
KULLANICI ADI İNGİLİZCE KATİL!
Öte yandan Nihat Taşay’ın örgütün gizli ve şifreli haberleşme programı bylock kullanıcısı olduğu tespiti de bulunuyor. Bylock tespit ve analiz tutanağına göre Taşay’ın bylock ID numarası 108267, kullanıcı adı İngilizce katil anlamına gelen “killer” şifresi ise 1234.k olarak belirlenmiş. Sanığa duruşmada bylock listesinde kimlerle ekli olduğu ve diğer tespitler hakkında bilgi verildi.
SOHBETLERE 2013’DEN
 SONRA DEVAM HATIRLATMASI
Sanık Mustafa Çobanoğlu’nun tutukluluk hali devam ederken duruşması Şubat ayında görülecek. Çobanoğlu’nun duruşmasında tutuklu tanıklar İbrahim Demir, İzzet Büyüközer ve SEGBİS’le duruşmaya bağlanan Hayrettin Ayvalı tanık olarak dinlenildi. Tanık beyanlarında; Görevden ihraç din görevlisi İbrahim Demir, sanık Çobanoğlu’nu Kimse Yok Mu Derneği Müdürü olarak tanıdığını, dernek üyesi olduğunu, kendisinin Sandıklı’da ikamet ettiğini, sanıkla sohbet ya da otel toplantısında bir araya geldiğini söyledi. İzzet Büyüközer daha önceki tanıklıklarında da olduğu üzere Emniyet aşamasındaki ifadesini reddetti. Hayrettin Ayvalı ise sanık Mustafa Çobanoğlu’nun bir süre avukatlar grubunun sohbet hocalığını yaptığını, sanığın iddiası üzerine kişisel anlamda sohbet yapması için sanıktan bir isteği bulunmadığını belirtti. Sohbet toplantılarını Zeki Kızılgöz’ün organize ettiği öğrenildi. İlk duruşmasında sanık Çobanoğlu’na sohbet toplantılarına özellikle 2013 yılından sonra devam ettiniz mi sorusunu sorduklarını hatırlatan Mahkeme Başkanı, “Siz ısrarla sohbetlerin yapılmaya devam edildiğini söylemiştiniz” hatırlatmasında bulundu. >> Burcu AYDIN’ın Haberi