Nöbetçi Eczaneler
Fethullahçı Terör Örgütü/ Paralel Devlet Yapılanması Silahlı Terör Örgütü’ne Üye Olma iddiasıyla açılan kamu davasında tutuklu sanıklar Abdulrezzak Taşdönderen, Ali Kocakavuk, İsmail Kocakavuk, Lütfullah Tezgiden, Murat Taner, Mustafa Aldemir ile tutuksuz sanıklar Ahmet Barlak, Çetin İplikçioğlu, Hüseyin Yılmaz ve Mustafa Sarıdere’nin yargılanmasına, Afyonkarahisar 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi.
PARANIN YÜZDE 10-15’İ İZMİR’E
Sanık savunmalarının alınmasıyla başlanan duruşmada, tutuklu sanık Murat Taner, örgütte nasıl para toplandığını, bu paraların nerelere harcandığını anlattı. Taner, “Mütevellide nöbetçi bir esnaf, mütevelli olurdu. O esnaf, paraları alır, hocaya verirdi. Bu figüran bir esnaf olurdu. Yusuf Çoban, Beytullah ve Selahattin Bey nöbetçi esnaflığı yaptı. Ben de 2007’te nöbetçi esnaflık yaptım. 2013’te yıllık olarak 30-35 bin lira vermiştim. Bunu her sene yüzde 15 düşürebilirsiniz. Mütevellideki insanlardan senelik 130 bin lira toplanırdı. Toplanan paranın yüzde 10-15’i Afyon’un bağlı olduğu İzmir’e gönderilirdi. Afyon’da 2001’de 2 bölge vardı. En son 5 bölge, 1’i üst, diğerleri normal mütevelli olmak üzere topluluklar olurdu. Her bölgede 2 mütevelli olurdu” dedi.
DEVLETİMİZ VE BİZ,
ÇOK GEÇ FARK ETTİK
Toplantılara nasıl katılmaya başladığını da anlatan Taner, “Devletimizin ve bizim çok geç fark ettiğimiz bu silahlı terör örgütüne üye olduğum iddialarını kabul etmiyorum. Biz bu işleri Allah rızası için yaptığımızda, bu tür olaylar yoktu. Örgüt olduğunu fark etmeye başladığımızda kendimizi yavaş yavaş çektik. Kullanılmışız, aldatılmışız. Ben üniversiteden mezun olduğum zaman bu yapıyla tanıştım. Ramazan Özçelik’in projelerini çiziyordum. Beni o davet etti. İçki içiyordum, içkiyi bıraktım. Namaza başladım. Zor koşullarda okuduğum için ihtiyaç sahibi öğrencilere yardım etmek hoşuma gidiyordu” şeklinde konuştu.
2001’DE MÜTEVELLİ DENİLDİ
Murat Taner, savunmasında şu ifadeleri kullandı:
“2001’de bize mütevelli heyeti denilmeye başladı. ‘Afyon’u 2 bölgeye ayıracağız’ denildi. Öylece kabul ettik. Mütevelli, esnafın bir araya geldiği, bilgi toplantısı şeklindedir. Hoca 10 dakika konuşur, sonra talebelerin ihtiyaçlarını söyler. Bizim zamanımızda mütevellide Abdullah Özer, Levent denilen bir kişi ve dershaneden gelen Erdoğan ve İsmail Beyler vardı. 2013-2014 sonuna kadar devam etti. Esnaf, bu toplantılarda yapabileceği yardımı söylerdi. Bunlar hep rica ile olurdu. Biz alt mütevellideydik. Bölge sorumlusu da bazen gelirdi. Üst mütevellide Ömer Uğur, Mehmet Çarkgil, Bülent Şahin, Ramazan Özçelik, Ramazan Avcı, Niyazi Diler ve bir dönem Murat Çıracıoğlu vardı. Mehmet Taner (Ağabeyim), 7-8 senedir yoktu. İl sorumlusu, bizim toplantılarımızda çay içer, hal-hatır sorar, giderdi. Toplantıda mütevelliden burs istenirdi. Ben de burs verdim, her sene veremedim. Dönemin Belediye Başkanı Abdullah Kaptan ile tartışmamız nedeniyle iş yapamadığımız yıllar oldu. Toplantılarda burs ve kurban konuşulurdu. Gezeklerde gıda ve sadaka toplanırdı. Esnaf, Allah rızası için kazancından vermeyi düşünür. Gördük, inandık, verdik. Sevabını alacağımızı düşünmüştük. Afyon’da 150-200 talebe evi vardı. O evlerin iaşesi karşılanıyordu. Biz yanlış yapsak, devlet bunun arkasında olmazdı deyip devam ettik.”
YURT DEVRİ VAR,
PARA YOK
Tanıklardan Ramazan Şenel ise kendisine bu yapının bir yurdunun devredildiğini belirterek “4 milyon 500 bin liralık yurt devri gerçekleşti. Yüzde 33’lük hisselere bölündü. Benim adıma para ödendi, ama ben para ödemedim. Bizden senet istediler. Senetleri, işyerime gelen bir muhasebeciye verdim” dedi. Aralarında AK Parti Eski İl Başkanı Mehmet Zeybek’in de bulunduğu tanıkların ifadelerinin alınmasından sonra mahkeme heyeti ara karar verdi. Ara karara göre tutuksuz olarak yargılanan Ahmet Barlak ve Hüseyin Yılmaz, tutukland��. Diğer tutuklu sanıkların tutukluluk halleri devam etti. Davanın bir sonraki celsesi 24 Nisan’da görülecek. >> Murat ARISOY’un Haberi