Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Muharrem Günay
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

İSLAM’DA SÖZ VERME VE VERİLEN SÖZDE DURMA

Muharrem Günay 26 Nisan 2017 Çarşamba 13:00:53
 

Peygamber Efendimiz söz vereceği zaman (Kesin ifade kullanmayıp), “muhtemelen, belki” ifadelerini kullanırdı. (Zebîdî, İtlâf, 9/239) İbn Mesud (r.a.) her sözü verdiğinde mutlaka inşâllah derdi. En uygunu budur. Ancak “inşâllah” denmesinden söz vermek manası anlaşılıyorsa, mazeret olmadıkça yerine getirmek gerekir. Şayet söz verirken, içinden tutmamaya niyetli ise bu münafıklık olur.
Kur’an-ı Kerim’de müminlerin özellikleri sayılırken onların ahde vefa gösteren kimseler olduğu belirtilmektedir.
“Onlar ki Allah’ın ahdini yerine getirirler, verdikleri sözü bozmazlar.” (Ra’d13/20)
“Onlar ki, emanetlerine ve verdikleri sözlere riayet ederler.” (Müminun 23/8, Mearic,70/32)
İslamiyet söz verilince verilen sözün mutlaka tutulmasının yanında tutamayacağımız sözün verilmesini ve  yapamayacağımız şeyleri yapacağız, yaparız dememizi yasaklar. Bu konusa Saf suresinde şöyle buyrulur:
“Ey iman edenler! Yapmayacağınız şeyleri niçin söylüyorsunuz? Yapmayacağınız şeyleri söylemeniz, Allah katında büyük gazap gerektiren bir iştir.” (Saf 2 ve 3)
Bir diğer ayette mealen şöyle buyrulur. “Antlaşma yaptığınız zaman, Allah’a karşı verdiğiniz sözü yerine getirin. Allah’ı kendinize kefil kılarak pekiştirdikten sonra yeminlerinizi bozmayın. Şüphesiz Allah yaptıklarınızı bilir.” (Nahl/ 91)
Sevgili Peygamberimiz buyuruyor ki: “Emaneti olmayanın imanı yoktur. (Yani olgun mü’min değildir.)
Emânete hıyaneti Peygamberimiz nifak belirtisi saymış ve Şöyle buyurmuştur:
“Âyetül münafigu selasetün ve izâ veade ehlafe, ve izâ haddese kezebe, ve ize’tümine hâne: “Münafığın alâmeti üçtür: Konuştuğu zaman yalan söyler, söz verirse sözünde durmaz. Kendisine bir şey emanet edilirse ona hıyanet eder.”  Müslim’in rivâyetinde: “Oruç tutsa, namaz kılsa ve kendini müslüman saysa da:” ilâvesi vardır. (Buhari ve Müslim)

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER