Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Muharrem Günay

KAÇ DEFA HAC YAPALIM – Kocatepe Gazetesi

Muharrem Günay 27 Ekim 2010 Çarşamba 03:00:00
  Haccın bir özelliği de diğer ibadetlerden farklı olarak ömürde yalnız bir defa farz olmasıdır. Birden fazla yapılan hac nafiledir.
Ebû Hureyre (r.a.) den rivayete göre, Peygamberimiz bir konuşmasında:
– Ey insanlar, Allah size haccı farz kılmıştır, haccedin, buyurdu. Dinleyenlerden Akra b. Hâbis:
– Her yıl mı, ey Allah’ın Resûlü? diye sordu. Peygamberimiz bu zatın sorusuna cevap vermemiş, sükut buyurmuştur. Akra sözünü üç defa tekrarlayınca, Peygamberimiz:
– Evet desem her yıl farz olur, siz de buna güç yetiremezsiniz. Ben sizi bıraktığım sürece siz de beni bırakın. (Yani ben sorunuza cevap verme gereği duymayınca siz de sorunuzu tekrar edip durmayın.) Sizden öncekiler çok soru sormaları ve Peygamberleri hakkında ayrılığa düşmeleri sebebiyle helâk olmuşlardır. Ben size bir şeyi emredin-ce ondan gücünüzün yettiği kadar yapın. Bir şeyden sizi men edince onu hemen bırakın.” buyurdu. (Müslim, Hac, 73.)
Bu hadis-i şeriften de anlaşılıyor ki, hac ömürde bir defa farzdır. Birden fazla yapılan hac nafiledir.
Zaman zaman sorulur : Nafile hac mı daha çok sevaptır, yoksa nafile hac için harcanacak paranın kalacak yeri ve yiyeceği olmayan veya kalabalık nüfusu sebebiyle geçim darlığı çeken ve bunların durumunda olan kimselere vermek mi daha sevaptır?
Önce bir noktaya dikkatinizi çekmekte yarar vardır. Bir şeyin sevap olabilmesi için o şeyin Allah rızası için yapılmış olması şarttır. Allah rızası için yapılmamış olan bir şey sevap olmaz. Çünkü Peygamberimiz amellerin Allah katında niyete göre değerlendirileceğini bildirmiştir. Bir işi hangi amaçla yapıyorsanız, o iş, ona göre değerlendirilir. Hatta bir kimse gösteriş için ibadet yapsa veya hayır ve hasenatta bulunsa, Allah bu kimsenin ne yaptığı ibadete ve ne de hayrına değer vermez. Zira o bunları Allah rızası için yapmamıştır.
Şimdi bu söylediklerimizin ışığı altında az önceki soruya cevap teşkil edeceğini sandığım bir olayı anlatmak istiyorum. Hüccetü’I-İslâm İmam Gazalî’nin meşhur “İhyau Ulûmi’d-Din” adlı eserinde naklettiği olay şöyle:
“Adamın biri nafile olarak hacca gitmek üzere hazırlanır. Zamanın âIim ve sofilerinden olan Bişr b. Hâris (M. 769-)’e gelir ve:
– Ben hacca gidiyorum, bir emriniz olur mu? diye sorar. Bişr:
– Ne kadar paran var? der. Adam:
– İki bin dirhem param var, diye cevap verir. Bişr:
– Hacca gitmekle zühdü mü, yoksa Kâbe’ye olan aşkını mı, yoksa Allah rızasını mı kasdediyorsun? der. Adam:
– Allah rızasını kasdediyorum, diye cevap verir. Bunun üzerine Bişr:
– O halde evinde otururken Allah rızasını kazandıracak bir şeyi tavsiye edersem yapar mısın? diye sorar. Adam:
– Evet yaparım, deyince, Bişr şöyle der:
– Şimdi sen bu iki bin dirhemi, borcunu ödeyemeyen bir fakire, yiyeceği olmayan bir yoksula, nüfusu kalabalık geçimi dar olan bir aileye, bir yetim bakıcısına ve bunlar gibi on kişiye ikiyüzer dirhem ve hatta istersen bunların hepsini bu sayılanlardan birine ver. Zira müslümanı sevindirmek, düşkünlere el uzatmak, darda olanların sıkıntılarını gidermek ve zayıflara yardım etmek nafile olarak yapılan yüz hactan daha sevaptır. Şimdi kalk, dediğim gibi yap. Şayet böyle yapmak istemiyorsan asıl kalbinde olanı bana söyle, dedi. Adam:
– Doğrusu kalbimde hacca gitme tarafı ağır basıyor, dedi. Bu cevap üzerine Bişr; gülümseye-rek:
– Evet, servet şüpheli şeylerden kazanıldığı takdirde nefis kendi arzularının yerine getirilmesini ve iyi ameller yaptığını göstermek ister. Halbuki yüce Allah yalnız müttakilerin amelini kabul eder, dedi. (Bak.; İhyâu Ulûmi’d-Dîn, İstanbul, 1321, c. III, s. 363.)
Biz nafile haccın yapılmasına karşı değiliz fakat nafile hac yapan çoğu insanların sanki cebinde akrep varmış gibi hayırdan hasenattan uzak durduğu gözlenmektedir. Umre ve nafile haç için parasını harcamaktan esirgemeyen insanların diğer hayır işlerinde de aynı şekilde davranmaları gerekir aksi takdirde bu insanların samimiyetlerinden şüphe etmek gerekir.

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti