KADINLAR

“Türk Tarihinde Kadın” başlıklı yazımızın devamında bu yazımızda ataların özellikle Uygurların kadınlar hakkında söylediklerinden bazılarını paylaşalım.
– Kadınsız ev, cansız beden,
– Kadınsız evden boran eksik olmaz,
– Kadınlı zaman güldür, kadınsız zaman çöldür,
– Kız çocuğu ev ziynetidir,
– Kadının iyi ise kazanın yağ dolu, kötü ise yüreğin yaralı,
– Kadın diliyle dul kalır,
– Kadını dövüşken olan, dünyanın huzurunu bilmez,
– Kadının düşmansa, bin düşmandan daha kötü,
– Kadının dili yoruluncaya kadar, erkeğin beli yamulur,
– Kadının akrabası gelse yağlı pilav, erkeğin akrabası gelse her gün kavga,
Bu sözler elbet benim uydurduğum sözler değil, eskilerin kadınlarımız hakkında birazcıkta nüktedan söyledikleridir. Bazı atasözlerindeki kadına bakış açısı tarihî gerçeklerle örtüşmeyebilir, hatta tarihî gerçeklere ters düşebilir. Kadınla ilgili olumsuz yargılar taşıyan atasözlerinin münferit bazı hadiselerin zamanla genelleşmesiyle ortaya çıktığını belirtmek gerekir. Milletlerin kültüründe kadın çok farklı obje olarak karşımıza çıkmaktadır. Kimi kültürde “tanrıça” olarak görülen kadın, başka bir kültürde utanç duyulan bir varlık olarak görülebilmektedir.
Şimdiye gelirsek; kadın çok kıymetli yani istisnalar hariç olması gereken yerde diyebiliriz. Ancak, bozulan aile birlikteliği, kadına şiddet, çocukların eğitimi konularında da problem olduğu doğrudur. TÜRK kültürü ile yaşama savaşını kaybediyor olduğumuz da gerçektir. Bazı bölgelerde erkek egemen olduğu, ama bazı bölgelerimizde de kadın egemen olduğunu da unutmayalım. Bu konuda da dengeleri iyi kurmamız gerekiyor. Kültür ve eğitimimizi milli ve özümüze uygun yapmalıyız.