Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Galip Leblebicioğlu
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

KARAHİSAR’DA KEKLİKLER UÇAR, CEYLANLAR GEZİNİRMİŞ

Sultan Divaninin torunu, Murat Çelebi, Öz torun: Bir anısında şehrimizin, kurdunu kuşunu anlatıyor.
Eski kayıtlardan çıkarılan 1156 hicri tarihli av fermanını okuyarak (4 asır önce) tetkik ve tahkik ettim. Kuşlar ÇAKIR, ŞAHİN SEYFİ denilen orta yapılı ve yırtıcı kuşlar vardı. Bunların yavruları, kuş sevenler tarafından eğitilerek, keklik v.s. kuşların avlanması sağlanırdı. Kafesteki keklik, öterek diğer keklikleri yanına çağırırdı.
Bunlar Eynihan ve Ahut dağları gibi, ormanlık alanda yaşarlar.
Çakır kuşunun, Kale’nin ulaşılamayan bölümlerinde yavruladıkları görülür. Geçmiş zaman yavruların canhıraş bağırışları yollardan duyulurdu.
Üşek derisinden bahsedilir, Haşek, Avşek de denilen, kaplana benzeyen derisi benekli zemini sarımtırak yırtıcı hayvanlar olduğu anlatılır. (Ben bunların saklandığı inlerini, Su arıtım havuzunun ilerisinde yan tarafında çocukken gördüm. Köylüler Canavar burada saklanıyordu dediler, Dericilerde avlananların derisinin satıldığı anlatılırdı. Ormanlık bölümlerde tek tük yaşayanlar varmış.)
Ahu, Ceylan pusturmaları ise yerel ismi Keçi Geyiğinin ve yavrularının, pusturularak şaşkınlaştırılarak avlandığı, anlatılıyor.
Gözlerinin güzelliği şairlere ilham vermiş yaratıklardır,
Seyfi; diğer yırtıcı kuşlar gibi küçük kuşları, Tosbağaları tavşanları avlayarak yaşam sağlıyor.
Kara kuş, Türküsü de var
(Yüksektedir. Kara kuşun oyunu
Değme Şahine vermez avını) diye söylenir. Akbaba, leylek gibi, Kara kuşta avlayacağı küçük kuşları aniden pike yaparak yere düşürür. Zavallı kuşlar fundalığa saklanarak yaşamaya çalışır,
Çakır(köyü) mahallesinin adını, çokca yaşayan Çakırdan aldığı anlaşılıyor.
Çocukluğumuzda Can Baba çeşme karşısındaki evimizin çatısından Güvercin yakaladık amma pişirmesini bilemedik.
Kargalar Gecek’te çoktu ağaçlar budandı. Afyon Orduevi’ne sığındılar müzik sesinden korkup kaçtılar.
Sözün özü; Ne KURT koyduk ne tavşan, ne kuş, ne de tavşan. Olsaydı Ceylan bakardık hayran, hayran..
Acep var mı ? yaşamımızdan veya geçmişten ders alan.

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER