Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Onur Bayram
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

Kendimizi iğneleyelim – Kocatepe Gazetesi

Onur Bayram 2 Şubat 2010 Salı 02:00:00
  Geçtiğimiz Pazar günü Çalışan Gazeteciler Günü’ydü. Şuhut İlçesi’nde protokolün de katılımıyla Afyonkarahisar Gazeteciler Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği tarafından güzel bir etkinlik gerçekleştirilmiş. Antalya’da bulduğumdan bu etkinliğe katılamadım. Gazetelerden takip ettiğim etkinlikte Belediye Başkanımız Burhanettin Çoban, basının bir kısmının yüzünü kızartacak, bir kısmının yüzünü ağartacak sözler sarf etmiş. Seçildiği günden itibaren basın kuruluşlarına mümkün olduğunca aynı mesafe ve tarafsızlıkta duran Başkan Çoban’ın, bağımsız, tarafsız, ön yargısız yayın yapan basın mensupları için söylediği bu sözler beni oldukça mutlu etti.
Basın bayramı ile ilgili haberlerin ardından İsmail Sagun’un basınla ilgili tam sayfalık köşesi gözüme ilişti. Google yazarlığı ve MSN muhabirliğiyle ilgili yazdıklarının hepsinin altına imzamı atarım. Ama atalarımız ‘iğneyi kendine, çuvaldızı başkasına batır’ sözünü boşa söylememiş. Şu an gazetelerde muhabirlik yapan arkadaşlarımın çoğu birkaç yıllık muhabirler, hatta yılını doldurmamış olanlar bile var. Bir ara gittiğim her ha-berde yeni bir muhabir gördüğümden, piyasayı takip edemez olmuştum. Demek ki suç sadece muhabirlerde değil, biraz da kalifiye elemanlara sahip çıkamayan editör, yönetici ve patronlarda.
İstanbul ve Antalya’da da görev yapmış olmama rağmen Afyon basını gibi iç içe bir basın camiası görmedim. Bizans Sarayı’nı andıran bol entrikalı, çok dedikodulu Afyon basınında olayların ve ilişkilerin çok çabuk unutulmasına hayret ediyorum. Ama asıl şaşırdığım ise Afyon basınında çalışanların kurum ve döneme göre görüş ve düşüncelerinin de değişmesi. Ünlü gazeteci Tuncay Özkan, Habertürk’ü sattığında, Radikal Gazetesi’nde, Özkan’ın internet sitesi ‘biz kaç kişiyiz’e hitafen ‘biz kaç lirayız’ diye bir haber yapılmıştı. Bunun üzerine çok sinirlenen Özkan ibretle dinlediğim ve çok hoşuma giden, “köpek bu bahçeden havlarken iyi köpek de, o bahçeye gidince mi kötü köpek?” diye soruyordu. Bizde de herkes bulunduğu gazeteden ra-kibi olarak gördüğü insanlara bel altı vurup da sonra nasıl aynı sofrada oturup, birbirinden haber ya da mal alışverişi yapıyor ya da aynı gazetede çalışınca bu kez aynı bakış açılarıyla yazı yazıyor anlayamıyorum.
Bir kaç bayram önce bir gazetede eski Valiler’imiz Ahmet Özyurt ve Muzaffer Dilek’in döneminde yapılan yatırımlar eleştirilip, Vali Haluk İmga’nın döneminde yapılanlar övülüyordu. Eğitim Fakültesi’nde bile çocuklar arasında karşılaştırmanın etik olmadığı, ayıp olduğu anlatılırken, nasıl olur da Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin valileri karşılaştırılır anlamadım. Ama madem eleştirmek gazeteciliğin doğasında var. Ve eleştirerek yanlış yapılanları doğruya sevk edeceğiz, tamam eleştirelim. Eleştirelim de arşive baktığımızda bugün eleştirilen yatırımların hepsine, o dönemde alkış tutuluyormuş. Korkuyorum, bu durumda Sayın Haluk İmga da Afyonkarahisar’dan ayrılınca tüm bu övgüler eleştiriye hatta bel altına vurulan yumruklara dönüşmesin…
İnsanların görüşleri döneme göre değişir mi? Benim değişmez ama Sayın Başbakan gibi, “değişerek geliştim” diyorsanız ona da saygı duyarım. Her gün elimden geldiğince yerel basını takip etmeye çalışıyorum. Sayın Başkan Çoban’ın tarif ettiği bağımsız, tarafsız, ön yargısız yayın kuruluşu görmek zor. Çünkü tüm basın bir nedenle kuzuya dönmüş. Tarafsız ve ön yargısız kuruluşlarımız varsa da tam bağımsızı yok gibi. Ulusal basında tarafsız basına uygulanan linç kampanyasından mıdır bilmem, bence Afyon basınında bir korku ve doğal olarak bir oto-sansür var.
Evet her doğru işin yanında, her yanlış hareketin de karşında olmak gerekir. İyi de muhalefetin her haberini küçük görüp, hükümetin her haberini manşete taşırsanız, ‘bu muhalefetin hiç mi iyi tarafı yok’ ya da ‘bu hükümetin hiç mi kötü tarafı yok’ diye sorulduğunda ne cevap vereceksiniz. Bir gün muhalefet iktidar olursa, tıpkı köşelerde olduğu gibi bu kez görüş değiştirip yeni iktidarı mı öveceğiz?
Afyon basınında çoğu benden hem yaş, hem de meslek yılı olarak fazla büyüklerimle dolu. Bu satırları okuyanlar; Afyon’da yanlış şeyler yapıldığını düşünüyorsa, ben de dahil olmak üzere tüm Afyon basının, özellikle de kendine ve gazetesine oto-sansür uygulayan büyüklerimin bu yanlışlarda payı var olduğuyla ilgili düşüncelerime sanırım katılırlar. Madem eleştirmek ve uyarmak görevimiz iş işten geçince değil, zamanında uyarı görevimizi bugün yapmamız gerekiyor. Aksi halde Çin graniti döşenen hastanelerin, açılamayan havaalanlarının, uzağa yapılan otoyolların ardından mürekkep harcar dururuz. Üstelik bu hataları yapan siyasi irade kadar hataya ortak oluruz.

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER