Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Sezer Küçükkurt

Kime inanalım? – Kocatepe Gazetesi

Sezer Küçükkurt 29 Ocak 2010 Cuma 02:00:00
  “Türkiye’nin yıllardır yetişmeye çalıştığı Avrupa ekonomileri sıkıntıda, ekonomik açıdan kıvranıyorlar” bu ifadelere son günlerde yaygın basının ekonomi sayfalarında sıkça rastlıyoruz. Yorumcular Avrupa ile kıyaslandığında bizim durumumuzun daha iyi görün-düğünden bahsediyorlar. Başbakan’ın “teğet geçecek” sözlerine göndermede bulunanlar “galiba haklı çıkı-yor” demeye başladılar.
Ekonomik kriz nedeniyle Afyonkarahisar’da mermer sektöründe yüzde 21’lik bir daralma yaşandığını dile getiren ilimiz yöneticileri ise “ancak gıda sektöründe yüzde 23’lük bir büyüme gerçekleştiğini, krize rağmen gıda sektöründe böyle bir büyümenin gerçekleşmesinin sevindirici olduğunu” ifade ediyorlar.
Teşvik kanunu ile birlikte ilimizde yeni tesislerin yapıldığından, işsizlik rakamlarında hiç de öyle abartılacak bir durum olmadığından dem vuruluyor.
Afyonkarahisar’ın çevresindeki illerin siyasetçileri Afyonkarahisar’ı işaret ederek, “Onların işi iyi, teşvikten yararlanıyorlar. Sigortayı eksik ödüyorlar. Fabrikalar Afyon’a kaçıyor” diyorlar.
İş dünyası ile ilgili sivil toplum kuruluşları il ekonomisinin, esnafın, sanayicinin, tüccarın, çiftçinin durumunun her geçen gün kötüye gittiğini anlatıyorlar açıklamalarında.
Esnaf Birliklerinin yöneticileri esnaflara “Biz sizlerin sıkıntısını siyasilere anlatıyoruz. Ama siyasiler, çarşıya çıktıklarında hiçbir esnaftan sızlanma duymadıklarını söylüyorlar. Bizler onların karşısında yalancı duruma düşüyoruz. Siz de sıkıntılarınızı siyasilere söyleyin” diyorlar.
Ekonominin üst basamaklarında durum iyi görülüyor. Ancak Afyonkarahisar sokaklarında dolaştığınızda durumun hiç de böyle olmadığını görüyorsunuz. Ticaretle uğraşan hemen hemen herkese bugün bir dokunuyorsunuz, bin ah işitiyorsunuz.
Herkesin en büyük ve ortak sıkıntısı “sıcak para”. Bankaların paraları topladığını, ne üreticinin, ne satıcının ne de tüketicinin cebinde para kalmadığını anlatıyor her konuştuğunuz insan. Bankalara baktığınızda ya ödeyemediği kredi borcunu yeniden yapılandırmak isteyenlere, ya da yeni kredi peşinde koşanlara şahit oluyorsunuz. Öte yandan Bankalar Birliği’nin Türkiye geneli istatistiklerinde Afyonkarahisar mevduat zenginliği bakımından kendisine emsal iller arasında en zenginler arasında yer buluyor.
Para dünyasına dışarıdan ya da yukarıdan bakanlar, “durum iyi” görüşünde birleşiyorlar. Madalyonu tersine çevirip para dünyasının içinde birebir mücadele verenlere baktığınızda “bitiğiz” sesinden başka ses duyamıyorsunuz.
Rakamlara, bilimsel verilere bakıldığında ekonomi hem ilimiz için, hem ülkemiz için hiç de kötüye gitmediği söyleniyor. Günlük yaşamda ise bunu doğrulatmaya bin şahit gerekiyor.
Bu durumda her gün kendisi ve yanında çalışanların nafakası için, işletmesinin ayakta ka-labilmesi için çaba gösteren, ter dökenlerin söylediklerine mi inanmak gerekiyor, yoksa ekonomiyi rakamlardan ibaret görenlere mi? Yanıtlamakta zorlanıyor insan…

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER