Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Sezer Küçükkurt
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

KIRSALDAKİ ÖĞRENCİLER

Gazeteniz Kocatepe olarak “Afyonkarahisar’ın eğitimdeki durumu” ile ilgili olarak yıllardır hassasiyet göstermeye çalışıyoruz. Afyonkarahisar’ın eğitimdeki sıralamalarını yıllar önce ilk olarak Kocatepe’nin sütunlarından öğrendi Afyonkarahisar kamuoyu… Sendikacılık adına yapılan yanlışlıklardan, atamalarda liyakate önem verilmemesine kadar… Mahkemelik olan konulardan, okullardaki maddi imkansızlıklara kadar… Bugün bilinen, tartışılan ya da tartışılıp sonuca bağlanmış bir çok konuyu önce Kocatepe yazdı. İlimizde eğitim adına yapılan yanlışları yaklaşık 10 yılı aşkın bir süredir köşe yazılarımızda, yorum sütunlarımızda, haber metinlerimizde dile getirmeye çalışıyoruz.
Bizim “lisan-ı münasip”le dile getirmeye çalıştığımız konular birileri tarafından sündürüldü, çekiştirildi, istismar edilmeye çalışıldı ama olsun… Biz amacımıza ulaştık. “Eğitim” meseleleri Afyon gündeminin en önemli konularının başında yer almaktadır.
“Eğitim” meselesinde Afyonkarahisarımızın kamuoyunda oluşan hassasiyette önemli bir paya sahip olmanın mutluluğu içerisindeyiz.
***
Yaklaşık 6 ay önce, yine ilk kez Kocatepe’de gündeme gelen bir konu vardı. Eğitimde başarı sıralamasını yükseltmek adına öğretmenlerden kurullar oluşturulduğunu, bu kurulların ilçe ilçe, belde belde gezerek sınavlardaki başarıyı aşağıya çekecek çocukların sınava girmemeleri için “telkin”de bulunduklarını dile getirmiştik. Bu çalışmalara katılan dostlarımız bizi uyarmış, bu yorumların devam etmesi halinde “Eğitim alanında sürdürülen başka bir çok çalışmanın bu kurulların gölgesinde kalması” ihtimali doğduğunu belirterek bizden hassasiyet göstermemiz konusunda ricada bulunmuşlardı.
Bizim geçen yıl işaret edip, itiraz ettiğimiz konular geçtiğimiz günlerde siyasetin malzemesi oldu. “Kırsaldaki öğrenciler sınava katılmasın”a indirgenen tartışmanın özünde bizim geçen yıl itiraz ettiğimiz “çalışmalar” yer alıyordu. Siyasetin hararetli tartıştığı bu konuyu bir kez daha ele almak için, siyasetin “sıcak” gündeminden düşmesini bekledik. Çünkü bu konu siyasete meze olmamalı, ciddi, dengeli tartışılıp sonuca varılmalı.
Biz yanlışı dile getirince tepki de görsek, siyaset bu işi sündürmek de istese, şehrin ve ülkenin geleceği açısından önem arz eden bu konu gündemden düşmemelidir. Akıl ve mantık sınırları içerisinde tartışılmalı, doğru yol bulunmalıdır. Eğitimde kırsal/şehir ayrımı yapılamaz, yapılmamalıdır. Tedbirler ona göre alınmalı, düzenlemeler bu yönde hazırlanmalıdır.
Bir çok konuda olduğu gibi eğitimde de, “Kırsal bir yana, kent bir yana” mantığının izahı olamaz…

 

KANDİL’E ŞANLI BAYRAĞI DİKECEĞİZ

 

Terör suçundan yargılandığı dava kapsamında cezaevinde tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş skandal açıklamalar yaptı. Dikkatlerden kaçtığını düşündüğümüz için bu açıklamaları sütunlarımıza alarak dikkat çekmek isteriz:
Demirtaş, Suriye’de terör örgütüne yönelik yapılması planlanan harekata muhalefetin tam kadro karşı çıkması gerektiğini ifade etti, ‘kanlı oyun’ dedi. Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyine yapmayı planladığı 5’inci harekatı hedef alan Demirtaş, “İktidar, yeni bir askeri harekâtla Suriye’nin Kürt bölgelerindeki işgali genişletmeye hazırlanıyor.” dedi
Türkiye’yi ‘işgalci’ olmakla ile itham eden Demirtaş, 6’lı masaya seslendi, “Burada, muhalefetin birlik halinde alacağı tutum belirleyici olacaktır. Zaten bazı muhalefet liderlerinin, olası Suriye harekâtına kuşkuyla yaklaştıklarını belirten açıklamaları oldu.” dedi.
Dikkat ediniz, cezaevinden “operasyon dursun” talimatı geliyor. “Müttefikimiz (!) ABD” PKK üst düzey yönetimine, “Türk Silahlı Kuvvetleri geliyor, Kandil’i boşaltın” uyarısında bulunuyor.
MHP Lideri Devlet Bahçeli Şubat 2021’den bu yana “Kandil’e Türk Bayrağı dikilmeli” diyordu. “Kandil’e bir şafak vakti Türk’ün şanlı bayrağı dikilmeli, terör elebaşları mağaralara gömülmelidir. Mahmur’da terör kampları yıkılıp yakılmalıdır. Sincar’ın kısa süre içinde yerle bir edilmesi artık hayat memat konusudur” sözleri kulaklarımızda yankılanıyor hala. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan her fırsatta Türkiye’nin Suriye ve terör örgütleri meselesindeki kararlılığını ifade etti. “Başlarına yıkacağız” dedi.
Şimdi “korku dağları sardı”… Bakalım ecele faydası olacak mı?

 

ESNAF DA DERTLİ, ÜRETİCİ DE, TÜKETİCİ DE

 

Et fiyatlarında, Kurban Bayramı’ndan hemen sonraki hafta, ortalama 10 lira zam geldi. Sektör temsilcileri, bayramdan sonra durgunluk beklediklerini, ancak zammın devam ettiğini belirttiler.
Kurban Bayramı’nda kesilen hayvanlarla birlikte bollaşan etin fiyatında duraklama beklenmesine rağmen yükselişi devam ediyor. Et fiyatı kalitesine ve bölgeye göre değişiyor. Afyonkarahisar’da dana canlı kesim fiyatı 100 ile 105 arasında.
Afyonkarahisar’da dana kıymanın kilosu 120-130 TL: Dana kuşbaşı 140, bonfile 260-280, pirzola 170-185 TL arasında. Meşhur Afyon sucuğunun kilosu 160 ile 210 TL arasında değişiyor.
Kasap esnafı bir yandan kiraya, bir yandan elektrik parasına çalıştığından dert yanıyor. Yüksek elektrik faturaları kira bedellerini geçti. Yaz döneminden dolayı esnafın satışları yüzde 60 düşmüş durumda. Bu düşüşte yüksek fiyatlar ve Kurban Bayramı etkili… Esnafın girdileri ise aksine artarak devam ediyor.
Kurban Bayramı’nda Türkiye’nin yaklaşık 2 aylık et ihtiyacı kadar hayvan kesildi. Bu yıl her zamankinden biraz daha az kesim oldu aslında. Kurban kesimindeki azalış da gerek hayvan fiyatlarının pahalı olması, gerekse halkın satın alma gücünün geçen zaman içinde azalmasından kaynaklandı. Ayrıca, birçok insan bağış yoluna, ya da yurt dışında kesime yöneldi.
Yıllardır devam eden tartışmalar eşiğinde besicilik ve sütçülük yapan kırsal kesimdeki vatandaşlarımız süt fiyatlarında düşüşler, yem fiyatlarında artış nedeniyle ellerindeki hayvanları kesime gönderdi. Şimdi öyle bir noktadayız ki besici 100 hayvanını kestiği zaman bugünkü fiyatlarla kârlı gibi görünse de, parasını cebine koyup, hayvan pazarına çıktığında ancak 80 hayvan alabiliyor. Kestirdiği hayvanı kadar hayvan alamıyor.
Hal böyle olunca da et-süt piyasasındaki kaos devam ediyor. Faturayı yine vatandaş ödüyor.

 

 

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER