Ülkemizde bir tutkudur futbol… Oynayanlar, izleyenler, izletenler ve de oynatanlar…
Heyecanlı, çekişmeli ve sürprizlerle dolu bir futbol haftasını daha bıraktık gerilerde… Tâ amatör kümelerden Süper Toto Süper Lig maçlarına kadar insanımızın gündeminde bu tezatlar oyunu futbol vardı… Haftanın son maçı olmasına rağmen en çok konuşulanı da FB-Erzurum maçı oldu… Nasıl konuşulmasın; maçın ilk yarısında neredeyse % 80’lere varan top hakimiyeti 200 pas ve iki gol ve kaçan gol fırsatları… Ersun Yanal ve taraftarın ağzı kulaklarında… Gelgelelim ikinci yarıda tersine dönüyor işler ve sonuç 2-2.. Şok üstüne şok… Orta saha da kaptırılan bir top, savunma dengesiz, baskı yok kademe yok, sert bir şut ama iyi bir kalecinin yemeyeceği bir gol… Bitti bitecek derken yine savunma hatasına şanssızlık da ekleniyor sol taraftan atılan şut FB’li bir futbolcunun topuğuna çarpınca Harun yerlerde…
Öteki maçlarda da görüldü vahim savunma hataları… Kasımpaşalı defans oyuncusu topu taca atacak yerde kullanmaya kalkınca yani ince yapayım derken Konyalı Yahoviç golü atıyor… Benzer hataları Konya defansı yapıyor bu kez ve üç dakikada öne geçiyor Kasımpaşa, ancak maçı 3-2 Konya kazanıyor..
“Hücüm futbolu” oynarken “önde basarken” ya da geriden çıkarken kaptırılan toplarda savunmalar yeterli önlemleri alamayınca faturalar kalecilere kesiliyor… Bjk- Trabzon, Sivas –Ankargücü, Malatya-Antalya maçlarında benzer savunma hataları… Afjet Afyonspor-Elazığ maçını izliyorum Tv’den. İlerde veya orta alanda pas hataları rakibin gol fırsatları bulmasına yol açıyor… Giresun –Hatay maçı da öyle; Hatay kazanıyor deplasmanda…
Yıllar önce İzmir’de Altayla oynuyoruz. Çok rüzgar var.. Altay Şampiyon olursa birinci lige çıkacak, biz de puan alırsak rahatlayacağız. Teknik sorumlusuyum Afyonspor’un. Hakem Burdurlu Hamza Işın 1-0 öndeyiz ve 30 saniye var maçın bitmesine… Top bizim sol bekte yani benim bulunduğum kulübenin önünde “Taca at – vur gitsin” diye bağırıyorum. İnce iş yapmaya kalkan futbolcumun bu davranışı pahalıya patlıyor… O zaman sağ bek oynayan sonradan ünlü bir teknik adam olan Hamza Hamzaoğlu santra ile taç çizgisinin birleştiği yerden kazandığı topu ortalıyor; Topu alıp götürüyor delice esen rüzgar. “Top auta gitti maç bitti” diyorum içimden.. Bir de ne göreyim 1.90 boyunda ince kalem vücutlu kalecimiz Kamil, ağlardan çıkarıyor topu.. Santra bile aldırmıyor Hamza Işın…
Maçları izlerken şu günlerde okuduğum “Kalede 1 başına” adlı kitapta FB kalecisi Yaşar Duran’ın yediği goller anlatılıyor… Ben bir kaç kez izledim Yaşar’ı iri yarı, bir kaleci için hantal bir görünümü vardı; fakat FB’nin kalesini koruyordu. Milli takıma seçilmiş ve o gün sekiz gol yemişti… Rıdvan Dilmen topla en çok buluşan futbolcumuzdu o gün; nasıl olmasın sekiz kez santra yapmıştı da ondan…
Futbolu bıraktıktan sonra çıktığı bir TV programında “Ben o gün 22 futbolcuya karşı oynadım” dedi.
Ünlü GIRGIR mizah dergisindeki bir karikatürünü hatırlıyorum kaleci Yaşar’ın ..Top Yaşar’ın kalesine girmiş, gol atan oyuncu seviniyor, Yaşar da seviniyor “Yaşasın ! Hatasız gol yedim” diye …
Bazı kaleciler 21 kişiye karşı oynadılar geçen hafta…
ASAYİŞ
29 Mart 2023GÜNDEM
29 Mart 2023GÜNDEM
29 Mart 2023ASAYİŞ
29 Mart 2023ASAYİŞ
29 Mart 2023UNCATEGORİZED
29 Mart 2023UNCATEGORİZED
29 Mart 2023Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.