Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Murat Arısoy
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

Egemen-megemen…

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’ndayız.
Çocuklara adanan belki de tek bayram.
Keşke gerçek mânâda kutlamak, içimizden gelse.
Bugünkü bayramın 2 anlamı var: Biri ulusal egemenlik, diğeri çocuk…
Egemenlikten başlayalım.
“Egemen” deyince “makara” yapan “m-egemen” gelmesin aklınıza.
Siyasi olarak hâkimiyetten bahsediyorum.
Milletin iradesi gerçekten yönetime yansıyor mu? 30 Mart seçimlerinde bile birçok kuşku aklımızdayken, seçim sistemini sorgulamadan “Millet egemendir” diyebilecek miyiz?
Sandığa gidiyoruz, ama yüzde 10 barajı var.
İstediğimiz, desteklediğimiz partiye değil, “şuna karşı bu” yaklaşımıyla oyumuzu zarfa atıyoruz.
Oyuna geliyoruz, farkında mıyız?
Diyelim, yüzde 10 barajı kaldırıldı.
Seçim sistemi yine sıkıntılı. Partilerin genel merkezlerinin belirlediği isimlerin dışında neredeyse kimse aday olamıyor.
Parti yönetimiyle arası açık olan, hadi arası açık olmasa bile mesafeli duran siyasetçiler, ya seçilemeyecek yerden aday gösteriliyor; ya da hiç aday gösterilmiyor.
Bu durumda kendi desteklediğimiz partiye bile oy veriyor zannetsek de; aslında parti yönetimlerinin dediği oluyor.
Dolayısıyla 23 Nisan’daki bayramımızın ilk kısmı maalesef laftan ibaret.
Bu bayramın ikinci kısmında da soru işaretleri bulunuyor.
Çocuk cinayetleri, çocuk istismarları; istatistik biliminden başka bir durummuş gibi görünmüyor.
Halbuki, söze başlarken “Çocuklaaar, bizim geleceğiimiiiz” demesini biliyoruz.
Okutulmayan çocuklar… Küçük yaşta evlendirilen çocuklar…Zorla dilencilik yaptırılan çocuklar… Uyuşturucu ve sigaraya alıştırılan çocuklar…
Bu çocuklar kimin geleceği?
Bayram günü, içinizi sıkmak istemezdim. Fakat benim gördüğüm bu.
“M-egemen” gibi bir şeyler “sallamak” isterdim ama; keyfim kaçtı.

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER