EĞİTİMDE BU BAŞARISIZLIĞI AFYONKARAHİSAR HAK EDİYOR MU?

Afyonkarahisar’ da bazı öğretmenlerle zaman zaman sohbetler yaptığımda şöyle bir sonuca ulaşıyorum; öğretmenler, öğrencilerdeki öz güven eksikliği, öğretmenlerin sık sık tayinle yer değiştirmesi ve velilerin çocuklarının eğitimine önem vermemesini eğitimde başarısızlığın başlıca nedenleri olarak gösterdiler.
Görüştüğüm öğretmenlerin kıdemleri 3 ila 30 yıl arasında değişen ve farklı yerlerde görev yapan ilk ve orta öğretim öğretmenleriydi, öğrencilerin yaşadığı en önemli sorunun öz güven eksikliği olduğunu belirttiler.
Özelikle sosyo-ekonomik olarak yetersiz bölgelerde öğrenci velilerinin büyük kısmının eğitim yönünden yetersiz olduğu ifade ettiler, özellikle kırsal kesimde çocukla ilgilenme görevinin genellikle anneye bırakıldığı, annenin ise eğitimsiz olması durumunda çocuğun başarısızlığının kaçınılmaz olacağı vurguladılar.
Özellikle köylerde yaşayan bazı aileler için tarla, bahçe ve hayvanların, çocuklarının eğitiminden daha değerli olduğunu tespit etmişler.
Öğretmenler, ekonomik olarak belli bir rahatlığa kavuşmuş ailelerin ise çocuklarının eğitimini daha yakından takip ettikleri, ailelerde çocuk sayısının artmasıyla birlikte çocuklara gösterilen ilginin azaldığı ifade ettiler.
Milli Eğitim müdürlüklerinin çalışmalarında sürekliliğin olmaması, eğitimde başarısızlığı artıran nedenler arasında olduğu bir gerçek, özellikle devlet okullarındaki öğrencilerin bir amacının bulunmadığına dikkat çekmek isterim.
Ayrıca, öğretmenlerin tayinle sık sık yer değiştirmelerinin öğrencileri olumsuz etkilediği, tayin sorununun genellikle kırsal bölgelerde görüldüğü, tayin sürecinin eğitim ve öğretimi sekteye uğratarak öğretimin sürekliliğini engellediği de bir gerçektir.
Sözleşmeli öğretmenlerin kadrolu öğretmenler karşısında kendilerini 2. sınıf vatandaş olarak gördükleri, ücretli öğretmenlerin ise hiç öğretmen sayılmadıklarını belirttikleri, öğretmen maaşlarındaki adaletsizliğin eğitim ve öğretim kalitesini düşürdüğü, vekil ya da ücretli öğretmenlerin işlerini benimseyemediği bilinmeli…
Kısaca Sayın Milli Eğitim Müdürü; Eğitim bir sistem olarak ele alındığında, bu sistemin en temel bileşenlerinden ikisinin öğrenci ve öğretmen olduğunu sizde takdir edersiniz sanırım. Bu temel öğeler birbiriyle ilişkili ve birbirini etkileme oranı en yüksek gruptur.
Okulların nitelikli bir öğrenme ortamı sağlaması çok önemlidir. Okulun ve sınıfın fiziksel koşulları, kullanılan araç ve gereçlerin işlevselliği ve güncelliği, öğretmen niteliği, örgüt iklimi öğrenmeyi etkileyen okulla ilgili faktörler olarak sayılabilecekse, bu noktada örnek teşkil eden okulları neden desteklemezsiniz? Neden bu okulları rahatsız etmek için çaba sarf edersiniz? Bence ilde vizyon sahibi bir kaç okul müdürü var onlardan neden yaralanmazsınız? Bunu anlamakta zorluk çekiyorum…
Öğrenci olmasa öğretmene, okul yönetimlerine ihtiyaç olmazdı, Okul olmasa idi sizin nasıl bir göreviniz olurdu merak ediyorum. Hep yapıcı olmaya çalışıyorum. İl Milli Eğitim Müdürlüğü eğitimde başarı adına bu güne kadar hangi projeyi hayata geçirdiniz?
Şunu merak ediyorum; siz ne iş yaparsınız, bu çocukların başarısı adına ne yapıyorsunuz?
(Bir Eğitimci)