Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Murat Arısoy

EVLİLİK PROGRAMLARI DOKUNULMAZ MI? – Kocatepe Gazetesi

Murat Arısoy 8 Nisan 2017 Cumartesi 13:08:34
 

Bir süredir yazılıp çiziliyor: Televizyonlardaki evlilik programları bitirilsin mi, bitirilmesin mi?
Yayınlansın mı, yayınlanmasın mı?
Ahlakı bozuyor mu, yoksa bozulan ahlakın yansıması mı?
Suallere tek tek cevap verilebilir.
Ancak şunu ortaya koymamız lazım: Televizyon dünyasının en büyük yalanı, ‘Halk talep ediyor’dur. Halk, program yapımcılarının uydurduğu bir programı talep etmez. Program yapımcıları, toplumu şekillendirmek maksadı taşısın ya da taşımasın, öncelikle para kazanma amacıyla programlar yazarlar. Halk da yayınlanan programları izlemeye başlar.
Evlilik programları da böyle.
Bu yöndeki yayınlar olmadan önce, halkın böyle bir talebi yoktu. 1990’ların ortasında birkaç kez denendi, önce tuttu, sonra tutmadı. Yayından kaldırıldı.
2000’lerin ortasında yeniden ve bu sefer görece küçük bir televizyon kanalında bu furya başladı ve önü alınamadı.
Gazete haberlerine konu olacak seviyede transfer ücretleri aldı, evlilik programlarına imza atanlar.
Bir “iş”in para kazanmaya başladığını gören yapımcılar, “tutan” programı taklit ettiler ve “anaakım” diye tanımlanan televizyonların hepsinde evlilik programları yapılmaya başlandı.
Okan Bayülgen’in başrolünü oynadığı “Kanal-izasyon” filmi, böylece gerçeğe dönüştü; her kanaldaki evlilik programının seviyesi “para kazanma” uğruna düştü.
Halk şikayet etmeye başladı, ama kanallar bu programları yayınlamayı sürdürdü.
İşte mesele, burada düğümleniyor.
Evlilik programlarını talep ettiği söylenen halk, bu programların kaldırılmasını istediğinde neden talebine karşılık bulamıyor?
Sadece bu soruya verilemeyen cevap bile, aslında televizyonculuk mantığını ortaya koyuyor.
Gelelim, bana göre konunun en can alıcı tarafına:
Evlilik programlarının yayınlandığı bütün kanallar, hükümetin talimatlarını yerine getirmiyor mu?
Evlilik programlarının yayınlandığı bütün kanalların sahipleri ile hükümet arasında dolaylı ya da doğrudan bir bağ yok mu?
“Muhalif” görünen gazetecilerin işine son verildiği, çeşitli resmî kurumların 28 Şubat sürecini eleştirmelerine rağmen Sarı Basın Kartlı gazetecilere “akreditasyon” uyguladıkları bir ülkede, “Evlilik programlarını kaldırın” talimatı çok da zor olmasa gerek.
Demek ki ya böyle bir talimat yok.
Ya da böyle bir talimat, “evlilik” programlarına gelince görmezden gelinebiliyor.
Hadi, demokratik ülkelerde “talimat” olmaz diyelim.
O zaman, bu programlara reklam veren şirketlere göz atalım. Bu şirketler, reklam vermeseler, zaten o programlar da yaşamaz.
Denklem basit.
Fakat bu denklemi gören, görmek isteyen yok sanırım.
Bu arada bir de not: Evlilik programları ahlaka aykırı yayın yapıyor da Sörvayvır tarzı programlar çok mu uygun örfümüze adetimize?
Geleneğimiz ve inancımız, herkesin birbirinin ardından konuşmasını meşru görüyor da, benim mi haberim yok?
Geleneğimiz ve inancımız, başkalarının başarısızlıklarına sevinmeyi öğütlüyor da, ben mi başka dünyadan gelmişim?
Sörvayvır tarzı programlar da en az evlilik programları kadar toplumun genleriyle oynuyor.
Fakat ne yazık ki Sörvayvır, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın gündeme değerlendirdiği canlı yayından bile daha çok “reyting” alıyor.

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti