FUTBOL ANTRENÖRLÜĞÜ – Kocatepe Gazetesi

“Futbol takımı başka şeye benzemez. Şehirleri, fabrikaları yönetebilirsiniz ama futbol takımını yönetmek kolay değildir.” Sadi Tekelioğlu’na ait bu sözler. Trabzonspor’un teknik direktörü.. Ülkemizin Türk antrenörlüğünün yüzakı kişilerden biri… Yıllarını futbola vermiş, Karadeniz’in saf ve temiz kalpli alçak gönüllü bir futbol adamı. Önceki teknik adam Şota’dan sonra işbaşına gelmiş ve takımı derleyip toparlamış  Sadi Hoca. Ne var ki Trabzonspor’un yeni bir hoca arayışları  sürmüş, yönetimin bu tavrı elbette çok üzmüş tecrübeli hocayı. Buna benzer vefasızlıklar ben de Afyonspor’da teknik direktörlük yaparken yaşadığım için  empati yapıyorum ve Sadi Hoca’nın psikolojisini anlıyorum…
Yılmaz Vural… Futbolumuzun tecrübeli  ve tanınmış isimlerinden biri. Gençlerbirliği ile anlaştı, bir hafta sonra “kovuldu”… Spor medyası yazdı çizdi, Yılmaz Vural’dan feryad ü figan, otoriteler konuştu. Hayat devam ediyor…
Bülent Korkmaz, GS’nın ve milli takımızın cesur yüreği… Mersin İdman Yurdu teknik direktörüyken dışarda buldu kendini… Biraz konuşuldu… Hayat doğal akışında yine…
Yaklaşık on bin takım var ülkemizde. (U-11 ile U19 ve büyükler katagorileri,) Yüzlece antrenör görev yapıyor buralarda… Ve yüzlerce antrenör ya kovuluyor ya da başka takımlara gidiyor… Devam ediyor hayat yine…
Ya onca sayıdaki ve futbolumuzun temeli olan amatör takımlardaki antrenörler… Kıyılarda köşelerde kalmış nice değer ve birikim… Fedakar, sabırlı, alçak gönüllü amatör takım antrenörlerimiz… Hallerinden hiç şikayet etmezler… Karda kışta çıkarlar takımlarının başında.
Peki nasıl bir iştir bu antrenörlük?
Antrenörlüğün zor bir iş olduğunu  hemen her futbolsever kabul eder. Hem de çok zor bir iş… Aynı zamanda lider bir kişi olmak zorundadır antrenör… Peter Druker adında bir işletme profesörü, “Yönetim, işleri doğru yapmaktır, liderlik ise doğru işleri yapmaktır” diyor. İyi bir yönetici olamayan bir kişinin lider bir antrenör olamayacağı da antrenör dünyasında kabul görmüş bir görüştür… Yani bir antrenör: Teknisyen-yönetici-lider nitelikleriyle temayüz eder. Kulüp, futbolcular, taraftar, basın hakem ilişkileri sarar sarmalar antrenörü. Böyle kompleks bir ortamda hatalar da kaçınılmazdır… “Çok iş yapan çok da hata yapar.” Hiç iş yapmayan hata filan da yapmaz; ancak deneyim de kazanamaz… Aynı hataları tekrarlamamaktır önemli olan.
Görülüyor ki sıradan bir kişi değildir antrenör… Yukarıda değindiğimiz donanımıyla  da bir futbol takımını rastgele bir kalabalık olmaktan çıkarıp onu bir “takım” hüviyetine getirme bilgi ve becerisine sahip, çok yönlü, çağdaş gelişmelere ve değişmelere açık bir futbol adamı…
Bir yolcudur antrenör… Yollar bitince yeni yollar bulan  ya da yeni yollar yapabilen yorulmayan bir yolcu…