Nöbetçi Eczaneler
4 Eylül 2013 Çarşamba 03:00:00 Söylenenlere göre Afyonkarahisar olarak dünyaya, ya da en azından Türkiye’ye örnek bir iliz. Termalde, gıdada, trafikte vs, vs… Ama her ne hikmetse bizim yöneticilerimiz bir şeyleri görmek, örnek almak için hep il dışına, yurt dışına gidiyorlar. Yurt dışından bizim “örnek” olan şeylerimizi görmek için gelenine pek rastlayamıyoruz ne yazık ki. Dışarıdan bize birkaç gelen olsa da o gelenler “yönetici” kadrolarından değil, “teknik” kadrolardan oluyorlar hep. Biz ise hep yöneticilerimizi dışarıya yolluyoruz, teknik adamlara pek pas veren yok.
Nereden çıktı şimdi bu gezi işleri derseniz, İçişleri Bakanı Muammer Güler, CHP Afyonkarahisar Milletvekili Ahmet Toptaş’ın, İl Genel Meclisi üyelerinin İspanya gezisi ile ilgili soru önergesini yanıtladı. Güler, gezi giderlerinin 115 bin lira olduğunu belirtti.
Bu gezi çok tartışıldı. Gerekli miydi, gereksiz miydi? Neden bu kadar masraf edildi? Bunlar hala tartışma konusu. Biz de tartışmalara başka açıdan katkı sağlamak istedik. İnsanların başka yerleri, iyi örnekleri görmesi, gezmesi elbette ki iyi bir şey. Kendini geliştirmeye vesile olur. Tabi masraflar herkesin kendi cebinden olursa daha bir güzel olur. Ama illa ki kamu bütçesinden gidilecekse 6 ay sonra beldesine, normal mesleğine dönecek kişilerin yerine, hayatını bu işlerler geçirecek teknik kişilere görme-tanıma fırsatı tanınması daha doğru olmaz mı?
Magandaların
kaçıncı kurbanı?
Afyonkarahisar olarak yine üzücü bir olayla yaygın basında konu olduk. Ah bu gazeteciler yok mu? Hep adımızı lekeliyorlar. Böyle şeyleri yazmayıverseler, ne ilimizin adı kötülenecek, ne de moralimiz bozulacak (!)
Şaka bir yana Sinanpaşa İlçesi’nde düğünde havaya ateş eden Kurtuluş Mahallesi Muhtarı Yılmaz G.’nin ruhsatlı tabancasından çıkan kurşunların isabet ettiği 8 yaşındaki Yusuf toprağa verildi. Muhtar Yılmaz G. ise çıkarıldığı nöbetçi mahkemece tutuklandı. Düğünde havaya açılan ateş hem Gündoğdu Ailesini hem de Güney Ailelesini kahretti.
Fransa’dan memleketlerine hasret gidermeye gelen Yusuf’un ailensinin dramı bir yanda.
Oynarken oğlunun bir anda yere düştüğünü ifade eden Yusuf’un acılı baba Ali Gündoğdu, “Bayıldı sandım. Kucağıma aldım sarstım sarstım uyanmadı. Göğsü kanlar içindeydi. Hastaneye kaldırdık. Önce bir şeyi yok dediler yarım saat geçmeden başınız sağ olsun dediler. Oğlumu vuran muhtarmış. Böyle adamların eline kimler silah veriyor. Keşke buraya gelmez olaydık, keşke bu düğünü katılmaz olaydık” diyor.Cezaevine girirken ardında biri engelli üç çocuk bırakan muhtarın dramı diğer yanda.
Bir çocuğun ölümüne, bir çocuğun da yaralanmasına neden olduğu için cezaevine giren Muhtar Yılmaz G., Adliyedeki sorgusunda düğünde 4-5 kişinin havaya ateş açtığını, kendisinin de coşkuya gelerek havaya ateş açmak istediğini ancak silahının tutukluk yaptığını söyledi. Bunun üzerine silahını indirerek, elini de tetikten çektiğini ifade eden Yılmaz G., “Namlu kapağı ile oynarken silah birden sadece bir kez patladı. Ben kimseyi vurmak istemedim” dedi. Muhtar Yılmaz G.’nin üç çocuğundan okula giden A.G.’nin bedensel engelli olduğu Yılmaz G.’nin, her gün çocuğunu okula arabayla götürüp getirdiği öğrenildi. Y.G.’yi öldürmek suçundan tutuklu yargılanacak Yılmaz G. arkasında biri engelli üç çocuk bıraktı.
Olaydan büyük üzüntü duyduklarını belirten Küçükhüyük Belediye Başkanı Vedat Kocatürk, düğün sezonunun başladığı Mayıs aydan itibaren havaya ateş edilmemesiyle ilgili haftada 4 gün belediye hoparlöründen anons yaptıklarını söyledi. Kocatürk, uyarı yazıları da dağıtmalarına rağmen bu tür olayların yaşandığını ifade etti.
Tarifsiz acılar, tarifsiz dramlar…
Sebebi; sözde zevk için, itibar için, kendini göstermek ya da nefsini tatmin etmek için sıkılan silahlar…
İnsan hangi birine üzüleceğini, hangi birine acıyacağını şaşırıyor doğrusu. Türkiye genelinde silah magandalarıyla mücadele amacıyla kurulan Umut Vakfı var. Şimdi bu acı olayda hayatını kaybeden küçük Yusuf’a ve ailesine Umut Vakfı sahip çıkacak. Yusuf ve ailesi belki de kendi kaderini taşıyan maganda kurbanlarının simgesi olacak. “Yusuf gitti, simge olsa neye yarar” diyenler olabilir.
Hiç değilse bundan sonrası için, yeni Yusuflar aynı kaderi paylaşmaması için belki bir umut olabilir. Belki, bir umut…
