Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Galip Leblebicioğlu

İSLAMIN VARLIK DÜŞÜNCESİ – Kocatepe Gazetesi

Galip Leblebicioğlu 3 Haziran 2017 Cumartesi 13:39:28
 

İslam’a göre, eşyanın varlığı bir gerçektir ve ilim bu eşya realitesine nüfuz eder.
İslam’ın tavsiye ettiği iman, kâinat varlığının tetkiki incelemesi neticesinde fertte hasıl olan imandır.
Kâinat ve insan değişmeyen bir kanuna tabidirler. Bu kanun (Doğuş) YARATILMA, DEVAM ETME (YAŞAMA) ve YOK OLMA (ölüm)dür.
Madde ve canlı varlık insanın biyolojik yapısı dahil yaratılma, devam etme ve yok olma geçitlerinden dönemlerinden geçer.
 Madde aleminde gece gündüzü yaz, sonbahar, kış, ilkbahar mevsimler birbirini takib eder. Canlı varlık için hayat bitince organizma maddeye dönüşüyor. Cansız hale geliyor. Madde ise ilmin izah edemediği şekilde canlı varlığın dokusunu teşkil ediyor. Böylece canlı varlıktan maddeye, maddeden canlı varlığa gidip dönüşler bir nizam içinde tekrarlanmaktadır. Kainat da bir nizam ve imtizam içinde hareket etmektedir.
İSLAM’DA ALEM TELAKKİSİ
Alem, bütün kısımlarıyla sonradan yaratılmıştır. Alem yoktan var edilmiştir ve zamanı gelince yok edilecektir.
Kâinatın kendi kendine var olduğuna inanmak yani maddenin öncesiz ve sonrasız olarak var olduğuna inanmak, küfürdür.
Kainatta görülen sonsuz düzen ve ahenk ancak, sonsuz bir iradenin kudretiyle mümkündür. Kainatın devamı için gerekli olan bu kudret bir an verilmezse kainat binası yıkılır.
Buna göre, kainat Allah C.C. tarafından ve yoktan varedilmiştir. Yine Allah C.C. tarafından tayin edilmiş bir vakte kadar devam edecektir. Zamanı gelince kainat binası yıkılacaktır.
İslam’da bilgi kaynakları, insanlar için izim kaynakları
1- Beş duyu: işitme, görme, koku alma, tatma ve dokunma duygularıdır.
2- Akıl: İnsanı öteki canlı varlıklardan ayıran özelliklerin, en önemlisidir. Bir insanda aklın mevcudiyeti iyi ve kötü olan şeylerden birini seçmesi ile belli olur.
Akıl insanın yaratılışında bilfiil mevcut değildir. Yeni doğan çocuk akıllı hareketlerde bulunamaz.
Hz. Ali (R.A.) aklın yeri kalptir ziyası ise da dimağdadır.
Allah meleklere akıl vermiş şehvet vermemiştir. Hayvanlara da şehvet vermiş akıl vermemiştir. İnsanlara hem akıl, hem de şehvet vermiştir. Şehveti aklına üstün olanın ise hayvandan farkı yoktur.
Dünya ve ahiret işlerinin selâmetle yürümesi cemiyetin nizam ve intizamının en güzel şekilde muhafaza edilebilmesi için şu beş şeye dikkat edilmelidir;
1- Nefsi muhafaza
2- Nesli koruma
3- Malı koruma
4- Dini koruma
5- Aklı koruma
3- ilim kaynaklarının üçüncüsü Doğru Haberdir. Bu da yalan üzerine ittifakları olmayan bir toplumu naklettiği mütevatir haber (naklen gelen) ve mucize ile resullüğü sabit olan Peygamberlerin getirdiği haberdir.
4- İlham: Feyiz yoluyla kalbe bir mananın konulmasıdır.

 

Ahlâk Adaletle Kaimdir
No:4 Nisa Suresi (Ayet 135)

 Esirgeyen, bağışlayan Allahın adıyla
“Ey iman edenler! Adaleti titizlikle ayakta tutan kendiniz ana babanız ve akrabanız aleyhinde de olsa Allah için şahitlik eden kimseler olun. (Haklarında Şahit olduklarınız) Zengin olsun, fakir olsun Allah onlara sizden daha yakındır. Hislerinize uyup adaletten sapmayın (şahitliği) eğer büker (doğru söylemez) veya şahitlikden kaçarsanız (bilinki) Allah yaptıklarınızdan haberdardır;.
İnsanları, iktisadi, sosyal psikolojik sebebler adaletten ayırmamalı. Gerek hakimler gerek şahidler Allah korkusu ile hareket etmelidir.
No: 5 Maide suresi: Ayet 8-42
“Ey iman edenler. Allah için hakkı ayakta tutan adaletle şahitlik eden kimselerden olun. Bir topluluğa duyduğumuz kin sizi adil davranmamaya itmesin Adaletli olun. Bu Allah korkusuna daha çok yakışan (bir davranıştır) Allah’a isyandan sakının Allah yaptıklarınızı hakkıyla bilmektedir”
Abdest namaz dinin direği, ferdin dini hayatının temelidir. Adalet ise sosyal hayatın en önemli denge unsuru ve teminatıdır. Kur’an nizamı insanı daima bir bütün olarak ele almış. İrşad ışığını ferdi yön kadar, toplum yönüne tutmuştun
“Hep yalana kulak verir, durmadan haram yerler. Sana gelirlerse ister aralarında hüküm ver, ister onlardan yüz çevir. Eğer onlardan yüz çevirirsen sana hiçbir zarar veremezler ve eğer hüküm verirsen aralarında adaletle hükmet. Allah adil olanları sever.
No: 7 Araf Suresi (Ayet 29-159-151)
“Deki: Rabbim adaleti emretti. Her secde ettiğinizde yüzlerinizi ona çevirin ve dini yalnız Allah’a has kılarak ona yalvarın. İlkin sizi yarattığı gibi ona döneceksiniz”
“Musa’nın kavminden (İsrailoğulları’ndan) hak ile doğru yolu bulan ve onun sayesinde adil davranan bir topluluk vardır”
“Yarattıklarımızdan daima hakka ileten ve adaleti hak ile yerine getiren bir millet bulunur”
No: 16 Nahl Suresi Ayet 90
“Muhakkak ki Allah adaleti iyiliği, akrabaya yardım etmeyi emreder. Çirkin işleri, fenalık ve azgınlığıda yasaklar. 0 düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor.”
Bu son ayet cuma hutbelerinden sonra mutlaka okunur. İnsanlar bu şekilde uyarılır.     
No: 21 Enbiya Suresi (Ayet 47)
“Biz kıyamet günü için adalet terazileri kurarız. Artık kimseye hiçbir şekilde haksızlık edilmez. (Yapılan iş) bir hardal tanesi kadar dahi olsa onu(adalet terazisine) getiririz. Hesap gören olarak biz (Herkese) yeteriz”
Ahirette Adalet terazisinin kılı kırk yararcasına hassas ve herkese şamil olduğu ifade ediliyor.
-Allah vereceğimiz hesabı kolaylaştırsın.-

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti