Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Muharrem Günay

KADINLARI DÖVMEYİNİZ.. – Kocatepe Gazetesi

Muharrem Günay 30 Ocak 2015 Cuma 02:00:00
  Başta Araplar olmak üzere pek çok toplumda kadınları dövme âdeti bulunmaktadır. Türklerin Müslüman oluşuyla birlikte maalesef İslamlaşma ile Araplaşma birbirine karıştırılmış Arab’ın cahiliye devrinden kalma adetleri sanki bir dini kural gibi bize de geçmiştir. Pek çok konuda olduğu gibi Arab’ın Cahiliye devrinden kalma bu kötü kadın dövme âdeti de sanki İslam’ın getirdiği bir hak gibi değerlendirilmiş ve kadınlar dövülmüştür.
Kız çocuklarını diri diri toprağa gömen, çadırının direğine bağladığı devesini kadından daha üstün gören Arap toplumu için kadınları dövmek çok normal olarak karşılanan sıradan bir işti. İslamiyet’le birlikte Araplar kadınların da bir insan olduğunu ve bir takım haklara sahip olduklarını öğrendiler.
Sevgili Peygamberimiz : “Kadınları dövmeyiniz” buyurmuştu. Bunun üzerine Hz.Ömer Peygamberimize gelerek:
“Ya Resulallah, kadınlar erkeklere karşı cür’et etmeğe başladılar” deyince, Peygamber Efendimiz kadınların hafifçe dövülmesine izin vermişti. Fakat bir çok kadın Peygamberimizin eşlerine gelip kocalarının kendilerini dövmekte olduklarını şikâyet ettiler. Bunun üzerine Hz.Peygamber:
“—Birçok kadınlar Al-i Muhamed’i sararak kocalarından şikâyet ediyorlar. (Kadınları döven) erkekler hayırlı adamlar değildir.” Buyurdular. (Riyazüssalihin cilt:1/321) Ümmü Gülsüm ve Abdullah bin Ömer’den gelen rivayetler de Hz. Peygamberimizin kadınların dövülmesini yasakladığını desteklemektedir.
Müslümanlar için en güzel örnek olan Sevgili Peygamberimizin ömrü boyunca hiç bir kimseye ve kadına bir fiske dahi vurmadığı Hz. Ayşe validemiz tarafından nakledilmiştir.
Sevgili Peygamberimizin sözlerini ve uygulamalarını dikkate alarak: “Huzursuzluk ve geçimsizlik ( nüşuz ) çıkarmalarından korktuğunuz kadınlara öğüt verin, yataklarından ayrılın ve onları dövün..” ayetini dikkatle yorumlamamız gerekir. Hz. Muhammed Arap toplumunda çok yaygın olan kadın dövme âdetini yavaş yavaş engellemek istemektedir. Bu hastalığı tedavi ederken eşine kızan erkeğe: “Hemen eşini dövme onunla tatlılıkla konuşarak aranızdaki anlaşmazlığı gidermeğe çalış; bundan sonuç alamazsan yatak odasında tutumunu devam ettir” denilmektedir. Bu ayet eşini dövmeye alışık olan Arap erkeğini frenlemiştir. Erkeklerin kızgınlıkları geçtikten ve eşleriyle güzelce konuştuktan sonra çoğu kez kendilerinin haksız olduklarını görmüşlerdir. O halde ayetin ve hadisin asıl hedefinin kadınların dövülmesini engellemek olduğunu rahatça söyleyebiliriz. Sevgili Peygamberimiz kadınların yataklarının ayrılması konusunda da açıklık getirmiştir. Muaviye b. Hayde’ (R:A ) den rivayet olduğuna göre, şöyle demiştir: “- Ya Resulullah kadınlarımızın bizim üzerimizdeki hakkı nedir? Dedim.
-Yediğin gibi onu yedirmek, giydiğin gibi onu giydirmek ve yüzüne vurmamak,onu kötülememek, bir de darılıp ayrı yatmaya mecbur kaldığında onu ancak ev içinde yapmaktır, buyurdu. (R.Salihin cilt 1/320)
(İnsanı dövmek yasak olduğu gibi yüzüne vurmak Allah’a karşı saygısızlık ve çok günahtır. Sevgili Peygamberimiz çocuklarınızın yüzüne vurmayınız, çünkü yüz Allah’ın en büyük sanat eseridir buyurmuştur.)
Bu hadisten anladığımıza göre kadınlarımıza darıldığımızda onları babasının veya kardeşinin evine göndermek uygun değildir. Problemi ev içerisinde kendi aramızda konuşarak çözmek en güzel olanıdır.İslam öncesi devirlerde eşine büyük bir değer veren Türk erkeği İslamiyet’ten değil, Arabın adetlerinden etkilenerek kadınları dövmeye başlamıştır. Arabın cahiliye devri âdeti olan ve Peygamberimizin yasakladığı kadın dövme huyundan derhal vazgeçilmelidir. Tarih boyunca “Analık” ve “Kahramanlık” gibi iki önemli özelliği üzerinde toplayan Türk kadını dövülmeye değil, omuzlar üzerinde taşınmaya layıktır.

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER