Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Galip Leblebicioğlu
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

KERAMET – Kocatepe Gazetesi

Galip Leblebicioğlu 8 Haziran 2017 Perşembe 12:39:31
 

Keramet: sözlükte, “İzzet, şeref, iyilik ve güzellik” anlamındadır.
İslam dinimize göre ise: “Allah’ın veli kullarında Zuhur eden ve âdetin hilafına olan harikûIade şeyler”dir.
Velilerin kerameti haktır.
Veliler; Allah’tan en çok korkan onun emirlerini yapıp nehiylerinden kaçan mü’minlerdir.
Keramet tabiat kanunlarının işlenmesinin belirli bir zaman ve mekanda kesilmesi ile ortaya çıkan fevkalade bir haldir.
Bir insan vasıtasıyla meydana gelen fevkalade haller ne kadar acayip olursa olsun, O insanın akidesi İslam’la bağdaşmıyorsa, Allah’ın emirlerine uymayıp yasaklarından kaçınlıyorsa o hakikulade hal bir sanattır. Adam kandırmacadır. Bunu yapanlar fasıktır zındıktır. Ona tabi olanlarda küfre uymuş olurlar.
Keramet
1- Kur’an, 2- Sünnet, 3- Sahabe sözleri, 4-Akil delilleri ile sabittir.
Kur’an’da: Evliyanın gösterdiği kerametler şöyle haber verilir.
Ali İmran Suresi 37
“Zekeriya ne zaman (Meryem’in bulunduğu) mihraba (mescide) girdiyse onun yanında bir yiyecek buldu. Meryem bu sana nereden (geliyor) dedi.
O da bu Allah tarafından şüphe yoktur ki! Allah kime dilerse ona sayısız rızık verir” dedi.
Kehf suresinde bahsedilen mağara dostlarının 309 sene gibi uzun süre diri olarak uyku halinde kalmış olmaları köpeğin onlarla beraber kalması konuşması anlatılmaktadır. Bu da bir keramettir.
Seba melikesinin tahtını Hz. Süleyman’ın yanına göz açıp kapayıncaya kadar getiren Asal İbn-ü Berhiya keramet göstermiştir. (Neml suresinde geçer)
Sünnete göre: Resülullah’ın haber verdiği salih kişiler için (mağarada kapalı kalan kişiler için taşın açılmış olması) Allah’ın onlara ikram etmiş olduğu keramettir.
Sahabe sözlerine göre: Dört halifede, sahabeler de ve pek çok salih kişilerde keramet vaki olmuştur.
Hz. Ömer (R.A.) Sâriye (R.A.) kumandasında askeri nihavende göndermişti uzun zaman 2 aylık mesafedeki nihavendeden haber alamamış ve endişe etmişti.
Bir Cuma günü minberde hutbe okurken (ya Sâriye dağa çık dağa) diye bağırmıştı. Daha sonra Medine’ye gelen askerler düşmanın arkalarındaki dağa tırmanıp arkalarından vurmayı hedeflediklerini bu esnada “Ya Sariye dağa çık dağa” diye bir ses işittiklerini, hemen dağa çıktıklarını ve düşmanı mağlup ettiklerini söylemişlerdir.
Akli delillere göre ise Keramet:
1- Kul, Allah (c.c.)nın velisidir. (Yunus Suresi 62. ayet)
2- Allah da (c.c.) kulun velisidir. (Bakara Suresi 257. Ayet)
Bir kul Allah’ın emrettiklerini samimiyetle yaparak taatın en büyük derecesine erişince yasakların hepsini terkedince Rahim ve Kerim olan Allah (c.c.)’ın kuluna verdiği bir şeyi vermesi imkansız değildir.
Allah veli kulları zümresine dahil etsin.

 

KUR’ANDA AHLAK

 

Ahlâki yasaklar
No: 6 (Enam Suresi (151 – 153 ayetler)

 

Bismillahirrahmanirrahim.
“De ki: Gelin rabbinizin size neleri haram kıldığını okuyayım. (Haber vereyim) Ona hiç bir şeyi ortak koşmayın ana babaya iyilik edin fakirlik korkusuyla çocuklarınızı öldürmeyin. Sizin de onların da rızkını biz veririz.
Kötülüklerin açığına da gizlisine de yaklaşmayın ve Allah’ın yasakladığı cana haksız yere kıymayın. işte bunlar Allah’ın size emrettikleridir. Umulur ki düşünüp anlarsınız.
Rüşd çağına erişinceye kadar yetime sadece en iyi ve uygun tarz dışında yaklaşmayın: Ölçüyü tartıyı tam ölçün tartın hiç kimseye güç getirmeyeceği teklifle yaklaşmayın söz söylediğiniz zaman yakınlarınız da olsa adaletli davranın. Allah’a verdiğiniz sözü tutun. İşte Allah iyice düşünesiniz diye bunları emretti.”
İlgili ayetlerle yasaklar zincirinde aklı, ruhu ve FITRATI (yapısını) bulandıran aynı zamanda vicdanı, rahatsız eden on haram şeyden bahsediliyor, ilahi metod gereği bütün yasaklar bir çırpıda açıklanıyor. Belki olayların ortaya çıkışına göre buyruklar kademeli biçimde veriliyor. Ayrıca her yasağın yer aldığı süre ve bölümde bir önceki ve sonraki ayetler dizisinde başka hükümlerin açıklanması hikmeti amaçlanıyor.
Buradaki yasaklar:
Söz ve fiillerden haram kılınanlar. Faziletlerin kaynağı ve iyiliklerin temeli şeklinde algılanmalıdır.
Rüşd çağı 15-18 yaşlarıdır. Günümüzde 18 yaşın bitmesi olarak kabul edilir.
Bu kadar çocuğa ben bakamam, rızkını temin edemem düşüncesi ile çocuk öldürme (Hamile kadının çocuğunu aldırma dahil edilebilir ki günümüzde yaygındır) yasaklanmıştır. Yürürlükteki kanunlara göre de suçtur.
Ölçü tartı konusunda geniş düşünmek lazım. Kimsenin hakkını, kimseye yedirmeme. Devlet millet malını suistimal etmeme, bağışlanan Zekat-Fitre sadakaları yerli yerince kullanma, hak edene verme şeklinde telâkki edilebilir.
Günümüzde Devlet gelirlerini, Bankalar ihaleler yoluyla, birilerine veya haketmiyenlere dağıtmanın ne kadar yanlış olduğunu göz önüne getirelim.
Siyasi veya Fikri yapısına göre ulufe dağıtmanın Devlet veya hayır kurumlarının ellerindeki malları ona buna peşkeş çekmenin ne kadar sakıncalı olduğu görülüyor.
-Allah bizi yasaklarından çekinen kullarından etsin-

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER