Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Kemal DEMİRKIRKAN

MUAVİYE, HZ. ALİ VE DİŞİ DEVE

Muaviye Şam’da, Hazreti Ali ise Küfe’de validir, aralarında anlaşmazlık vardır, savaş çıkmak üzeredir.
Bir gün Hz. Ali’nin taraftarlarının yoğun olduğu Küfe’de yaşayan bir Arap, devesiyle Şam’a gelmiş. Şam sokaklarında dolaşırken biri ona yanaşmış:
– Ver o dişi deveyi bana! Bu benim devem, demiş.
Tartışma büyümüş, Küfe’den gelen adam,
“Bu deve benimdir, üstelik dişi değil, erkektir” diye itiraz etmişse de anlaşamamışlar. Konu Muaviye’ye yansımış.
Halk meydanda toplanmış…
Muaviye, Küfe’den gelenle Şam’da deveye sahip çıkan yerliyi dinledikten sonra, kararını açıklamış:
– Bu dişi deve Şamlınındır!
Sonra toplananlara dönmüş ve sormuş:
– Ey cemaat, bu dişi deve kimindir?
Cemaat hep birlikte bağırmış:
– Şamlınındır!
Küfeli şaşkın bir vaziyette devesinin ardından bakakalırken, Muaviye onu yanına çağırmış:
– Ey Küfeli, dinle! Sen de ben de biliyoruz ki, bu deve senindir ve dişi değil, erkektir. Ama sen Küfe’ye dönünce gördüklerini Ali’ye anlat ve de ki:
“Ey Ali, Muaviye’nin, dişi deveyi erkekten ayırt edemeyen, o ne derse evet diyen 10 bin adamı var! Ayağını denk al!”
İnsanlık tarihi boyunca hükümdarın ak dediğine ak, kara dediğine kara demek, doğrunun değil güçlünün yanında olmak geçer akçe olmuştur.
Günümüzde de bir siyasi görüşe, ideolojiye ya da bir kişiye inanan, sıkı sıkıya sarılan insanlar Ülkemizde de var. Ancak bu görüşü, ideolojiyi savunan kişi, beynini tamamıyla O’na emanet ettiğinde asıl tehlike başlıyor.
Biz diyoruz ki, ne düşüneceğimize başbakan karar vermesin.
“Ergenekon balyoz sanıkları kötü, cemaat iyi” denildiğinde iyi, “kötüymüş” denildiğinde kötü.
12 Eylül referandumunda “Evet deyin” denildiğinde hiç düşünmeden tamam evet diyelim diyenler, “yanlış yapmışız yargıyı kaptırdık yeniden anayasayı değiştirelim” diyenlere de tamam diyor.
Bu ülke gözünü kapatmış ya ocusun, ya değilsin noktasına gidiyor.
“Camide içki içildi denildi”, “ben de gördüm” diye sıraya girdiler.
“Örtülü bacımız üstü çıplak yüz kişi saldırdı” dediler “biz de gördük”.
Sonra görüntüler ortaya çıktı. Bir de baktık böyle bir şey yok.
Önümüzde önemli bir karar var. 16 Nisan’da yapılacak olan referandumda çocuklarımızın geleceğini belirleyeceğiz. Ya tek adam, ülkenin tek hakimi olacak ya da parlamenter demokratik sistemimizi daha da güçlendirerek yolumuza devam edeceğiz. Çocuklarımızın geleceği için, Muaviye’nin yanında yer alıp her denilene koşulsuz inananlara değil, eğriye eğri, doğruya doğru diyebilen, mazlumun yanında yer alan, adaletin herkese eşit dağıtılacak bir cevher olduğunu düşünen insanlara ihtiyacımız var. Evet birilerinin söylediklerine inanan değil, düşünen, araştıran, eleştiren insanlara ihtiyacımız var. Biz Muaviye’nin halkı olmaktan korkuyoruz. Bir gün doğruların söylenemeyeceği bir ülkede yaşamaktan korkuyorum.
Son Söz; Padişah istedi diye dişi deveye erkek diyenler, kendi çocuklarının geleceğine ipotek koyanlardır. Gerektiğinde Hayır diyebilmek en büyük erdemdir.

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER