Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Muharrem Günay

ONLAR KÂFİRLERİN, ZÂLİMLERİN VE FÂSIKLARIN TA KENDİLERİDİR

Muharrem Günay 6 Aralık 2018 Perşembe 13:23:01
 

Yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim’e göre; Allah’a inandığı ve ibadet ettiği halde Allah’ın koyduğu hükümleri bilerek inkâr edenler kâfir, Allah’ın koyduğu hükümleri kabul ettiği halde onunla hükmetmeyenler ve amel etmeyenler zalimlerin ve fasıkların ta kendileridir. Bu duruma aşağıdaki ayetlerde dikkat çekilir:
“…Artık kim Allah’ın indirdiğiyle (inkâr ederek) hükmetmezse, işte onlar kâfirlerin ta kendileridir.” (Maide suresi:44)
“Kim de (inandığı hâlde aksini yaparak) Allah’ın indirdiğiyle hükmetmezse, işte onlar zâlimlerin ta kendileridir.” (Maide suresi:45)
“Artık kim(inandığı hâlde amel etmeyerek) Allah’ın indirdiğiyle hükmetmezse, işte onlar fâsıkların ta kendileridir.” (Maide suresi:47)
“Allah ve Resûlü bir meselede hüküm verdiği zaman, inanan bir erkek ve kadına, artık o işte, kendi (arzu ve heves)lerine göre (başka) tercih hakkı yoktur. Kim Allah’a ve Resûlüne karşı gelir (onlar tarafından verilmiş hükümleri beğenmez, kendi tercihlerine önem verir)se, kesinlikle o, apaçık bir sapıklıkla sapmış olur” (Ahzab: 36 )
İbni Abbas’dan rivayet edilmiştir ki: “Kim Allah’ın hükümlerini kabul etmeyip indirdiklerine değer vermez ve uygulamayı reddederse Allah’ı ve hâkimiyetini tanımamış olduğundan kâfir olur. Kim kabul edip de dünya menfaati veya cehaleti yüzünden hükmetmezse zalim ve fâsık olur.” Kâdı Beydâvî tefsirinde âyetin açıklamasında şöyle denilir: “Allahu Teâlâ’nın mutlak hâkimiyetini tanımamak veya hükümlerini küçümsemek ve beğenmemek, inkâr mânasına kâfirliktir.” Maksat inkâr olmasa bile, Allah’ın hükümleri adalet demek olup adaletin dışındaki uygulamalar zulümdür. Aynı zamanda Maide suresi 47. âyette geçtiği üzere “fâsıklık” denilmiştir. (İbni Kesîr (Çetiner), V, 1685-1690; Semerkandî, II, 203). [4/60; 6/114]
Ömer Nasuhi Bilmen Maide suresi 44. Ayetin tefsirinde şöyle der: “Tefsiri Kebir’de ve Essıracül münir’de yazılı olduğu üzere bir kimse hükm-ü ilahiyi kalben kabul etmez, onu bile bile lisanen inkâr ederse o takdirde kâfir olur. Fakat onu kalben tasdik ettiği halde terk eylerse kâfir olmaz, günahkâr olur.”  Bilmen, büyük İslâm âlimi İkrime’den de şu alıntıyı yapar: “Her kim Allah Teâlâ’nın hükmettiği ile onu bilerek inkâr ettiği halde hükmetmezse kâfir olur. Fakat her kim onu ikrar ettiği halde onunla hükmetmezse, o fasıktir, zalimdir, yoksa kâfir değildir.” (Ö. Nasuhi Bilmen; Kur’an-ı Kerimin Türkçe Meali Âlisi ve Tefsiri, 2. Cilt sayfa: 772.)
Ali Küçük hoca da Besa’ir-Ul Kur’an tefsirinde Maide suresi 44-47. Tefsirlerini yaparken şöyle diyor:
“Evet, Allah’ın indirdiği hükmü inkâr etmeyen, kabul eden ama onu uygulamayarak başka bir hüküm uygulayan kişi zâlimdir. Çünkü âdil olanı değil zulüm olanı tercih etmiştir o kişi. Allah’ın indirdiğine inanan, ama başkasını uygulamamakla beraber onu, yâni Allah’ın indirdiğini uygulamayan kimse de fâsık olur Allahu âlem.” (Ali Küçük, Besa’ir-Ul Kur’an, Maide suresi)

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER