Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Murat Arısoy

TANITIM GÜNLERİ DEĞERLENDİRMESİ-3 – Kocatepe Gazetesi

Murat Arısoy 14 Eylül 2017 Perşembe 13:20:26
 

Afyonkarahisar Turizm ve Tanıtım Günleri hakkında yapmaya çalıştığım değerlendirmelerin “Nasıl olmalı” kısmını okuyacaksınız.
“Tanıtım nasıl olmalı” sorusuna evvela vereceğim cevap, “Tek elden olmalı”dır. Bu tek el Afyonkarahisar Tanıtım Vakfı (AFTAV) üzerinden de gerçekleştirilebilir, Afyonkarahisar Tanıtım Anonim Şirketi üzerinden de. Tabii önce şehir olarak tanıtımı nasıl yönlendireceğimize, bu yönlendirmenin hangi mecralarda, hangi kişilerin ve kurumların aracılığıyla yapılacağına karar vermemiz gerekiyor.
Afyonkarahisar Turizm ve Tanıtım Günleri etkinliğine devam edeceksek katılımcılardan ne istediğimizi açık olarak belirtmeli, hatta her Tanıtım Günü’nün bir öyküsünü oluşturmalıyız.
Maltepe’de düzenlenen Afyonkarahisar Turizm ve Tanıtım Günleri’nde şehrimizin termal zenginliğini AFJET, merkezdeki 5 yıldızlı oteller, Sandıklı ve İhsaniye bölgelerindeki turizm işletmeleri tanıttı. Ancak meselâ AFJET, etkinliğin ana sponsoru olmasına rağmen vatandaşı kendi standına çekemedi. Çünkü vatandaşın dikkatini cezbedecek bir şey yoktu stantta. Büyük projelerin büyük broşürleri vardı, o kadar. Oysa stant içinde sadece birkaç çocuğun sığacağı sıcak su havuzu, jeotermalin nasıl işlendiğini gösteren basit bir buhar makinesi, ilgiyi umulandan fazla artırır; termalimizin daha çok kişinin aklında kalmasını sağlardı.
Yine özellikle merkezden katılan otellerin stantlarının bulunduğu konum, Tanıtım Günleri’nin en cansız bölgesiydi. Otellerin yetkilileri, “Burası pahalıdır” imgesini oluşturmaktan öteye bir faaliyet içinde değillerdi. Oysa Afyonkarahisar, yaklaşık 10 yıldır “Benim lokomotifim termaldir” görüşünü benimsedi. O zaman lokomotifin kendisinin de tanıtıma istekli ve gönüllü olması gerekmez mi? Oteller, işletmelerinde uyguladıkları tedavi yöntemlerinin asgarisini o stantlarda gösteremez miydi?
Elbette gösterebilirlerdi.
Fakat işletmelerimiz de haklı, ihtisas fuarlarına katılsalar bile, vatandaşla doğrudan temas kurdukları ender buluşmalardan birisiydi Afyonkarahisar Turizm ve Tanıtım Günleri. Burada stant açarken “Biz ne yapacağız” diye düşünmüşlerdir muhtemelen.
Afyon Kocatepe Üniversitesi’nin standı da bu bağlamda beklediğim gibi değildi. Zira Üniversite, Öğretim Görevlisi Hayati Ulusay’ın birbirinden kıymetli fotoğraflarının yanı sıra birçok özelliğe sahip. 32 adet Uygulama ve Araştırma Merkezi’ne sahip Üniversite de kanımca “Vatandaşa ne sunabiliriz” sorusuna kapsamlı bir yanıt bulamadı.
Tabii burada yine şu olmalı: Şehrin Üniversitesi, İstanbul’daki etkinliğe davet ediliyorsa, davet sahibi Üniversite’yi iyi tanımalı, Üniversite’den ne isteyebileceğini bilmeli.
Sahne düzeni bile bununla bağlantılı yazılabilir. Üniversite’ye bağlı Konservatuvar toplulukları ana sahne yerine, stant aralarında sanatlarını icra etseler, inanın çok daha fazla ilgi toplarlardı.
“Nasıl olmalı” sorusuna cevap bulma gayretimizi sürdürelim.
Meselâ, bir sonraki etkinlikte etkinlik alanını sokaklara bölebiliriz.
Termal Sokağı’nda AFJET ve termal otellerimiz, Sucuk Sokağı’nda markalaşan sucuklarımız, Lokum Sokağı’nda o etkinliğe özel üretilen yeni lokumlarımız, İlçe Sokağı’nda ilçelerimizin güzellikleri yer alabilir.
Böyle bir isimlendirme olursa, Afyonkarahisar Valiliği ve Afyonkarahisar Belediyesi, tahminimce “Şehremaneti Sokak”ta büyük etkinliklere imza atarlar.
Afyonkarahisar Turizm ve Tanıtım Günleri özelinde söylersek, bu tür büyük faaliyetlerin vatandaşın gündemine gelebilmesi için “sucuk yeme rekoru”, “lokum esnetme yarışması” gibi ilginç ve kulaktan kulağa yayılacak girişimlere ihtiyaç var.
Bunun yanı sıra özellikle sucuk firmalarımız, küçücük bir ekmeği 10 liradan satıp para kazanmak yerine küçük dilimlerle sucukları tattırıp lezzeti tanıtma felsefesini ön plana çıkarmalılar.
“Nasıl olmalı” diye sorduk, devam ediyoruz.
Meselâ, büyük bir kazanda Şuhut Keşkeği pişirebiliriz. Öğleyin başlayan pişirme işlemi akşam biter. Bittiği gibi de alandaki vatandaşlara ücretsiz olarak dağıtılır.
Meselâ bükmeden ev, ağzı açıktan otomobil yapıp sergileyebiliriz.
Meselâ haşhaşın faydaları üzerine tanınm��ş uzmanlarla sözleşip konferans düzenleyebiliriz.
Meselâ Frig Vadisi’ndeki ihtişamlı mağaralardan bazılarını stantlar için model hâline getirip “Bu da ne böyle” dedirtebiliriz.
Meselâ konser için binlerce lira ödediğimiz şarkıcıları-sanatçıları konser öncesinde stantlarda ağırlayabiliriz. Böylece yaygın televizyonların ilgisini daha çok çekebiliriz.
Bunların yanı sıra çocuklar için 10-15 akülü araba alıp kiralayabilir, yine çocukların katılacağı eğlenceleri artırabiliriz. Çocuğun geldiği alana mutlaka aileler de gelir zira.
Önerileri çoğaltabiliriz.
Bundan sonra da şehrin bütün olarak tanıtımına kafa yoracağız.

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti