TURGAY ŞEREN – Kocatepe Gazetesi

7 Temmuz Perşembe günü, Ramazan Bayramı’nın son günü öğleye doğru TV’lerde geçen alt yazıyı görünce elimdeki gazete düşüp gitti bir tarafa… GS’nin ve milli takımımızın unutulmaz-efsane kalecisi, Berlin Panteri Turgay Şeren’nın vefat haberini veriyordu bu alt yazılar. Biraz sonra da fotoğraflar, röportajlar, Turgay Şeren’nin son günlerine dair görseller… Özellikle GS TV bütün gün efasane kaleciye ayırdı yayımını…
Altmış yıl öncesine, ilkokul çağıma, Yukarıpazar Mescidi önünde “birdirbir”, “kurtukurtarmeş” lastik top oynadığımız yıllara  ışınlandım sanki… 1955-1956 yılları Macarları 3-1 yendiğimiz maçı Bahçeli Kahve’deki radyo hoperlöründen kahvenin duvarında dinlemiştik… Kalede Turgay oynuyordu, (Onun Berlin Panteri olduğunu da çok sonraları öğrenecektim. Henüz elektriğin bizim mahallelere ulaşmadığı, her evde radyonun olmadığı gazetelerin bir gün sonra geldiği yıllarda olduğumuzu belirtelim bu arada) Bekler Ali –Ahmet ortada  Mustafa-Naci-Nusret, ilerde İsfendiyar- Çoşkun- Metin – Kadri Lefter‘den olumuştu takımımız. (W M sistemine göre) Bu galibiyet futbol tarihimizin şeref sayfalarından birisidir.        
“Mondial sakızları”ndan çıkan fotoğraflarda görmüştüm onu, açık mavi kaleci kazağı hâlâ gözümden gitmez… Bir numara Cihat Raman’dı; “uçan kaleci” olduğunu ve Turgay Şeren’i İnönü Stadında çalıştırdığını yıllar sonra öğrenecektim Cihat Arman’ın… Düşünün FB’nin Kaptan kalecisi, GS’nin genç kalecisini çalıştırıyor ve herkes bunu normal görüyor… Kimler yoktu ki o sakızdan çıkan fotoğraflarda…GS kaptanı Gündüz Kılıç, BJK’lı Recep Adanır, FB’li Ahmet Erol (Çivrilli olduğunu öğrendiğimde hayret etmiştim), FB’li ordinaryüs Lefter… 36 nolu fotoğraftaydı Şükrü Gülesin… (Kornerden gol atan sol ayaklı rüzgar gibi bir dev adam olduğunu da çok sonra öğrenecektim baba Şükrü’nün) GS’li Metin Oktay (Metin Oktay’ın Macarlara gol atması ve  gol kralı olması benim de GS’li olmamda etkili olmuştur)
36 futbolcuyu tamamlayana futbol topu verileceği yazardı sakızların içinde. Mahallenin çocukları her gün sekiz on sakız almaya başladık Bakkal Ahmet Abi’den; ama kimse tamamlayamadı…
Turgay Kaptanı İstanbul’da üniversite öğrenciliğim yıllarında defalarca izleme olanağı buldum… Uzun boylu, saçları hafif dökük oyunu kaleden yöneten, ceza alanına hakim bir kaleci. En az yirmi kez izledim onu ve Metin Oktay’ı, hakemin faul çaldığını görmedim desem yeridir bunlara.. Turgay, Metin Oktay, Kadri, Suat, İsfendiyar, Candemir Berkman.. FB’den başta Lefter, Can Bartu, Ogün, Ergun, Şeref, BJK’dan Recep Bahattin, kaleci Necmi Şenol, Birol… “Masumiyet çağının” amatör ruhlu, onurlu, sportmen futbolcuları… Örnek oldular yıllarca bizlere…
Turgay Şeren Oğlunun adına FB’li Can Bartu’nun adını koymuştu, Gündüz Kılıç kendisinden on beş yaş küçük Turgay’ı kaptan olarak sürmüştü Mithatpaşa Stadı’na… Spor yazarlığı ve TV yorumculuğu sırasında futbolcuların teknik –taktik -kondisyon kapasitelerinden daha çok onların sportmen ve ahlaki davranışlarına önem verirdi…
“Hiç durmadan hayat öğütür, devreden bu çark/ Ölmek sırayladır, sıralanmakta varsa fark” (Y.K.Beyatlı)