Yokluk durumlarında misafir ağırlamak ve onu memnun etmek bir incelik, bir zerafet gerektirir Evlerinde sadece bir kişiye yetecek kadar yemek bulunan bu misafir-perver karı koca misafirlerinin rahat bir şekilde karnını doyurması için kazârâ sönmüş gibi lambayı karartmışlar, neticede ona her şeyin tabiî bir şekilde gerçekleştiğini ve yetecek kadar yiyeceklerinin bulunduğu hissini vermişlerdir Bu tavrın aksi de olabilirdi Misafirlerine yiyecek sıkıntısı içinde olduklarını söyleyebilirler veya en azından hissettirebilirlerdi Şayet böyle yapsalardı misafirin yediği lokmalar boğazına dizilir, başkasının nafakasını yemenin tedirginliğiyle huzuru kaçabilirdi Elbette bundan Allah Teâlâ hoşnut olmazdı Ancak onların ihlas ve samimiyet dolu tavırları Hak Teâlâ’nın rızasını celbetmiş ve bu olay üzerine şu ayeti kerîme nazil olmuştur:
“ Onlar ihtiyaç içinde kıvransalar dahi mü’min kardeşlerini kendilerine tercih ederler ” (el-Haşr 59/9; Buhârî, Tefsîr, (59), 6)
Ayrıca misafirlik hususunda yine Efendimiz -sallallâhu aleyhi ve sellem- tarafından bizlere riayet etmemiz gereken belli ölçüler takdim edilmiştir
Huveylid bin Amr -radıyallahu anh-‘ın naklettiği bir rivayete göre Resûlullah – sallallahu aleyhi ve sellem- birgün ashabına şöyle buyurmuştur:
“- Allah’a ve âhiret gününe iman eden kimse misafirine câizesini versin ”
Ashâb-ı kirâm:
– Yâ Resûlallah! Misafirin câizesi nedir, diye sordular
Fahr-i Kâinât -sallallâhu aleyhi ve sellem- de:
“- Onu bir gün ve bir gece ağırlamaktır Misafirlik üç gündür Misafiri üç günden fazla ağırlamak ise sadakadır” buyurdular (Buhârî, Edeb, 31, 85; Müslim, Lukata, 14)1
Hadis-i şerifte sözü edilen câize, evi şereflendiren misafiri bir gün bir gece özenle ağırlamak, imkânlar ölçüsünde onu memnun etmek, ikinci ve üçüncü günlerde ise sair zamanlarda ne yenip içiliyorsa, misafire onun aynısını ikram etmek, ayrıca ağırlama telâşına düşmemektir Misafir üç günden sonra kalmaya devam ediyorsa, o artık misafir sayılmayacak, yiyip içtiği şeyleri Allah Teâlâ ev sahibinin sadakası olarak kabul edecektir Ev sahibinin misafirini kapıya kadar uğurlaması da sünnettir (İbn-i Mâce, Eti‘me, 55)
Ev sahibinin görevi misafiri ağırlamak olduğu gibi, misafir de kendisine ikram edilen şeyleri memnuniyetle kabul etmeli ve bu ikramları asla küçümsememelidir.