Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Sezer Küçükkurt

ZENGİNLİK

Yüce Allah “Serveti dilediğine, ilmi ise isteyene” verir. O nedenle çeşit çeşit zengin vardır.
Sevgili Peygamberimizin (Salat ve selam olsun ona) Ashabından Abdurrahman bin Avf radiyallahü anh hazretleri çok zengindi.
Bir gün Resulullah Efendimiz Allah yolunda infak etmek, sadaka vermek konusunda va’z ü nasihatta bulunmuştu. Dinleyenlerin içinde Abdurrahman hazretleri de vardı. Efendimiz konuşmasını bitirince yanına varmış “Yâ Resulullah!.. Haberciler müjdesini getirdiler 700 develik (bir rivayette bin) bir kervanım Medine’ye yaklaşıyormuş. Bu kervanı, develeriyle, onların üzerlerindeki mallarla size takdim ediyorum. Buyurun istediğiniz gibi Allah yolunda dağıtın” demişti.
Hazret-i Âişe (radiyallahu anha) annemiz anlatıyor: Kervan Medine’ye girince sanki yer yerinden oynamıştı. Yüzlerce devenin çıkardığı toz. Develerin höykürüşü, develerin feryadı, seyre gelen ahali, çocukların çığlıkları…
İşte gerçek Müslüman zengin budur.
Hazret-i Osman Zinnureyn Efendimiz de zengindi. Tebük seferi için o kadar çok yardım yapmıştı ki, Resulullah efendimiz o giderken ardından “Bundan sonra Osman’a Cehennem ateşi dokunmaz” buyurmuşlardı.
Öyle Zenginler vardır ki, servetinin kaynağı bellidir. Babadan dededen kalmıştır. Onlara da babalarından dedelerinden kalmıştır. Maldaki bereket yıllardır sürmektedir.
Ya da servetini kendisi elde etmiş namuslu zenginler de vardır. Hesabı kitabı bellidir, ödediği vergi bellidir. Temiz ve şeffaf olarak inşaat yapmıştır, üretim yapmıştır, ticaret yapmış veya hizmet vermiştir. Bütün bunları hep temizlik ve şeffaflık içinde yapmıştır, pis işlere girmemiştir, harama bulaşmamıştır. Cenab-ı Hak yürü kulum demiştir, zengin olmuştur.
Bir de türedi zenginler vardır:
Kısa zamanda her naneyi yiyerek, her ahlaksızlığı ve kanunsuzluğu yaparak sıfırdan başlamış ve efsane çapında koca bir zengin olmuştur. Serveti şaibelidir.
Bütün zenginleri aynı kefeye koymak doğru olmaz.
Namusuyla, şerefiyle ahlaklı ve faziletli bir şekilde helal yollardan para kazanan zengin ile çakma zengin elbette bir değildir.
Gerek ailesinden intikal etmiş olsun, gerekse bizzat kendisi helalinden kazanmış olsun, hayırsever zenginler gıbta edilecek kimselerdir. Yeter ki, kazandıkları ve sarfettikleri meblağlar dine ile ahlaka uygun olsun. Millete faydalı olsun.
Servetlerinin bir kısmını Allah ve Resulullah yolunda güzelce harcayan zenginlere şükran duygusundan başka hangi duygu beslenebilir ki?
Eline para geçince kuduran, pusulayı şaşıran, ne oldum delisi olan zenginler için ne söylesek boştur. Kara para zenginlerinin gösterişli umreleri kurtuluşa yeter mi acaba?

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti