Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Murat Arısoy
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

Kutlamaları da ikiye böldük – Kocatepe Gazetesi

Murat Arısoy 31 Ekim 2013 Perşembe 02:00:00
  Afyonkarahisar’da iki ayrı Cumhuriyet Bayramı kutlamasına şahit olduk. Birincisi Atatürk Stadı’nda, ikincisi de Anıtpark-Kocatepe Parkı güzergahındaydı.
Atatürk Stadı’ndaki kutlamalardan başlayayım: Kutlama programında Vali İrfan Balkanlıoğlu’nun konuşmasının dışında habere konu edilebilecek bir gelişme yoktu. Hatta “kutlama senaryosu” o kadar garipti ki, tarihi bilmesek Gençlik ve Spor Bayramı zannederdik. Tribünlerin boş kaldığı kutlama programında bilinen halk oyunu gösterileri ve temsili yürüyüşler gerçekleştirildi. Birkaç önemli okulun öğrencileri ve protokol üyeleri de olmasa zaten kutlama da iptal edilirdi herhalde. Halkı cezbedecek duyuru da yoktu, etkinlik de. Tören yapıldı mı, yapıldı.
Oysa bu törenlerde, her yıl farklı senaryolar yazılıp uygulanabilir. Bir yıl Cumhuriyet’in ilanından önceki gece canlandırılır; diğer yıl Cumhuriyet’in ilanı sahneye konulur. Öğrencilerin Eylül’ün ortasında okula başladığını düşünürsek, bu temsili öğrencilerin sahnelemesi zor. Ama bizim Şehir Tiyatromuz yok muydu? 2 ay çalışılsa, halkın ilgisini çekecek bir oyun sahnelenebilir.
29 Ekim’in stattaki kutlamalarına dair bir not da Cumhuriyet Halk Partisi’ni ilgilendiriyor. “Cumhuriyet’in kurucu partisi”nin her ne sebeple olursa olsun, Cumhuriyet’in kutlandığı resmi törenlerde yer almama gibi bir davranışı kabul edilemez. Denilebilir ki “İktidar, bunu göstermelik yapıyor”, denilebilir ki “Törenlerin içi boş”… Her ne denilirse denilsin; mazeret olarak içime sinmiyor. “Cumhuriyet düşmanı” olarak ilan edilen Adalet ve Kalkınma Partisi’nden, AK Parti’ye destek olduğu suçlamasıyla karşılayan Milliyetçi Hareket Partisi’nden yöneticiler ya da milletvekilleri Cumhuriyet kutlamalarına katılırken, CHP’lilerin iştirak etmemesi doğru değil. Eğer tören beğenilmiyorsa, önce katılıp sonra “Böyle tören olur mu hiç” deyip eleştirilmeli.
Gelelim, Cumhuriyet Platformu’nun Cumhuriyet Yürüyüşü’ne. Gezi Parkı eylemlerinden sonra ilk kez böyle bir “muhalif” kitlenin Afyonkarahisar’da yürüdüğünü gözlemledim. Polisle, bir süre tartışma yaşandı ama sonuçta Platform üyelerinin istediği gibi, Kurtuluş Caddesi’nin bir şeridi kapatıldı. Yürüyüşçülerin yolu kapatmaması isteniyorsa, yürüyüş saatleri boyunca en azından park eden araçların kaldırılması gerekiyordu. Yaklaşık 1000 kişilik bir kitleye “Kaldırımdan yürüyün” demenin bir anlam ifade etmeyeceğini, benim kadar yetkililer de biliyordur.
Yürüyüşte, alışılagelen “bozukluk”lar göze çarptı. İstiklal Marşı’nın bir ara, yürüyerek okunması; Andımız’ın ezberden doğru düzgün söyletilememesi, yürüyüşçülerin bazılarının ellerinden sigarayı eksik etmemeleri, sloganlarda birlik sağlanamaması hep eksi hanesine yazıldı.
Artı hanesinde ise Türk Bayrakları’nın taşınması, kalabalık bir kitlenin genel olarak olaysız bir şekilde yürüyüşü tamamlaması, balkonlardan yürüyüşçülere destek alkışlarının gelmesi kaydedildi.

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER