Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Muharrem Günay
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

KUTSAL TOPRAKLAR VE ATATÜRK – Kocatepe Gazetesi

Muharrem Günay 9 Nisan 2010 Cuma 03:00:00
  Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, şu anda İsrail’in işgali altında bulunan Filistin, bir diğer ifadeyle ‘Kutsal Topraklar’ hakkında acaba ne düşünüyordu? Atatürk halen yaşasaydı, İsrail’e, NATO, AB ve ABD’ye karşı acaba nasıl bir tavır takınırdı? Lübnan’da ve Irak’ta yaşanan insanlık dramına ve Irak’ın ABD tarafından işgaline müdahale mi eder, yoksa seyreder miydi? Veya Atatürk sağ olsaydı ABD Irak’ı işgal edebilir miydi?
Atatürk’ün 1937’de Meclis’te yaptığı bir konuşmada kutsal topraklarla ilgili olarak şunları söylüyor:
“Şimdi kendimize kâfi derecede güvenip ve kudretimizi bildiğimiz için İslamiyet’in mukaddes yerlerinin Museviler’in ve Hristiyanlar’ın nüfuzunun altına girmesine mani olacağız. Buraların Avrupa emperyalizminin oyun sahası olmasına müsaade etmiyeceğiz. Biz şimdiye kadar dinsiz ve İslamiyet’e lakayt olmakla ittiham edildik. Fakat bu ittihamlara rağmen Peygamber’in son arzusunu yani, mukaddes toprakların daima İslam hâkimiyetinde kalmasını temin için hemen bugün kanımızı dökmeye hazırız. Cetlerimizin, Selahaddin’in idaresi altında, uğrunda Hristiyanlar’la mücadele ettikleri topraklarda yabancı hâkimiyet ve nüfuzunun tahtında bulunmasına müsaade etmeyeceğimizi beyan edecek kadar bugün, Allah’ın inayeti ile kuvvetliyiz.”
Bazı çevrelerin Atatürk’le ilgili iddialarına son verecek olan bu belge, İçişleri Bakanlığı Matbuat Umum Müdürlüğü antetini ve 20 Ağustos 1937 tarihini taşıyor. Dönemin İçişleri Bakanı Şükrü Kaya, Cumhurbaşkanlığı’na hitaben yazdığı ön sunuş yazısında ‘Bombay Chronicle gazetesinin 27.8.1937 tarihli nüshasında ‘Filistin’e el sürülemez, Kemal Paşa Avrupa’ya ihtar ediyor’ başlığı altında bir yazı intişar etmiştir. Bu yazının Türkçe örneği ilişik olarak sunulmuştur. Bu vesile ile saygılarımı tekrarlarım’ diyor. Belgeden anlaşıldığına göre Mustafa Kemal Atatürk’ün, Meclis’te yaptığı bu konuşmayı, önce, Ankara’da Türkçe yayınlanan Hâkimiyeti Milliye Gazetesi yayınlamış. Hindistan’da yayınlanan Bombay Chronicle Gazetesi de bu açıklamayı Hâkimiyeti Milliye Gazetesi’nden almış. Aslı Ankara’da Milli Arşiv’de 030 10 266 793 25 numaralı dosyada saklı tutulan belgeye göre, Mustafa Kemal Atatürk’ün Kutsal Topraklarla ilgili olarak Meclis’te yaptığı bu konuşmanın tam metni şöyledir: “Arapların Avrupa siyasetine nüfuz edemeyip sözde istiklal kelimesine inandıkları ve bu uğurda Arap memleketlerini Avrupa emperya-lizmine esir kıldıkları çok şayanı teessüftür. Arapların arasında mevcut olan karışıklığı ve hoşnutsuzluğu kimse bizim kadar bilemez. Biz vakıa birkaç sene Araplardan uzak kaldık. Fakat şimdi kendimize kâfi derecede güvenip ve kudretimizi bildiğimiz için İslamiyet’in mukaddes yerlerinin Musevilerin ve Hıristiyanların nüfuzunun altına girmesine mani olacağız. Binaenaleyh şunu söylemek istiyoruz ki; buraların Avrupa emperyalizminin oyun sahası olmasına müsaade etmeyeceğiz. Biz şimdiye kadar dinsiz ve İslamiyet’e lakayt olmakla ittiham edildik. Fakat bu ittihamlara rağmen peygamberin son arzusunu yani, mukaddes toprakların daima İslam hâkimiyetinde kalmasını temin için hemen bugün kanımızı dökmeye hazırız. Cedlerimizin, Selahaddin’in idaresi altında, uğrunda Hıristiyanlarla mücadele ettikleri topraklarda yabancı hâkimiyet ve nüfuzunun tahtında (altında) bulunmasına müsaade etmeyeceğimizi beyan edecek kadar bugün, Allah’ın inayeti ile kuvvetli-yiz. Avrupa bu mukaddes yerlere temellük etmek için Yapacağı ilk adımda bütün İslam âleminin ayaklanıp icraata geçeceğine şüphemiz yoktur.”
Görüldüğü gibi, Atatürk Türkiye dışındaki Türk dünyasına ve İslam dünyasına karşı kayıtsız ve ilgisiz değildir. Suriye ve Irak gibi İslâm ülkeleriyle federasyon, konfederasyon gibi birleşmelere dahi sıcak bakmıştır. Atatürk’ün Türkiye dışındaki Türklere ve İslam âlemine kayıtsız ve ilgisiz olduğunu iddia etmek Atatürk’e ve Atatürkçülüğe ihanet olur. Sadece Atatürk’ün önceliği Türkiye’dir. Nitekim Atatürk zamanı gelince Hatay’ı Anavatana ilhak etmesini bilmiştir. Ayrıca Atatürk, bugünkü Kuzey Irak’ ve Kıbrıs’ı hep milli sınırlarımız içinde görmüştür.

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER