Nöbetçi Eczaneler
Zafer Partisi İl Başkanı Emekeli Albay Mevlüt Tekdemir, 14 Mayıs Milletvekili Genel Seçimlerinde partisinin Türk seçmenini alternatifsiz bırakmayacağını söyledi
Zafer Partisi İl Başkanı Emekeli Albay Mevlüt Tekdemir, 20 Ocak 2023 tarihinde Şuhut’ta besi çiftliklerini gezerek hayvan sahiplerinin sorunlarını yerinde tespit ederek Şuhut’taki kahve sakinleriyle sohbet ettiğini bildirdi.
“TÜRK KÖYLÜSÜ EZİLMEYE MAHKÛM EDİLDİ”
Ziyaret sonrası tespitlerini değerlendiren Tekdemir şunları kaydetti: “Bugün hayvancılığın merkezi Şuhut’ta maalesef dertli besicileri dinledikten sonra bütün çiftlik sahiplerinden bir dokunup bin ah işittik. Türk besicisi hiç bu kadar çaresiz ve dipte olmamıştı. Gördük ki; Tarım ve hayvancılık alanında ülkenin en büyük sorunu iktidarın günübirlik göstermelik popülist politikalarıdır. Bu iktidarın yıllardır sahnelediği bir oyun var. Müstakil olarak ayakları üzerinde durabilen sistemin içinde devlete neredeyse hiç yükü olmadan yaşayan ve kentlerde yaşayan insanların gıdalarını üreten, katma değer sağlayan masum Türk köylüsü bu oyunda kurulan tuzağın eleğine tutunamayıp dişlilerin arasında ezilmeye mahkûm edilmiş. İktidara yakın olanlar tanınan haksız imtiyazlar sayesinde ezilmekten kurtulup ezilenlerin sermaye ve emeklerini de kendilerinde toplayıp daha da güçlenmişler. Türkiye’de milli kaynaklar yalnızca kendi vatandaşlarımızın arasında el değiştirmeyip büyük bir kısmı da çok uluslu bankalar ve ithalat aracılığı ile yabancı sermayenin eline geçiyor. Hammadde maliyetlerinin artışı ve ürettikleri ürünün para etmemesi nedeniyle köylü sahibi olduğu hayvanları kestiriyor satıyor. Sonra hayvancılık görünüşte karlı bir hale getirilip, başka çıkar yolu olmayan, başka yapacak bir işi olmayan üreticiler banka kredileri ile ithal hayvan almak zorunda bırakılıyorlar.”
“TÜİK KÖYLERDE VE İLÇELERDEKİ BANKA BORÇLARINI AÇIKLASIN”
“Çoğu zaman bu kredilerin tamamına hayvan alımına müsaade edilmiyor bir kısmına da ekipman almak zorunda kalıyorlar. 20 yıl önce yeni traktörü, yem karma makinesi, otomobili olmayan ancak, büyük ve verimli arazileri ahırlara sığmayan hayvanları olan üreticiler vardı köylerde.” diyen Tekdemir, “Bugünse besici banka kredilerini yeni kredilerle ödemek için uğraşıyorlar. Borçla aldıkları traktörleri hacizde satılıyor. Zaten o traktörlerle ekecek toprağı da elinden çıktı insanların. Kendilerine sosyal yardım ve kredi bulabilmek için boyun bükmek zorunda olan insanlar var. TÜİK köy köy ilçe ilçe vatandaşın bankalara ne kadar borcu olduğunu açıklasın. Oturup hesap edelim, bu borçları üreticinin mal varlığı ödemeye yetecek mi görelim. Bu borcun ne kadarı yabancı bankalara ait açıklansın. Geçtiğimiz yıldan itibaren zararına süt üretimi nedeniyle inekler kesildi, mezbahalarda kan yerine süt aktı. Her şey pahalanırken küçükbaş hayvan fiyatları neredeyse yarı yarıya azaldı. Sürü sahipleri ellerindeki sürüleri satmak zorunda kaldılar. Gerçek yoksul üreticinin elinden bin bir emekle yetiştirdikleri sürüleri çıktıktan sonra tekrar pahalanmaya başladı. Şimdi görüyoruz ki üretimin azalması nedeniyle süt birazcık kıymetlenince yurt dışından damızlık hayvan ithalatı kapısı açıldı. 2.800 euro bedelle yurt dışından damızlık hayvanlar getirilmeye ön siparişler alınmaya başlandı. Aslında iç piyasada inekler en az bu fiyatta veya daha pahalı. İthalat yapılmasaydı bir şekilde iç piyasa kendini dengeleyecekti. Üreten kazanacaktı. Üretici birazcık para kazanacak olsa rahatsız oluyorlar. Çünkü üretici kazansa yine işine yatırım yapacak hayvancılığa yatırım yapacak, Türk hayvancılığı kalkınacak. Şimdi elimizde avucumuzda olan 3 kuruşu da yabancı memleketlerin üreticilerine kazandıracağız bu gidişle maalesef.” dedi.
“HAYVAN İTHALİNE
MÜSAADE EDİLMEMELİ”
Yem fiyatlarının iktidar tarafından ciddi baskı altına alındığına dikkat çeken Tekdemir şu ifadelere yer verdi: “Mayıs ayından sonra yem fiyatları hızlı şekilde tırmanacak. 60 bin liraya 70 bin liraya inek alınıp satılıyor. Mevcut hayvanlarını hastalık veya ölüm nedeniyle kaybeden veya satmak zorunda olan insanlar yerlerine yenisini alamıyor. Önümüzdeki günlerde durum daha da ciddi bir hal alacak. Borçların üzerine yeni borçlar ekleyip günü kurtarabilmek için yine ithal hayvan satın almak zorunda bırakılacak köylümüz. İşin en kötüsü de kendilerine iyilik yapıldığına inandırılmaya çalışılıyorlar. Hiçbir şekilde damızlık hayvan ve kasaplık hayvan ithalatına müsaade edilmemeli. Ülkemiz bu kısır döngüden çıkarılmalıdır.”
“ZAFER PARTİSİ TÜRK SEÇMENİNİ ALTERNATİFSİZ BIRAKMAYACAK”
Köylünün üreticinin devletin desteğine ihtiyacı olmadığını belirten Tekdemir, “Köylünün ayağına çelme takılmasın köstek olunmasın yeter. Zafer Partisi iktidarında sermaye sahipleri değil gerçek Türk köylüsü desteklenecektir. Aile tipi işletmeler desteklenecek, üreticiye mazot yem gübre konusunda fiyat sabitliği desteği verilecektir. Köylünün ürünü değerinde, gerekirse kamu tarafından fiyat garantisiyle alınacaktır. Türk çiftçisi ve besicisi Afyon’da bile isteye bitirilirken Afyonlu AK Partili vekillerin bu hafta hala başörtüsü mağduriyetinden, din istismarından oy devşirmeye çalıştıklarını hayretle görüyoruz. Seçim tarihi 14 Mayıs 2023 olarak açıklandı. Anayasaya göre Haziran seçimlerinde 3’üncü kez aday olamayacak Erdoğan, sarı muhalefetin yani Millet İttifakının meclis desteği ile Mayıs ayında gene kanun dışı aday olarak masaya oturtulacaktır. Muhalefet gibi görünüp AK Partinin yıllardır değirmenine su taşıyan CHP ve İYİ Parti hiç itiraz etmeden Mayıs seçimlerine balıklama atlarken, gerçek yüzünü göstermiş, Erdoğan’ hızla aday yapmış, Türk Milletine ve kendi seçmenine ihanet etmiştir. Millet İttifakı, Cumhurbaşkanı sözde Erdoğan’dan kurtulmak istemesine rağmen Cumhur İttifakı’ndan daha fazla Erdoğan için çalışmakta, Erdoğan’ın kazanması sağlayarak milletin 5 yılının daha kaybolmasını istemektedir. Millet ittifakı seçmenleri ne olur uyanın ve üzerinize oynanan oyunu görün. Türk milletinin ve cumhuriyetin tek savunucu Zafer Partisi Türk seçmenini asla alternatifsiz bırakmayacaktır.” ifadelerini kullandı.
“SİZİN YERİNİZE BİZ Mİ YAPALIM?”
Mevlüt Tekdemir sözlerini şöyle tamamladı: “Son çağrımız da Sayın Afyon Valisine’dir. Hafta içinde yaptığımız çağrımızı bir kez daha tekrarlıyoruz. Bu ülkede kadınların seçme seçilme hakkı, bakan, vali, rektör olabilmesi tamamen Cumhuriyet kazanımları sayesindedir. Sayın Vali, Atatürk’ten nefret ettiğini söyleyen Türk olmadığını söyleyip ‘Türklüğe bu asalet nereden geliyor?’ diye hakaret eden bir kadınla TV programına katılmak saygı duymasak da sizin takdirinizdir. Ancak cumhuriyetin kurucularının anısına saygı göstermek ve onları yaşatmak, valilik önündeki büstü bakımsızlıktan kurtarmak bir Cumhuriyet Valisinin görevidir. Bu görevi 23 Şubatta Genel Başkanımız Ümit Özdağ’ı çağırarak biz mi yapalım sizin yerinize?” >> Burcu AYDIN’ın Haberi