Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Mermerde kurumsallaşma ve markalaşma şart

Bu haberin fotoğrafı yok
Mermerde kurumsallaşma ve markalaşma şart

Dumlupınar Üniversitesi, Zafer Kalkınma Ajansı’nın desteğiyle “Maden Potansiyellerinin Araştırılması” raporu hazırladı.

Raporda Afyonkarahisar’ın önemli bir mermer kenti olduğu belirtildi. Afyonkarahisar’daki işletmelerin ise aile şirketinden çıkıp Toplam Kalite Yönetimi ile idare edilmesinin yararlı olacağı, ayrıca markalaşmaya önem verilmesi de rapordaki öneriler arasında yer aldı.

Dumlupınar Üniversitesi, Zafer Kalkınma Ajansı’nın kapsamına giren Afyonkarahisar, Kütahya, Uşak ve Manisa’nın madencilikteki potansiyelini ve geldiği noktayı araştırdı. Zafer Kalkınma Ajansı’nın da destek verdiği proje kapsamında bir rapor hazırlanırken, madencilik sektörüne ivme kazandıracak tedbirler de önerildi.
MERMERDE ÖNDE GELEN BİR İL
“Maden Potansiyellerinin Araştırılması” adını taşıyan raporunda Afyonkarahisar’ın mermercilikle ilgili çok önemli bir şehir olduğu vurgulandı. Raporda, “TR33 Bölgesi’ndeki mermer rezervlerinin yaklaşık yüzde 73’üne sahip olan Afyonkarahisar ili mermer kalitesi ve çeşitliliği ile de dünya ölçeğinde öneme sahip bir ildir. Türkiye’nin en önemli mermer yatakları ve mermer rezervleri bu ilde yer almaktadır. Afyonkarahisar’daki mermer yatakları Afyon Beyazı ve Afyon Kaplan Postu olmak üzere iki ayrı kalitede, özellikle İscehisar ilçesinde yoğunlaşmıştır” denildi.
MADEN AÇISINDAN ZENGİN
Afyonkarahisar’ın maden bakımından zengin olduğu vurgulanan raporda, kentteki başlıca madenlerin mermer, antimuan, demir, manganez, kuvarsit, kireçtaşı, kum-çakıl, tuğla -kiremit, diyatomit, kalsit ve grafit olduğu vurgulandı. Raporda, merkez ilçede tenör oranı düşük uranyum ve Sandıklı ilçesi yakınlarında önemli bakır yatakları tespit edildiği, mevcut yeraltı kaynaklarından özellikle mermer ve çimento hammaddeleri il ekonomisinde sürükleyici sektörlerin başında olduğuna dikkat çekildi.
ÇİMENTO
HAMMADDESİ DE VAR
İscehisar mermer yataklarının bitme noktasında olduğu vurgulanan raporda Sandıklı civarında tespit edilen bakır yataklarının da büyük bir potansiyel taşıdığının altı çizildi.
Afyonkarahisar’ın çimento hammaddeleri açısından da oldukça zengin bir potansiyele sahip olduğu vurgulanan raporda il sınırları içerisindeki puzolanik özellikteki maddelerin rezervleri tespit edilerek, kaliteleri ve kullanılabilirliklerine yönelik çalışmalar yapılması önerildi. (Kocatepe)

Raporun gündeme getirdiği sorunlar ve çözüm önerileri

Türkiye doğal taş üretiminde Afyonkarahisar’ın, Balıkesir’in ardından ikinci sırada yer aldığı hatırlatılan “Maden Potansiyellerinin Araştırılması” raporunda mermer sektöründe yapılması önerilen bazı değişiklikler de gündeme getirildi. “Blok mermer satışı yerine birim satış fiyatı daha yüksek olan işlenmiş mermer satışının yapılması ile katma değer artışı sağlanacaktır” denilen raporda Afyonkarahisar’daki aile şirketlerinin de kurumsallaşması gerektiği vurgulandı.
Raporda, Afyonkarahisar ile ilgili öne çıkan öneriler şöyle:
-Her kademede kalifiye elemana ihtiyaç vardır. Bu durum kısa vadeli stratejik bir hedeftir. Bu ihtiyacın kalıcı bir biçimde giderilebilmesi için, bölgedeki üniversitelerde ilgili programların (mermer ocak işletmeciliği, hem ocak ve hem de fabrika bazında her türlü iş makineleri operatörlüğü vs.) açılması ve bölgede mevcut özel ya da kamu sektörü işletmecileri tarafından da desteklenmesi gerekmektedir.
-İlde mermerciler arasında birlik yoktur. İlde tavukçuluk sektörünün kurduğu birliktelik gibi, mermer üreticilerinin örgütlü bir birliktelik oluşturmaları bahsedilen problemlerin çözümünü sağlayabilir.
-Mermerciler ekonomik anlamda giderek zayıflamaktadır. Bu zayıflamanın anatomisi çok etkin bir şekilde analiz edilmelidir.
-Son yıllarda mermer blok olarak satışı yükselen bir trend izlemektedir. Eksperlik sisteminin
yasal bir sisteme oturtulması, mermer sektörüne maksimum yarar sağlayacaktır.
-Afyonkarahisar ili mermer sektörü ile öne çıkmakta, ancak ile ait dünya piyasalarında markalı ürün bulunmamaktadır. İşlenmiş ürünler yerine blok satışı yapılması markalaşmayı engellemektedir. Bu durumun düzeltilmesi için; işlenmiş ürünlere yönelik satışlar yapılmalı, bu satışlar teşvik edilmeli ve ulusal -uluslararası piyasalarda tanıtılmalı, devletin kamu yararını gözeterek yenilenebilir olmayan kaynaklarımızdan daha yüksek katma değer yaratılabilmesi için blok satışlar yasal düzenlemelerle sınırlandırılmalıdır.
-Mermer sektöründe reklam kültürü hemen hemen yoktur. Örneğin inşaat sektöründe son yıllarda gözlemlenen hızlı gelişimde, yapılan reklamlarında oldukça faydası olduğu belirtilmektedir. Böyle bir yöntemin mermer sektöründe de uygulanması oldukça yararlı olacaktır.
-Mermer sektöründe iş sağlığı ve güvenliği, üretimde kalite, sağlıklı rekabet vs. konularında bilinç düzeyi çok düşüktür. Bu konular çok önemli olmasına rağmen sektörde göz ardı edilmektedir. Bu çerçevede gerekli eğitim çalışmalarının yapılması ve uygulamaların etkin bir şekilde denetiminin
sağlanması gerekmektedir.
-Enerji girdileri çok pahalı olup, özellikle KOBİ’leri olumsuz etkilemektedir. Enerji fiyatlarına ilişkin olarak özellikle denizcilik sektöründe uygulanan sübvansiyona benzer destekler bu sektörde de sağlanabilir.
-Afyonkarahisar ilinde bulunan mermer firmaları da genellikle aile şirketi olup, kurumsallıktan uzaktır. Bu durum üretim, pazarlama, yatırım alanlarında tek düzeliğe neden olmaktadır.
İlgili firmaların kurumsal yapı kazanmaları için Toplam Kalite Yönetimi anlayışının yaygınlaştırılmasına yönelik çalışmalar yapılmalıdır. (Kocatepe)

Madencilik, nasıl
daha ileri gidebilir?

Maden Potansiyellerinin Araştırılması raporunda madencilik sektörüne ilişkin bazı tavsiyeler de yer aldı. O tavsiyelerden bazıları şöyle:
“Madencilik faaliyetlerinin bilinçli bir şekilde yürütülebilmesi için kamu ve özel sektör yönetim mantalitesinin, kamu yararına kalite anlayışı içinde geliştirilerek iyileşmenin sağlanması
gerekmektedir. Enerji fiyatlarına ilişkin olarak denizcilik, tarım vb. sektörlerde uygulanan sübvansiyona benzer destekler madencilik sektöründe de sağlanmalıdır. Madencilik faaliyetleri sonucu ham olarak elde edilen madenlerin zenginleştirilebileceği ve uç ürünler haline dönüştürülebileceği ihtisas organize sanayi bölgelerinin kurulması gerekmektedir. Madencilik sektöründeki işletmelerin dünyada değişen ekonomik dalgalanmalardan en az düzeyde etkilenmeleri ve ayakta kalmaları için madencilik fonu oluşturulmalıdır. Ekonomik kriz dönemlerinde bu fondan madenciler desteklenmelidir. Madencilerin bir araya geldiği, sektörün sorunlarının tartışıldığı ve çözüm yollarının araştırıldığı, bilginin hızlı ve etkili bir biçimde paylaşıldığı bölgesel ve ulusal platformların oluşturulması yararlı olacaktır. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı bünyesinde bir madencilik bilim kurulu oluşturularak, maden kanun ve mevzuatlarının yeniden düzenlenmesi gerekmektedir. Maden kaynakları sadece hammadde olarak değil katma değeri daha yüksek olan mamul, yarı mamul ve uç ürün haline dönüştürülerek pazarlanmalıdır.

“Bor”un pazarı geçmesin

Dumlupınar Üniversitesi’nin hazırladığı Maden Potansiyellerinin Araştırılması raporunda bor madeni ile ilgili bir bölüm de hazırlandı. Raporda, bor mineralleri bakımından önemli olan bölgenin, bu konuya eğilmesi hâlinde durumdan istifade edebileceğinin altı çizildi

Dumlupınar Üniversitesi’nin Zafer Kalkınma Ajansı’nın desteğiyle hazırladığı Maden Potansiyellerinin Araştırılması raporunda, bor ile ilgili ayrı bir bölüm yazıldı. “TR 33” olarak adlandırılan ve Afyonkarahisar, Kütahya, Uşak ve Manisa’yı kapsayan bölgenin özellikle bor madeni bakımından zengin olduğu vurgulanan raporda “TR33 Bölgesi, Türkiye açısından stratejik öneme sahip olan bor madeni rezervi bakımından Ege Bölgesi rezervlerinin yüzde 100’üne, Türkiye rezervlerinin ise yaklaşık yüzde 50’sine sahiptir. TR33 Bölgesi’ndeki en önemli bor rezervlerini kolemanit cevheri oluşturmakta olup söz konusu rezervler Kütahya ilinde bulunan Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü’ne bağlı 120 bin ton/yıl kapasiteli Emet Bor İşletme Müdürlüğü tarafından işletilmektedir. Söz konusu işletmede genellikle antiseptik, böcek ilacı ve koku gidericilerde kullanılan beyaz kristal renkli, suda çözünen bir inorganik asit olan borik asit üretilmektedir” denildi.
REZERVLERİN
YÜZDE 50’Sİ BU BÖLGEDE
Bor ürünlerinin, önde gelen pek çok sektörde kullanıldığı hatırlatılan raporda, şu ifadelere yer verildi:
“Bor ürünleri uzay ve hava araçları, nükleer uygulamalar, askeri araçlar, yakıtlar, elektronik ve iletişim sektörü, tarım, cam sanayi, kimya ve deterjan sektörü, seramik ve polimerik malzemeler, nanoteknolojiler, otomotiv ve enerji sektörü, metalürji ve inşaat gibi 200’e yakın alanda kullanılmaktadır. Ancak bor tüketiminin yüzde 80’e yakını cam, seramik-frit, tarım ve deterjan sektörlerinde gerçekleşmektedir. Ayrıca, Türkiye toplam bor madeni rezervinin yaklaşık yüzde 50’sinin TR33 Bölgesi’nde olması ve bor madeninin de hidrojen enerjisinin taşınması ve depolanmasında çok önemli bir madde olması sebepleriyle, yenilenebilir enerji kaynaklarından olan hidrojen enerjisinin de uzun vadede TR33 Bölgesi için bir enerji kaynağı olabileceği düşünülmektedir.” (Kocatepe)

Birçok bilim adamı görev aldı

Dumlupınar Üniversitesi’nin hazırladığı Maden Potansiyellerinin Araştırılması raporunun, Afyonkarahisar, Kütahya, Uşak ve Manisa’nın maden kaynaklarının bölge ve ülke ekonomisine katkısının arttırılması ve madencilik sektörü ile ilgili stratejilerin belirlenmesi için hazırlandığı belirtildi. Bu proje ile ilk defa, 27 farklı kurumdan 92 kişinin katıldığı bir panelin düzenlendiği, bu panelin de rapora yol gösterdiği belirtilen raporda, proje kapsamında birçok bilim adamının da görev aldığı vurgulandı. Projede görev alan bilim adamları şöyle:
Prof. Dr. Kaan Eraslan, Doç.Dr. Önder Uysal, Doç.Dr. Cengiz Karagüzel, Doç.Dr. Mustafa Çınar,
Doç.Dr. Hamdi Akçakoca,Yrd.Doç.Dr. Sunay Beyhan, Yrd.Doç.Dr. Oktay Şahbaz, Yrd.Doç.Dr. Şahin Yuvka, Yrd.Doç.Dr. Cihan Doğruöz, Yrd.Doç.Dr. Uğur Demir, Arş.Gör. Özer Ören

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti