Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Muharrem Günay

MÜŞRİKLERİN MUHÂCİRLER HAKKINDA NECÂŞİ’YE BAŞVURMALARI

Müşrikler, Müslümanların Habeşistan’da huzur içinde yaşamalarını çekemediler. Onları geri çevirmek için teşebbüse geçtiler. Habeş kralına, keşişlere ve saray adamlarına Mekke’nin ekstra sahtiyanlar (deri) gibi bir çok kıymetli hediyeler hazırlayıp iki elçi ile beraber gönderdiler ve elçilere şöyle tembihte bulundular: “Siz Necâşi (Habeş Hükümdarı) ile görüşmeden önce Hükümet Erkân ve Kumandanlarından her birine hediyelerini verin. Daha sonra, Necâşi’ye hediyelerini takdim edin ve O’ndan, Müslümanlar’ın (geri gönderilmek üzere) size teslimini isteyin” dediler. Bu elçiler Abdullah ibni Ebi Rebia ve Amr ibni As idi.
Bu iki elçi, Habeşistan’a gidip Kureyşlilerin verdiği tâlimat üzerine hareket ettiler. Hediyeleri takdim edip görüştüler. Sonra; “Bizden bâzı aklı ermez gençler, milletlerinin dîninden ayrıldılar. Sizin dîninize de girmediler. Bizim de, sizin de bilmediğimiz yepyeni bir dîn ile ortaya çıktılar. Onlar şimdi ülkenize sığınmış, yamanmış bulunuyorlar. Biz onların geri çevrilmeleri, bize iâdeleri için kavmin eşrafı tarafından gönderilmiş bulunuyoruz.” dediler.Abdullah ibn-i Rebîa ile Amr’ibn-i As’ın bu sözleri Necâşi’yi sinirlendirmişti. Necâşi’nin çevresinde bulunan Hükümet adamları ise;
“Ey Hükümdar! Bunlar, doğru söylüyorlar. Kendilerinden olanlar elbette başkalarından daha iyi bilirler. Kusurlarını da başkalarından daha iyi görürler. Onları, bunlara teslim et. Yurtlarına, kavimlerine döndürsünler.” dediler.
Necâşi, büsbütün kızdı; “Hayır! Vallâhi, çâresiz kalmış, çevreme konmuş, ülkeme sığınmış, beni başkalarına tercih etmiş kimseleri, bunlara tercih etmem. Ancak onları çağırır, şunların, onlara dâir söyledikleri şeyleri sorarım. Eğer iş şunların dedikleri gibi ise, onları bunlara teslim ederim. Onları kavimlerine geri çeviririm. Şâyet, iş bunun aksi olursa kendilerini korurum. En güzel şekilde korur, gözetirim.” dedi.
Bunun üzerine Necâşi, Rasûlullah’ın Eshab’ına dâvetçi gönderdi. Muhâcirler, dâvetçinin etrafına toplandılar. Birbirlerine; “Necâşi’ye vardığınız zaman ne söyleyeceksiniz!” dediler.
“Vallâhi, bizim bu husustaki bildiklerimiz Peygamberimiz’in bize buyurduğundan ibârettir! Deriz. Bu yolda ne olacaksa olur!” dediler.
Hz.Câfer; “Bugün, sizin sözcünüz benim” dedi.
Hepsi O’na tâbi oldular. Hep birlikte Necâşi’nin sarayına gittiler.

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER