Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Elif Çaylıoğlu

MÜTEKEBBİR DİLİ

“O melaikenin hepsi toptan secde etti. İblis, müstesna, mütekebbir davrandı ve kafirlerden oldu.”
(Sad:73-74)
İlk mütekebbir davranışı sergileyen şeytandır. “Âdem’e secde edin” denildiğinde meleklerin hepsi secde etti. Ancak şeytan hariç.
Şeytanın bu şekilde davranmasının sebebi ne olabilir?
Bunun tek bir sebebi olabilir; kendisini Allah’ın dışında görüp (dunihi algı) , müstakil bir varlık iddiasında bulunmasındandır. İblis, “Ben müstakilen varım ve muhtarım, ne yapacağıma kendim karar veririm, ben ateşten onlar topraktan yaratıldı, ben daha üstünüm (hüküm sahibiyim, güç sahibiyim, mülk sahibiyim)” dedi. Böylelikle mütekebbir yapısını ortaya koydu.
Bizim de yaşam içerisinde kendimizi kontrol etmemiz gerekir.” Acaba bu davranışım bende mütekebbirlik göstergesi mi? “diye düşünmemiz lazım. Allah’a imanımız yoksa böyle bir araştırma içine girmemizin bir anlamı yoktur. Eğer Allah’a imanımız varsa bu yapıdan rahatsız olup araştırmamız lazım; ben de mütekebbir davranış var mı? Bu davranışı besleyen haller nelerdir?
Bu soruların cevabını bize Rabbimiz Muhammed:30’da veriyor,
“Dileseydik elbette onları sana gösterirdik de simalarından kesinlikle tanırdın (Elif). Yemin olsun ki sen onları kavlin lahnında (sözün kastında) tanırsın(Elif). Allah amellerinizi bilir (Elif).
Ayetten de anladığımız gibi; sözümüzün kastı bizim davranış biçimimizi ortaya çıkarır. Önceden de konuştuğumuz gibi, biz davranış biçimimizi iki ayrı idrak üzerinden inceliyoruz.
1)Dunihi idrak; Allah’ın dışı var sanıp bir Allah var bir de dışında müstakilen yarattıkları var dediğimiz yanlış idrak.
2)Billahi idrak ise; Allah var dışı yok dediğimiz doğru idrak
O zaman konumuzu da bu iki idrak seviyesinde incelersek hakla batıl arasında daha doğru bir seçim yapmış oluruz. Dunihi idrak içerisinde oluşan mütekebbir yapıyı bizde canlı tutan konuşma dili ve davranışlarımızdır. Bir olay yaşarız, kendi içimizde onu incelediğimizi düşünürüz. Eğer ki şeytan açık kapı bulmuşsa; bütün zanlar aktif hale gelir. ‘’Bunu bana nasıl yaptı? Ben bunu hak ettim mi? Bana bunu mu demek istedi? Şimdi bana hesap ver! Ben her şeyimi senin uğruna feda ederken, sen ne yaptın? Saçlarımı senin için süpürge ettim, hak ettiğim bu muydu? Gibi cümleleri önce düşünürüz, sonra bunlara kendimizde inanırız ve kendimizden emin bir halde konuşmaya başlarız. Şeytanın verdiği vesvese bizde o kadar hakimdir ki; konuştukça inanırız. Emin olun ki bu halimizi gören şeytan şimdi çok mutlu.
Şeytanı bu dünyada mutlu etmek bizim için zor değil yani bir çaba içinde olmamızı gerektirmez. Çünkü dünya hayatı formatı bunun için çok uygun. Zor olan şeytanı kendimizden uzak tutmak, onun tuzaklarına düşmemek.
Peki nasıl şeytanın tuzaklarına düşmeyiz?
Bizi şeytana yakınlaştıracak mütekebbir yapının konuşma dilini bilerek.
Bizdeki mütekebbir yapı nasıl konuşur?
-Zanlarıyla konuşur ve iddia da bulunur
-Kıyas cümleleri kurar
-Suçlama içeren cümleler kurar
-Şikâyet eder
-Hak olmayan halleri aklayan cümle kurar
-Dunihi idrak da yüceltme ve övgü cümleleri kurar
-Sızlanma ve mağdur hissi oluşturacak cümle kurar
-Sonuç umrumda değil der
-Etiketleme yapar
-Emir cümlesi kurar
Bu yapı bizi cehenneme götürür.
Ama biz inanalar olarak Cennete gitmek istiyoruz.
O zaman “CENNET DİLİ”ni öğrenme vaktimiz gelmiş demektir…

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti