Çiçero’ya sormuşlar;
“-Roma İmparatorluğu nasıl yıkıldı?”
“-Bilgisizdik ve çok konuşuyorduk…”dedi
Gorbaçov’a;
– “En büyük hatanız neydi?” diye sorduklarında;
– “Hatayı hep kendi dışımızda aramaktı” diye cevap veriyor.
İskender, hiçbir kusuru konusunda onu ikaz etmeyen bir vezirine “Sana ihtiyacım yok,” dedi.
Vezir:
“Neden Hükümdarım? ”
İskender:
“Çünkü ben bir beşerim. Sen bu kadar süre zarfında benim tek bir hatama bile rastlamadıysan cahilsin demektir.
Örtbas ettiysen o zaman da hainsin demektir.”
‘Etrafını her dediklerine ‘evet’ diyen dalkavuklarla dolduranlar, fikrini dürüstçe söyleyen adamı hain zanneder’
Yukarıda aktardığımız sözlerin tamamı Orman ve Su İşleri eski Bakanı, AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Prof. Dr. Veysel Eroğlu’na ait. Bir süre önce iletmişti bize sayın Bakan bu hayat derslerini.
***
Normal hayatta bu tarihi dersler geçmişten bugüne geçerli. Ama günümüzde daha da geçerli olduğu bir ortam var ki, hepimiz bu ortamın kirliliğinde boğulmak üzereyiz neredeyse.
Evet sanal ortamdan, ya da asıl adıyla internet ortamından bahsediyoruz.
Yalan, dolan, iftira, kir, pas, çamur, yönlendirme, saçmalık vs, ne ararsanız bu ortamda fazlasıyla bulmak mümkün.
Bir de bunun adına “basın-medya” denilmiyor mu? Fıttırıyor insan…
Elbette ki güzel örnekler de var, onları tenzih ediyoruz. Ama bu güzel örneklere emek verenlerin de bizler kadar “genel”den şikayetçi olduklarından eminiz.
***
En güncel örnek: Şehitlerimizin cenazesinde yaşananlar… Şehitlerimizin aziz naaşları başında fotoğraf çekme ya da fotoğraf çektirme yarışına girenler… “Tüü Allah cezanızı versin” demeyeceksiniz de ne diyeceksiniz?
Dinar’daki şehit cenaze törenimizde yaşananların da bundan kalır yanı yok. Isparta milletvekili Aylin Cesur, namaz biter bitmez sanki bir fotoğraf stüdyosundaymış gibi pozlar vererek yansıdı gündeme… Herkes Aylin Cesur’u ayıplarken, sözde “karşı atak” başladı internet ortamında. Neymiş; “Veysel Eroğlu geç kaldığı için ikinci kez cenaze namazı kılınmış!…”
İnternet alemi “Aylin Cesur’u linç etmeye” başlayınca onu kurtarma operasyonu yapıldı kanaatimizce. Bu yalan operasyonuna da Bakan Eroğlu kurban edildi. Ne kadar üzücü, yaralayıcı bir durum.
Vakit namazını kıldıkları için cenaze namazına yetişemeyen şehidimizin kayınpederi ve devre arkadaşları için ikinci kez cenaze namazı kılınıyor Dinar’da. Bu durumu istismar edenler olayı Bakan Eroğlu’na mal etmeye çalışıyorlar. Düpedüz iftira ve insafsızlık.
Gerçi ikinci kez cenaze namazı kılınsa da dinen bir mahsuru yok ama, yapılanın “Linç edilen Aylin Cesur’u kurtarma operasyonu” olduğu aşikar.
Eskiden derlerdi ya; “Falancanın diline düşeceğine git helanın deliğine düş” diye… Bu duayı güncellemek için “İnternet iftiracılarının diline düşeceğine git tuvaletin deliğine düş” demek gerekiyor herhalde…
Sezer Küçükkurt
ONLARIN DİLİNE DÜŞECEĞİNE…
YAZARLAR
TÜMÜ