Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Öztürk: Dernek olarak gözümüzün içine bakılıyor

Türkiye Harp Malulü Gaziler,

Türkiye Harp Malulü Gaziler, Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Afyonkarahisar Şube Başkanı Gazi Emre Öztürk, Afyonkarahisar’da hem vatandaşların hem de yöneticilerin dernek olarak adeta gözlerinin içine baktığını, her türlü talep ve önerilerinin yerine getirilmeye çalışıldığını belirtti

 

“ŞEHİT AİLELERİ VE GAZİLER İŞ VE ELDE ETTİKLERİ HAKKIN BEDELİNİ FAZLASIYLA ÖDEDİ BAZILARI BİZLERİ SINAMAYA KALKIŞMASIN”
(Cumartesi Gününden Haberin Devamı)
Burak Aydın: Şehit ailelerimizin, gazilerimizin en çok memnuniyet duydukları ve en rahatsız oldukları şeyler nelerdir?
Emre Öztürk: En memnun rahatsız olunan konuyu özellikle belirtmek isterim; Bazı yerlerde ‘Zaten gazisiniz devletten işe girdiniz. Şu haklarınız var zaten.’ v.b şeklindeki tutum ve davranışlar bizleri üzmektedir. Tüm kamu kurum kuruluşlarının amirleri ve çalışanlarına bu vesile ile çağrımdır; Lütfen herhangi bir şehit yakınımızı, gazimizi bu şekilde sınamayın. Çünkü bizim psikolojimiz anlıktır. Bir bakarız ağlarız, bir bakarız güleriz, bir bakarız sinirleriniz. Onlar bizim psikolojik açıdan neler yaşadığımızı bilemezler. Belki biraz ağır bir tabir olacak ama damdan düşenin halini ancak damdan düşen anlayabilir. Bizler kendi içimizde birbirimizi anlarız. Ama lüften şehit aileleri, yakınları ve gaziler olarak bizlere eğer bir iş hakkı verildiyse biz bunun bedelini fazlasıyla ödedik.
“GAZİLİK SÜRECİ
RAPORLA BAŞLIYOR”
Burak Aydın: Gazilik işlemlerinde süreç nasıl işliyor ve neden bazı gazilik hakları uzun süreler sonrasında elde ediliyor?
Emre Öztürk: Öncelikle elde bazı belgelerin olması gerekiyor. Askerde yaşanan sakatlık v.b durumlarda terhis belgesini aldıktan sonra bizler kopuyoruz. O anda konunun ehemmiyeti anlaşılamayabiliyor veya tutanaklar tutulmayabiliyor. Tutulsa bile asker içerisinde bazı olaylar olabiliyor. Halk dilindeki çürük raporu yani askerliğe elverişli değildir raporunun öncelikle elde olması gerekiyor. Bu raporla ilgili birimlere müracaatlar yapılıyor. Dilekçeler yazılıyor. Eğer dilekçe ret edilip olumsuz cevap geldiyse süreç mahkeme ile devam eder. Bu işin ehli olan avukatlarımızla birlikte yol gösteriliyor. Gereken evraklar toplanıldıktan sonra yazışmalar yapılıyor. Avukatlar mahkeme sürecini başlatıyor. Mahkemeler olayı detaylı şekilde araştırır. Gerçekten keyif verici bir madde kullanımına bağlı olmaksızın, kendi kusuru olmaksızın bir durum varsa ve gerçekten askerlik görevinde bu durum meydana gelmişse gazilik ünvanıve haklarımız veriliyor. Tabi 10,20 hatta 30 yıl sonra gazilik hakkı elde edilen durumlar oluyor. Nasıl bir yol izleyeceğini bilmeyen insanlarımız var. Bu hususta bize gelenler var. Şu anda benim gazilikle ilgili takip ettiğim 8 dosya var. Genç kardeşlerimizden de var, geçmişe dönük olarak başvurularda var. Askerlik Şubemize veya Garnizon Komutanlığımıza rapor başvurusunda bulunup sevk aldıktan sonra askeri hastane kapandığından en yakın devlet hastanesine başvuruluyor. Heyet raporunu oradan aldıysak sonraki başvuruları yapıyoruz. Böylece yasal işlemler başlıyor. Bu hususta herhangi bir zaman aşımı yoktur. Eğer zaman aşımı olsaydı 20 veya 30-40 yıl sonra böyle bir hak verilmezdi. Hak yerini er geç mutlaka buluyor.
“HİZMET YARIŞINDAYIZ, İHANET ETMEK DİYE BİRŞEY YOK”
Burak Aydın: Dernek Şubesinin sizden önceki Başkanı İsmail Kumartaşlı’nın başkanlık seçimine aday olacağı açıklaması oldu. Sizde adaysınız neler söylemek istersiniz?
Emre Öztürk: İsmail Kumartaşlı bey bizim camiamıza yaklaşık 10 yıl boyunca hizmet etti. Şunu söyleyeyim; Geçmişten bugüne kadar derneğimize kim bir tek çivi çaktıysa, kim herhangi bir gazimizin, şehidimizin hakkını savunmuşsa, hakkını almışsa Allah bir değil bin kere razı olsun. İsmail Başkanımızın çok emeği ve hizmetleri vardır. Allah var bizimde üzerimizde hizmeti, emeği çoktur. Allah razı olsun. Ama bu bir yarıştır. Şöyle düşünmek lazım, şubemizin 309 üyesi vardır. Türkiye’de seçme ve seçilme hakkı var. 309 üyemizin her biri bu dernek şubesinin başkan adayı olabilir. En doğal hakkıdır. Bu kişiler eğer hizmet etmek istiyorsa, ekibini kurduysa ve projeleri varsa tabii ki aday olabilir. İsmail bey yıllarca hizmet etti. Ben aday olduğumda bana camiamdan ‘Sen en büyük ihaneti yaptın.’ diyenler oldu. İhanet etmek diye bir şey yok. Ben ekibimi kurdum. Takdir edecek seçip veya seçmeyecek dernek şubemizin üyeleridir. Bu bir bayrak yarışıdır. Biz davaya baş koyduk hizmet etmek istiyoruz. Mesela yetki verip seçtiler. Ve biz görevi hakkıyla yapamadık farz edelim. Üç yıl sonra yeni bir seçim olacak. Bizi başkanlık görevine getirecek olanda o koltuktan indirecek olanda üyelerimizdir.
“ŞAHSİ DÜŞÜNCEM İKİ DÖNEMDEN FAZLA BAŞKANLIK YAPILMAMALI”
Burak Aydın: Dernek tüzüğünüzde ve sizin kafanızda belli bir süreden sonra görevi devir var mı? Mesela başka sivil toplum kuruluşlarında 20 yıl belki daha fazla Başkanlık yapan kişiler var.
Emre Öztürk: Derneğimizin tüzüğünde böyle bir sınırlama maddesi yoktur. Tamamen üyelerin takdirine bırakılmıştır. Ama benim şahsi düşüncem ben bu tarz derneklerde biraz daha kısa süreli olmasını tercih ediyorum. En fazla iki dönem yapılmalı diye düşünüyorum. Dediğim gibi bu benim şahsi görüşümdür. Çünkü bayrağı vakti gelince genç bir arkadaşa devretmenin daha makul olacağı inancındayım. Elbette genç arkadaşlarımız daha dinamik ve enerjik olacaklardır. İster istemez uzun süreli görevlerde ruhen, zihnen, bedenen yoruluyorsunuz. Göreve taze kan misali genç ve yeni bir arkadaşımız geldiğinde nasip olursa o arkadaşımız da hakkaniyetli şekilde dernek üyelerimizin hak ve menfaatlerini her ortamda savunabilecek, gerekli tepkileri verebilecek durumda olacaktır. Örneğin PKK terör örgütünü lanetleyip yeri geldiğinde teröriste terörist diyeceğiz. Hiçbir şey yapmadan oturursak seçilerek oturduğumuz o koltuğun hakkını vermemiş oluruz. Devletimiz bize bir gazilik kimlik ve onuru verdi. Bu kimlikten yararlanıpta herkesle kötü olmak durumunda değiliz. Elbette dediğim gibi tepkimizi koymalıyız. Ama makamı, kimliği kesinlikle suistimal etmemek lazımdır. Özellikle söylüyorum kamu kurum ve kuruluşlarıyla makamlarla iyi geçinmemiz lazımdır. Çünkü ihtiyaç, talep ve sıkıntıların giderilmesinde ilk bunların kapılarını çalıyoruz. Ben Valimiz Sayın Gökmen Çiçek’e herhangi bir sebeple 47 şehit ailesi ve gazi götürdüm. Sayın Valimiz hepsine yardımcı oldu. Sonraki süreçlerde açıklayacağım her ay bir projem ilerleyen zamanda olacak. Derneğimizin güzel bir konum var. Derneğimizin kapısı terör örgütleri ve onların uzantıları dışında herkese açıktır. Derneğimizin atmosferi halkımızı, insanlarımızı çok etkiliyor. Bu vesile ile bize Kocatepe TV ve Kocatepe Gazetenizde kendimizi ifade etme fırsatı verdiğiniz için sizlere çok teşekkür ediyorum. Bizleri gerek TV yayınıyla izleyen ve gazeteyi okuyan halkımızada teşekkür ediyor, hayırlı Ramazanlar diliyorum. Allah devletimize ve milletimize zeval vermesin. Pandemi sürecinde ne kadar büyük bir devlet olduğumuzu bir kez daha gördük. Dış ülkelerin halini gördük. Teşekkür ediyorum.
Burak Aydın: Ben teşekkür ederim. (Son)
>> Burcu AYDIN’ın Haberi

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti