Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Murat Arısoy
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

Patinaj – Kocatepe Gazetesi

Murat Arısoy 15 Ocak 2015 Perşembe 02:00:00
  Yazının başlığı patinaj. Malum karlı havalarda sürücülerin zincirsiz, kar lastiksiz yola çıkmaları dolayısıyla teker dönse de araç ilerlemez. Afyonkarahisar’da bu dikkatsiz sürücüleri pek çok kez görüyoruz. Hatta yayalar da bazen adımlarını boşa atabiliyor. Patinaj, Fransızcadan geçmiş dilimize.
Türkçe kullanacak olursak, “Dön baba dönelim” desek, ziyanı yok.
Karlı günleri, karlı günleri, kardan arabaları anlatacağımı zannediyorsanız, yanılıyorsunuz.
Ben, Afyonkarahisar’ın “otoyol” konusundaki patinajını aktarmaya çalışacağım.
Ankara-İzmir Otoyolu, 2009’dan bu yana tartışılıyor. Bir nevi patinaj.
Otoyolun nereden geçeceği hakkında “iktidar ve muhalefet” olarak ayrıldık. Yine birlik olamadık. Bu patinaj nedeniyle yapılan tartışmalar, şehrin enerjisinin de harcanmasına neden oluyor.
Otoyol hakkında Çevresel Etki Değerlendirme Raporu’nun tartışılacağı toplantı silsilesi de başladı. Afyonkarahisar’ı ilgilendiren ilk ve tek toplantı, 21 Ocak’ta İhsaniye’de gerçekleştirilecek. İhsaniye’deki toplantının duyurusu yapılmasına rağmen, “Halkın Katılımı” isimli bu toplantının yeri ve zamanı hakkında net bir bilgi yok.
Hemen, “İyi ya işte, Çevresel Etki Değerlendirme Raporu tartışılacakmış. Demek ki süreçte değişiklik olabilir” diyenler çıkacaktır.
Yakın zaman sayılabilecek bir zaman diliminde bu şekilde, “Çevresel Etki Değerlendirme” raporu hazırlanışı aşamasındaki 3 toplantıya katıldım. 3 “Halkın Katılımı” toplantısında da esas metin, “Başvuru Dosyası” üzerinden gündeme getirildi. Vatandaşlar görüşlerini söyledi; ama projelerde/ proje taslaklarında büyük bir değişim olmadı. Yetkililer çıkıp “Efendim konuyla ilgili itirazlarınızı not ettik. Konuyu Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nden takip edebilirsiniz” dediler ve toplantılar bitti. Toplantıların ardından “Halkın Katılımı’nda şu görüşler dile getirilmiştir” diye rapor sunulmuştur en fazla. Zira projeler göğe yükseldi yavaş yavaş.
Muhtemelen Ankara-İzmir Otoyolu’nda da benzer bir yöntem takip edilecek. Bir müşavirlik firmasının Karayolları Genel Müdürlüğü’nün belirlediği çerçeve içinde hazırladığı ÇED Raporu, “Halkın Katılımı Toplantıları” ile resmi hâle gelecek ve böylece proje hayata geçecek.
Ankara-İzmir Otoyolu’nun ilk gündeme gelmesinden bu yana hemen hemen benzer tartışmaları yapıyoruz: Otoyol, Afyon’dan geçecek mi, geçmeyecek mi? Proje dosyasında çok açık bir şekilde görülüyor ki Otoyol, Afyonkarahisa’a yakın bir mevkiden geçmeyecek. Buna rağmen, bazı siyasetçiler çıkıp “O harita eski” diyor.
Öyleyse, “her eski”nin bir “yeni”si olması gerekmiyor mu?
“Eski harita” diyenlerin en büyük kanıtı ise Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan’ın “Afyonkarahisar’ın görüşlerini almadan bir şey yapmayız” sözleri. Binali Yıldırım da 2009 yılında Ulaştırma Bakanı iken “Afyonkarahisar’ı ihmal etmeyiz” demişti. Gelinen noktada, “İhmal etmeyiz” denilen şehrin ihmal edildiği haritalar ve bilgiler var.
Bunların uyduruk olduğuna beni ikna eden bir siyasetçi çıkmadı henüz. Benim ulaştığım bilgiler, açık istihbarat. Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü’nün internet sitesindeki “Duyurular” kısmında habere konu metin var. Buyrun inceleyin.
Bakan Elvan’ın kürsüden, muğlak ifadelerle söylediği sözlerden 1 saat sonraki ziyarette “Sayın Bakanım, bizi rahatlattınız” diyen sivil toplum kuruluşu başkanlarına da selam olsun…

ÖN HAZIRLIK YAPILDI MI, YAPILMADI MI?
Deniliyor ki, “Daha Çevresel Etki Raporu hazırlanmadı, başvuru dosyası üzerinde oynamalar yapılabilir.”
Kabul edelim.
O zaman Eski Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın, MHP Kütahya Milletvekili Alim Işık’a verdiği cevabı hatırlatalım. Binali Yıldırım’ın 16 Nisan 2010 tarihli yanıtında şöyle deniyor:
“Yap-İşlet-Devret modeli çerçevesinde gerçekleştirilmesi düşünülen Ankara-İzmir Otoyolu’nun koridorunun belirlenmesi, fizibilite etüdünün ve ön projelerinin yapılması amacıyla 12 Kasım 2009 tarihinde Ankara-Dumlupınar ve Dumlupınar-Manisa adı altında iki kesim hâlinde Otoyolu Proje Mühendislik Hizmetleri Danışmanlık Hizmet Alımı ihalesi yapılmıştır. Yüklenici firma ihalede verilmiş olan klavuz plan üzerinde en az 100 kilometre genişliğinde bir bantta alternatif güzergah araştırmaları yapacaktır. Bu alternatif güzergahlar arasında teknik ve ekonomik açılardan karşılaştırmalar yapılarak en uygun güzergâh seçilecek ve seçilen güzergâhın 1/5000 ölçekli ön projeleri yapılacaktır.”

OTOYOL YARARLI MI, ZARARLI MI?
“Otoyol Afyon’dan geçsin” ya da “Otoyol Afyon’dan geçmesin” demiyorum. Benim istediğim siyasetçilerimizin “Otoyol, Afyon’dan geçmeyecek. Bununla birlikte Afyon için şu, şu, şu projeleri üreterek şehrin termal alandaki konumunu koruyacağız” denilmesi. Kaldı ki AK Parti’nin Genel Merkezi’nin tavrının da bu yönde geliştiğini, Kent Ekonomileri Forumu kitabında okumuş ve yazmıştık.
Şu soru hakkında hiçbir görüş sunulmadı: Otoyol yararlı mı, zararlı mı?
Otoyol geçen illerin, “çarşı”larının, “otelleri”nin zarar gördüğü söylenir. Çünkü otoyoldaki hız ile kimsenin aklına durup da yanından geçtiği ilin çarşısına girmek gelmez.
Burada temel tartışma konusunun, mevcut karayolunun çekiciliğinin artırılmasıdır.
Fakat otoyol zararlıysa, neden Bakanlar, milletvekilleri Kütahya ve Uşak’a gidip otoyol projesini övüyorlar?
Örneğin Uşak kamuoyu neden “Otoyol şehrimize 10 kilometre uzaktan geçecek” diye sevinçli?
Bir de şu var: Mevcut karayollarındaki tesislerin sahipleri, çalışanları neredeler?
Bazen içinden diyorum: “Biz sırf Afyonkarahisar bir kayıpla karşılaşmasın diye yazıp çizerken bu konudan birinci derecede etkilenecek tesislerden çıt çıkmıyor. Tesisler neden gazeteciler ve siyasetçiler kadar bu meselenin üzerine gitmiyor?”
Haksız mıyım?

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER