SÖMÜRGECİLİK

Emperyalistler bir ülkeyi silahla işgal sonucu sömürdüğü gibi, o ülke içinden yerli işbirlikçiler-de bulabilirler. Yoksa yetiştirirler. Ülkemizde ne yazık ki hem buluyorlar, hem de yetiştiriyorlar. Onlar, sadece ülke kaynaklarını sömürmezler, hedef seçtikleri ülke insanına kendi kültürlerini de aşılarlar. Ruhlarını esir alır ve köleleştirirler. Bir şekilde kendi kontrollerindeki birine bağlarlar. Bunu sinsice yaparlar. Çoğu insan farkına varamaz. Bir gün gelir ülkenin öz evladı, kendi özüne ve kültürüne yabancılaşır. Milli ve manevi değerlerini önemsemez. Milletine hizmet etme, ülkesini koruma gibi yüksek duyguları taşımaz olur.İşte bu sayede vatansever bildiğiniz kişiler de bazen hainlerle işbirliği içerisine girebiliyorlar.
Sömürgeciliğin en tehlikelisi budur. Çünkü nesiller üzerindeki tahribatı kolay silinmez. Böyle ruhen yabancılaşanlar ve kişiliğini kaybetmişlerden ülke için fedakârlık beklenemeyeceği doğaldır.
Hâlbuki temiz vicdanın gereği, bir insanın yaşadığı ülkenin ve mensubu olduğu milletin menfaati için çalışmasıdır. Kalbinde zerre kadar inancı olan, vatanını ve milletini seven hiç kimse, emperyalistlerin emellerine alet olmaz, ülkesine ve milletine asla hıyanet etmez. Bu bir kara leke ve hainliktir.
Böyle onursuz insanların bulunduğunu gören ve şiddetle kınayan bir İslam âliminin hikâyesini birlikte paylaşalım:
Arap hükümdarlarından biri bir şairin atını ister. Şair mazeret göstererek her hangi bir para karşılığında bunu veremeyeceğini söyler ve şiirini okur:
Atımı vermemeye sözüm var, o çok güzeldir,
Ne satarım, ne de emanet ederim.
Kendi ülkesinin menfaati için değil de, yabancıların çıkarı için çalışan, kafası ve kalemini emperyalistlere kiralayan vicdanları, bu fakir Arap şairinin atından daha değersizdir.
Çünkü o vicdanlar kiralanmakta ve satılmaktadır. Hâlbuki bu şairin atı, ne kiralanmakta ne de satılmaktadır.
Böyleleri dış düşmanlardan daha zararlıdırlar. Çünkü görünen düşmanla mücadele etmek kolaydır. Hele de hain yüzünü dost maskesi ile gizlerse mücadele daha da zorlaşır.
Ne acıdır ki ülkemiz her dönem böyleleri ile mücadele etmiştir. Canavar şimdi kuzu postuna bürünmüş, fitne, fesat tohumları saçarak huzuru bozmak ve milletimizi bölmek için var gücü ile çalışmaktadır.
Bu gün aynı dinin mensupları ve aynı vatanın evlatları arasına nifak tohumları saçarak milletimizi bölmeye yönelik senaryo ve oynanan oyun budur. Uyanık olarak milletçe oyunu bozmak zorundayız.