TÜM BERBERLERE TEST MÜMKÜN MÜ?

Uzun bir aradan sonra berberler ve kuaförler açıldı. Büyük bekleyiş sona erdi.
Berberler ve kuaförlerin açılması sonrasında “hiç birşeyden memnun olmayan” bir kesim yine memnuniyetsizliğini dile getirmeye başladı. Nerede mi? Başta sosyal medya olmak üzere internet ortamında tabii.
Ne diyorlardı bu arkadaşlar? “Berberlerin korona virüs testinden geçirilmeden dükkanlarını açmalarında büyük sakınca varmış. Berbere giden her müşteri virüs kapacakmış. Buna izin verenlerin vebali büyükmüş. Tüm berberlerin testten geçirilmesi gerekiyormuş”
İlk etapta haklı bir eleştiri gibi gelen bu paylaşımlarla ilgili olarak işin aslını araştırdığınızda durumun hiç de öyle yansıtılan gibi olmadığını anlıyorsunuz.
Evet, birkaç küçük ilde berberler açılmadan önce korona virüs taraması yapılmış berber esnafına. Ama bu illerde kontrolden geçirilen esnaf sayısı da kısıtlı olmuş. Mesela Afyonkarahisar’da berberlik ve kuaförlük mesleğinden hayatını kazanan, 400’den fazla işyeri, çalışanlar dahil yaklaşık 1500 kişi var. Bu kadar kişiyi birkaç günde testten geçirmek imkansız gibi bir şey. Afyon’da salgının ilk günlerinden bu yana yapılan test sayısı 4 bin civarında çünkü. Hadi geçirdiğinizi farz edin… Testte durumu negatif çıkan bir esnafın önüne gelen ilk müşteriden virüs kapmayacağının garantisini kim verebilir. Bu durumda yapılan testlerin bir hükmü olur mu? Yani “Dükkanlar açılmadan önce hepsini testten geçirin” önerisi sonuca hizmet eden bir çare değil.
Konu sadece Afyon’un konusu değil. Mesela Afyon’da 1500 olan esnaf sayısının Eskişehir’de 5 bin olduğu belirtiliyor. Öte yandan korona virüsle mücadelede her şeyi ince eleyip sık dokuyan Sağlık Bakanlığı ile Bilim Kurulu’nun da böyle bir talimatı, “Tüm berberleri testten geçirin” diye bir emri yok.
Peki ortalık başıboş mu? Hayır, Berberlerin denetimi için ekipler hazır. Her dükkan haftada en az bir kez ekiplerce denetimden geçirilecek. Sonuç itibariyle toplumun geneli için geçerli olan kurullar berber ve kuaför dükkanları için de geçerli. Sosyal mesafe, hijyen ve diğer bilinen kurallar. Başka çare yok.

SAHTE HABERDE LİDERİZ. ÇARE KANUNİ DÜZENLEME

Son dönemde, özellikle de karantina günlerinde sosyal medya aracılığıyla yayılan yalan haberleri, yanlış bilgileri ayıklamakla geçti görevlilerin mesailerinin çoğu.
Elbette ki internet çağımızın bir gerçeği. Sosyal medya doğru kullanıldığında çok büyük bir nimet. İnternetin doğru kullanımla faydalarını saymakla bitiremeyiz. Ama amacı dışına çıkınca da açtığı yarayı kapatmak hem zor oluyor, hem zaman alıyor.
Bu işin çaresinin kanuni düzenleme olduğu hep söyleniyor. Aynı sıkıntı bizim sektörümüzde de var. İnternet medyası ile ilgili yapılacak yasal düzenleme tüm basın camiasının ortak beklentisi.
İşte bu noktada Milliyetçi Hareket Partisi (MHP), sanal ortamda yayınların düzenlenmesi ve bu yayınlar yoluyla işlenen suçlarla mücadele edilmesi kapsamında hazırlanan kanun teklifini Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanlığı’na sundu. Söz konusu kanun teklifinde, kimlik numarası isteme zorunluluğu gibi maddeler yer alıyor.
Kanun teklifini Meclis Başkanlığı’na sunan MHP Kırıkkale Milletvekili Halil Öztürk, açıklamada bulundu. Öztürk, özellikle sosyal medya platformlarında dolaşan yalan haberler ve sahte hesaplar yüzünden birçok internet kullanıcısının mağduriyet yaşadığına değinerek, “Koronavirüs ile mücadele ettiğimiz şu dönemde dâhi durum değişmemiş, sahte hesaplar üzerinden yapılan algı yaratmaya yönelik korku salıcı haberler yüzünden zaman zaman toplumda endişeler yükselmiştir.
Bu bağlamda, tüm sosyal medya mecraları için 2018’de yapılan genel bir araştırma sonucuna göre Türkiye; ‘Sahte habere en çok maruz kalan ülkeler’ kategorisinde yüzde 49 ile ilk sırada yer almaktadır. Sosyal medya platformu Facebook’tan yapılan açıklamada; 2018’in ilk 3 ayında dünya genelinde 1,2 milyar sahte hesap silinirken, 2019’un aynı döneminde 2,2 milyar sahte hesap silindiği belirtilmiştir. Tüm dünyanın sahte hesaplarla başı ağrımaktadır” dedi.
Teklifin içeriğine de değinen MHP’li Öztürk, “Türkiye’den günlük erişimi 500 binden fazla olan, yurt içi veya yurt dışı merkezli sosyal ağ sağlayıcılarına Türkiye’de temsilcilik açma ve temsilci bulundurma zorunluluğu getirilmekte, sunmuş oldukları hizmetten yararlanmak isteyenlerden Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası isteme zorunluluğu getirilerek Türkiye’de sahte hesap açılmasının önüne geçilmesi amaçlanmaktadır. Diğer taraftan kimlik numaralarının Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında korunması öngörülürken, yaptırımlara uymayan sosyal ağ sağlayıcılarına ağır idari para cezaları uygulanması da teklifimizde yer almaktadır” ifadelerini kullandı.
Bakalım bu teklifin akıbeti nasıl olacak? Merakla bekliyoruz.