TÜP BEBEK MERKEZİ VE DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ

Afyonkarahisar’da devlet imkanları ile bir “tüp bebek merkezi” kurulacağı haberleri geçtiğimiz günlerde gündeme geldi. Pek üzerinde tartışılmayan bu konuyla ilgili olarak “bir bilen” dikkat edilmesi gerekenlere dikkatimizi çekti. “Bir bilen” derken polemik olmaması için ismini vermek istemiyoruz ama, bu ismin Afyonkarahisar sağlık camiasına 40 yılı aşkın süre hizmet veren, hemşehrilerimizin sevip, saydığı, görüşlerine değer verdiği değerli bir hekim olduğunu belirtmek isterim.
Devlet imkanları ile ilimize çakılacak olan bir tek çivinin dahi taliplisi ve takipçisi olduğumuzu bilenler bilir. Yani “Tüp Bebek Merkezi”ni istemiyorlar diye bir sonuç çıkmasın bu söylediklerimizden. Kamu malının heder olmaması, kaynakların israf olmaması için önlemlerin şimdiden alınması, gerekenlerin şimdiden düşünülmesi için bu satırları kaleme aldığımızı peşin peşin belirtmek isteriz.
***
Sağlık camiasının yönetim kademesinden basına yansıyan haberlere göre; Afyonkarahisar Devlet Hastanesi’nin 1440 metrekarelik bölümünde Tüp Bebek Merkezi kurulması planlanıyor. Bu merkezin altyapı çalışmalarına başlandı. Bir yandan hekim eğitimleri de sürüyor. Önümüzdeki 3-6 ay içerisinde Tüp Bebek Merkezi’nin hizmete girmesi planlanıyor. İlimiz milletvekilleri de bu konunun takipçisi…
***
Şimdi “bir bilen”in bu konuda altını çizdiği noktalara bir kulak verelim isterseniz:
“Afyonkarahisar Delet Hastanesi bünyesinde Tüp Bebek Merkezi yapılıyor. İyi hoş da, Devlet Hastanemizden iğne biyopsisi için üniversiteye hasta gönderiliyor. Oysa bunlar basit uygulamalar. Bir çok başarılı hizmete de imza atan Devlet Hastanemizde tüp bebekten önce hastanenin başka öncelikleri ele alınmalı. Belki tüp bebek merkezi de lazım ama öncelikler var. Öncelik sıralaması yapılması lazım.
Şimdi kamu imkanları ile değerli sağlıkçılarımızdan bazıları kurslara gönderilecek ve yeni kurulacak olan tüp bebek merkezi için eleman yetiştirilecek. Son derece kıymetli olan belgeler alınacak. Gerekli olan bu belgeler üzerinden tüp bebek merkezi kurulacak. Peki ya, yetiştirdiğimiz elemanlar devlet imkanlarını kullanarak belgeyi elde eder de, bu arada kendine özel sektörden başka bir pozisyon ayarlarsa… 3-5 ay sonra, gerekli ruhsatı aldıktan sonra “Bana eyvallah” derse… Çekilen emekler, harcanan kamu kaynakları heba olmaz mı?
Keşke ilimizde kamu kaynakları ile bir tüp bebek merkezi kurulabilse ve başarılı olabilse… Ama bunun olabilmesi için iyi düşünülmeli. Doğru düşünüp, doğru hareket edilmeli. Bir de madalyonun diğer tarafından bakılmalı. Bu işi ilimizde ticari olarak yapan özel hastaneler böyle bir potansiyel varken neden bugüne kadar tercih etmediler?
İstanbul’dan bu alanın en yetkin, en başarılı ismini Afyonkarahisar’a getirsek… Afyonkarahisar Devlet Hastanesi’ndeki tüp bebek merkezinde görevlendirsek… Aynı başarıyı yakalayabilir mi?
Bu noktalar iyi düşünülmeli. Yaptık oldu, olmamalı. Söz konusu olan kamu kaynakları ve ilimizin imkanlarıdır. Ayrıca evlat hasreti çeken insanlarımızın ümitleri de söz konusu.
En mantıklısı üniversite ile bu konuda iş birliği yapılmasıdır. Öyle olursa kamu imkanları ile yapılacak tüp bebek merkezi daha sürdürülebilir olur. Bu işi üniversitenin şimdiye kadar neden düşünmediği de ayrı bir soru işareti olarak önümüzde duruyor.
Yani bu iş olmaz değil, ama nasıl olur iyi düşünülmeli…”
***
İşte böyle… Bize düşen görev yetkililerin bu konulara dikkatini çekmek. Gerisini büyüklerimiz daha iyi bilirler.