Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Kocatepe Gazetesi
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

TÜRKİYE’DE GIDA GÜVENLİĞİ VE GÜVENİRLİLİĞİ

Kocatepe Gazetesi 12 Kasım 2010 Cuma 02:00:00
  Türkiye’de yaşayan her yurttaş elde ettiği gelir ile sağlıklı ve dengeli beslenebileceği gıdalara ulaşabiliyorsa bu ülkede gıda güvenliği var demektir. Aksi takdirde gıda güvenliğinden söz etmek mümkün değildir.
Diğer taraftan var olan gıda maddelerinin insan sağlığı bakımından güvenilir olması da çok önemli bir husustur. Son yıllarda bu konuda bilen bilmeyen birçok kişi fikir beyan etmekte olup, konunun bilimsel ve gerçek anlamının dışında magazinel yanı ön plana çıkarılmaktadır. Hatta GDO’lu organizmalardan üretilen gıdalarda olduğu gibi bu konu üzerinden siyaset yapılmaktadır.
Halbuki gıda güvenilirliği konusu, üzerinde siyaset yapılamayacak ve reyting beklentisi olmayacak kadar önemli bir konudur. Bu sebeple “Gıda Güvenilirliği” konusunun bir bütünlük ve sistematik içinde ele alınması önemli görülmektedir. Bu konunun üç temel ayağı bulunmaktadır. Birincisi son günlerin popüler konusu GDO’lu organizmalardan üretilmiş gıdalar, ikincisi sebze ve meyvelerdeki zirai ilaç kalıntıları, üçüncüsü de bitkisel ve hayvansal organizmaların üretiminde kullanılan hormonlar, yani büyüme düzenleyicilerdir.
Gıda güvenilirliğini olumsuz yönde etkileyen bu üç husus birlikte ele alınmadığı takdirde resimin tamamını görmek mümkün değildir. Zaten son günlerde gerek resmi çevre-lerde, gerekse medyada sözkonusu resimin tamamını görememekten kaynaklanan ciddi hatalar yapılmaktadır.
Bu sebeple, sadece GDO’lu gıdalardan ve bunların insan sağlığına olan olası zararlarından söz etmek, ormana girip, bir ağaca takılmak ve ormanı görmemek gibi bir durumdur. GDO’lu gıdalarla, zirai ilaç kalıntıları ile bitkisel ve hayvansal gıdalarda kullanılan hormonlardaki doz aşımları da aynı önemde ele alınmalıdır.
Türkiye’de gıda güvenilirliğini olumsuz yönde etkileyen hususlar nasıl abartılarak ele alınıyorsa, organik gıdalarda aynı abartı ile ele alınmaktadır. Mutlak manada geleneksel tarım usulleri ile üretilecek organik gıdalarla bütün insanlığın gittikçe artan beslenme ihtiyacını karşılamak mümkün değildir. Mutlak manada organik gıda konusunu savunmak bir fanteziden ibarettir. Bu konuda esas ve gerçekçi yaklaşımın “kontrollü tarım” olduğunu söylemek mümkündür.

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER