Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Murat Arısoy

Yeni Hastane’ye dair birkaç fikir

Murat Arısoy 15 Mart 2012 Perşembe 02:00:00
  Türkiye Harp Malulü Gaziler, Şehit Dul ve Yetimleri Afyonkarahisar Şubesi üyelerinin hepimize örnek olacak nitelikteki kampanyasını takip etmek için Yeni Devlet Hastanesi’ne gittim.
O kadar tartışma yapılmasına rağmen, hastanenin tamamlanmış hâlinde, bahçesini ve iç yapısını ilk kez gördüm.
İlk bakışta çok yıldızlı otellerden biri gibi gelen hastane ile birçok konu gündeme getirildi. Mevcut “su basar mı, basmaz mı” tartışmasının mümkün olduğu kadar dışında kalmaya çalışarak, Yeni Hastane ile ilgili birkaç önerim olacak. Önerilerim, kafama takılan ayrıntılara dair:
Birincisi, Yeni Devlet Hastanesi’ne bir isim konulmalı. Yaşayan ya da vefat eden, Afyonkarahisar’a, Türkiye’ye, insanlığa hizmet etmiş, sağlık alanında ya da başka alanda çalışan bir kişinin ismi Yeni Hastane’ye verilebilir. Kişinin, kişilerin ismi verilmeyecekse sağlığa yararlı bir bitkinin veya ilacın bile adı verilebilir. Benim ilk aklıma gelen Lokman Hekim Devlet Hastanesi ismi oldu. “Lokman Hekim” özel hastaneler tarafından da kullanılıyorsa, başka bir isim bulunur mutlaka. Gönlümden “Doktor Hikmet Boran Devlet Hastanesi” adı verilmesi de geçiyor ya, bu önerimin dikkate alınması şu dönemde pek mümkün değil.
Devlet Hastanesi’ne bir isim verilmesi şu bakımdan önemli: Gidilecek yer konusunda hep aynı soru ile karşılaşıyoruz. “Hastaneye gideceğim” denildiğinde, “Yeni mi, eski mi” sorusu neticesinde “Yeni Devlet Hastanesi” diyoruz. Oysa Devlet Hastanesi’nin eski binasında sağlık işlemlerinin yapılmıyor. Ama güzergâhta bir durak olduğu için eski Devlet Hastanesi binası, hâlâ revaçta. Karışıklığı önlemek için, yeni bir isim şık durur kanaatindeyim.
İkinci önerim ise Yeni Hastane’ye ulaşımla ilgili. Belediye Meclisi’nin aldığı çeşitli kararlarla Yeni Devlet Hastanesi’ne ulaşım sağlanabiliyor. Bulunan çözümün adil olduğu kadar adaletsiz olduğunu savunanlar da mevcut. Önümüzdeki günlerde Yeni Hastane’ye ulaşım hakkında bazı düzenlemelerle karşı karşıya kalabiliriz.
Bununla birlikte Yeni Hastane’nin karşısına yapılan eczanelerden Hastane’ye geçişte trafik ışığı, hız yavaşlatıcı, yaya geçidi, alt geçit, üst geçit yok. Hadi hız yavaşlatıcıyı koymasak bile mutlaka yayaların karşıdan karşıya güvenli bir şekilde geçmesini sağlayacak önlem alınmalı. Çok açık söylüyorum: “Hastaneye giderken hastanelik oldu”, “Hastane önünde feci kaza” gibi haberler yapmak da, bu haberlerin öznesi olmak da istemiyorum. Ayrıca duraklar da başka bir ayrıntı. Hastane girişi (ya da durduğunuz yere bağlı olarak çıkışına) “D” harfi olan durak tabelalarının yanı sıra şehir içinde gördüğümüz modern, üstü kapalı duraklardan yapılması, müspet olur. Bu durakları yaptıran da, yaptırılması doğrultusunda karar veren de bol dua alır.
Başka bir sorun daha var: Hastayız, yorgunuz, yaşlıyız diyelim. Hastaneye gitmemiz gerek, ama ‘Acil Servis’i meşgul etmeyelim. Herkesin işi gücü var. Biz dolmuş ya da özel halk otobüsü ile Hastane’ye gidelim’ dedik. “D” yazılı tabelaların yanında toplu ulaşım aracından indik. Peki “D” yazılı tabelaların yanından Yeni Hastane girişine kadar nasıl gideceğiz? Nereden baksanız, uzun adımlarla 3 dakika yürüyüş mesafesi… Zaten canımız burnumuzda, ağrımız sancımız var. Durakların bulunduğu yerden Yeni Hastane girişine kadar 2-3 kişilik, küçük araçlarla ulaşım sağlanamaz mı? Yaz sıcağında, kış soğuğunda, bahar yağmurunda vatandaşlara bu kolaylığın sunulması, görünmez ama büyük bir hizmet olur.
Ayrıca, Yeni Hastane’nin otoparkındaki karmaşıklık giderilmeli. Geçiş alanlarına park eden araçlar nedeniyle, çıkış ve girişler bir anda kapanıveriyor. Hastane, zaten stresi bol bir ortam, bir de bahçe içi trafik eklenince sinirler geriliyor.
Hastane’nin dışı böyle, ya içi? Hastane’nin iç tarafı, beklediğimden geniş ve ferah. Bir hastaneye değil de bir otele gelinmiş izleniminin oluşması sağlanmış. Işık bakımından da hastaların (ya da yeni eğilimle birlikte müşterilerin) memnuniyeti ön planda tutulmuş. Fakat hastaların, hastane içinde yönlendirilmesi konusunda işaret ve levhaların eksik olduğu kanısındayım. Örneğin, konferans salonuna İl Sağlık Müdürlüğü çalışanlarının peşinden giderek varabildim. Bir daha gitsem, konferans salonunu bulabilir miyim? Kuşkuluyum.
Pek “sıcak” gündem maddeleri arasında değil, yine de hatırlatmak isterim. Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’nın Ulusal Deprem Stratejisi ve Eylem Planı’na göre tüm sağlık kurumları ve eğitim binalarının depreme dayanıklılığı ölçülecek. Bu testin Yeni Devlet Hastanesi için de yapılması elzem. Tabii, bu depreme dayanıklılık testi “kolonları el kuvvetiyle” iterek “Bakın, 10 şiddetinde depreme bile dayanıklı” denilmesi suretiyle yapılmamalı. Ölçüsüne uygun bir denetim gerçekleştirilmeli, zeminin de bu denetime katılması sağlanmalı. Ardından önlem alınması gerekiyorsa en kapsamlı önlem alınmalı, güçlendirme yapılmalı. Tamam, o zaman da “Arkadaş, zamanında sağlam inşa etseydiniz” denebilir. Ancak hiçbir söylem ve itiraz, insan canından önemli olamaz. Depreme dayanıklılık ölçümü, “Yeni Hastane, nasıl olsa yeni yapıldı. Bu binaya bir şey olmaz” deyip geçiştirilmemeli.
Bir de Uydukent’e dair önerim var:
Yeni Otogar Uydukent’te. Yeni Hastane de Uydukent’te. İl Özel İdaresi, Uydukent’e taşınacak. O zaman gelin Uydukent’in ismini “Yenikent” yapalım.

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti