'Afrin ne kadar milli ise şeker de o kadar milli'
Saadet Partisi (SP) Genel Başkan Yardımcısı Tacettin Çetinkaya, Afyon Şeker Fabrikası önünde dün öğle saatlerinde basın toplantısı düzenledi.SATIŞ YANLIŞPOLİTİKALARIN SONUCUSP Genel Başkan Yardımcısı Tacettin Çetinkaya, iktidarın Türkiye'ye yayılmış 14 şeker fabrikasının satış yoluyla özelleştirileceğini 21 Şubat 2018 tarihli Resmi Gazete'de ilan ettiğini hatırlattı. Çetinkaya, 'Afyon, Alpullu, Bor. Burdur, Çorum, Elbistan. Erzincan, Erzurum, Ilgın, Kastamonu, Kırşehir,
Saadet Partisi (SP) Genel Başkan Yardımcısı Tacettin Çetinkaya, Afyon Şeker Fabrikası önünde dün öğle saatlerinde basın toplantısı düzenledi.
SATIŞ YANLIŞ POLİTİKALARIN SONUCU
SP Genel Başkan Yardımcısı Tacettin Çetinkaya, iktidarın Türkiye’ye yayılmış 14 şeker fabrikasının satış yoluyla özelleştirileceğini 21 Şubat 2018 tarihli Resmi Gazete’de ilan ettiğini hatırlattı. Çetinkaya, “Afyon, Alpullu, Bor. Burdur, Çorum, Elbistan. Erzincan, Erzurum, Ilgın, Kastamonu, Kırşehir, Turhal, Yozgat ve Muş’ta ki fabrikalar satışa çıkarıldı. İhale süreci başladı. Ülkemizin geleceği için talihsiz, yanlış bir kararla karşı karşıyayız. Şeker fabrikalarımızın haraç mezar satışa çıkarılması yıllardır tarım ve hayvancılıkta uygulanan yanlış politikaların bir devamı ve sonucudur” dedi.
“ÖZELLEŞTİRME İYİLEŞTİRMEK İÇİN DEĞİL”
İnsanları yaşadıkları topraklara bağlayan şeyin o topraklarda yaşadıkları acı-tatlı hatıraları kadar alın teri ile çalışıp, muhannete muhtaç olmadan geçimlerini sağlamak olarak açıklayan Çetinkaya, “İktidarın yıllardır takip ettiği politikalar toprağın insansızlaştırılması, insanların da topraksızlaştırılması yönündedir. Topraktan koparılan insanlar maalesef ya aç kalacaklar ya da küresel sermayenin emrinde ucuz iş gücüne dönüşecekler. 14 şeker fabrikasının özelleştirilmesi bu fabrikaların üretim kapasitesini artırmak için değil; bu fabrikalarda bir ton şeker pancarından elde edilen kristal şeker miktarını artırmak için değil; fabrikalarda çalışan işçilerin durumunu iyileştirmek için değil, taşeron işçileri kadroya almak için değil; Türkiye’nin şeker pancarı üretimini artırmak için hiç değil” diye konuştu.
“PAZAR KÜRESEL SERMAYEYE TESLİM EDİLECEK”
Son 10 yılda şeker fabrikalarının kasıtlı olarak bakımsız bırakılıp, modernize edilmediğini ifade eden Çetinkaya, “Şimdi satışa çıkarırken fabrikaların kristal şeker üretimine devam edeceğini söylüyorlar. Fabrika çalışanlarına yeni yatırımcılarla birlikte çalışma ya da özelleştirme kapsamında olmayan fabrikalarda çalışma imkanı verileceğini iddia ediyorlar. Fabrikaların satışını, beş yıl üretim yapacaklar diyerek savunmaya çalışıyorlar. Tarımda şimdiye kadar yaptıkları ise ortada. Şeker pancarı üretimi açısından verimli topraklara sahip olan ülkemizde, şeker fabrikaları haraç mezat satılarak kapılarına kilit vurarak, pancar üretimi sonlandırılarak tarım toprağı da ekilmez, biçilemez hale getirilmek isteniyor. İnsan sağlığı için büyük tehdit oluşturan fruktozlu mısır şurubunun ve nişasta bazlı şekerin ithalat ve tüketimi artırılarak, pazar birkaç yıl içinde küresel sermayeye teslim edilmek isteniyor” şeklinde konuştu.
ON MİLYON İNSAN ETKİLENECEK
“Dün tütünü bitirenler, bugün şeker pancarını bitirmenin peşinde” diyen Tacettin Çetinkaya, “Tütün üretiminden 300 bin aile ekmek yiyordu. TEKEL özelleştirildi, tütün üreticisi bitirildi. 120 bin şeker pancarı üreticisini de aynı akıbet bekliyor. Amaçlarına ulaşırlarsa, hem çalışanlar hem şeker pancarı üreticisi mağdur olacak. 14 fabrikanın bulunduğu şehirlerde binlerce aile göç ile karşı karşıya kalacak ve çalışanların kurulu düzenlen bozulacaktır. On binlerce aile bu özelleştirmenin doğrudan hedefindedir. Nakliyecisi, çapacısı, mevsimlik işçisi, küspecisi, gübrecisi, hayvan üreticisi, fabrika çalışanı, esnafı, doğrudan ve dolaylı olarak tüm bu insanlarımız özelleştirme teşebbüsünün hedefindedir. Türkiye’de ise 10 milyon insanımız bu şeker fabrikalarının özelleştirilmesinden etkilenecektir” ifadelerini kullandı.
YARISI DEVLETE YARISI YÖRE HALKINA DEVREDİLMELİ
Pancar tarımının toprağın fiziki yapısını iyileştirip, toprakta ki biyolojik döngüyü artırarak kendinden sonra ekilecek ürünlerde verimi arttıracağını dile getiren Çetinkaya şöyle konuştu: “Pancar üretimi istihdama ve tarım makinelerinin kullanımına destek olduğu gibi gübre ve ilaç sanayi için de vazgeçilmezdir. Hiç kimse kendini sahipsiz, yalnız, garip görmesin. Bizler insanlarımızın, bu fabrikalarda çalışanların, çiftçilerimizin, üreticilerimizin, esnafımızın, birlik, oda ve kooperatiflerimizin yanındayız. Şeker fabrikalarımızın haraç mezat özelleştirilmesine izin vermeyeceğiz. Şeker fabrikalarımızın yarısı devlette kalmak üzere, diğer yarısının, başta fabrika çalışanları olmak üzere yöre halkına devredilmesinin en doğru adım olacağını düşünüyoruz. Yönetiminin ise ziraat odaları, tarım kooperatifleri, ticaret ve sanayi odaları işbirliği ile verimli şekilde gerçekleştirileceğine inanıyoruz. Onun için tüm halkımızı ve tüm ilgilileri Şeker Fabrikalarının geleceğine sahip çıkmaya ve bunun için meşru platformlarda buluşmaya çağırıyoruz. Afrin ne kadar milli ise şekerde o kadar millidir.”
Karamoçu: Sonuna kadar mücadeleye hazırız
Şeker-İş Sendikası Şube Başkanı Murat Karamoçu, şeker işçileri ve
pancar üreticilerinin sonuna kadar mücadeleye hazır olduklarını açıkladı
Murat Karamoçu, SP Genel Başkan Yardımcısı Tacettin Çetinkaya ve partililere kendilerine verdikleri destek nedeniyle teşekkür etti.
“İŞÇİ PANCAR TARIMI VE ŞEKERİ DÜŞÜNDÜ”
Şube Başkanı Murat Karamoçu, şeker sanayi masaya yatırılmadan, yeteri kadar tartışılmadan özelleştirmeye çıkıldığında bu fabrikaların sonunun hazırlanacağını söylediklerini vurguladı. Karamoçu, “Burada sadece özelleştirme yapmazsınız, şeker pancarını ve şeker fabrikalarını bitirirsiniz diye söylemiştik. Şeker-İş Sendikası ne kadar haklı olduğunu burada da ortaya koydu. Bakıldığında her kişinin konuşması birbirini tamamlamayan, altını doldurmayan açıklamalar sonucu maalesef şu anda şeker fabrikalarının özelleşip kapanmasına neden olacağını artık hepimiz kesinlikle kanaat getiriyoruz. Basında yer bulan bazı açıklamalar hakikaten bizi üzüyor. Diyorlar ki, şeker işçisine hiçbir zarar gelmeyecek. Allah aşkına şeker işçisi ne zaman ‘Biz işimizi kaybetmekten korkuyoruz. Özelleştirme yapmayın’ diye açıklama yaptı? Şeker-İş Sendikası ve şeker işçisi daima üretmenin, ekonomiye katkı vermeyi ve pancar tarımını, şeker sanayisini düşündü. Çünkü üretmeyen bir toplum her zaman emir almaya mahkûmdur” dedi.
“ŞU ANDA AVRUPADAN UCUZA ŞEKER TÜKETİLİYOR”
Şeker sanayinin “hantal yapısıyla” üretime katkı yapamadığı ifadesine dikkat çeken Murat Karamoçu şunları söyledi: “Bizi yönetenler şeker sanayisine yatırım getirdiler de biz mi elimizi değirmedik? Yıllardır şeker işçisi hep söylüyor? On milyon ton pazar payımız var. Şeker sanayine teknolojik yatırım yapılması lazımdır. Teknolojik yatırım yapıldıktan sonra diğer Avrupa ülkeleriyle beraber rekabet edebileceğimizi söyledik. Kusura bakmasınlar bazılarının aklına bu hantal yapıların yani fabrikaların özelleştirilmesi aklına geldi. İlkin bizi görmeyenler şimdi bu yapılardan bahsediyor. Türk insanı şekeri pahalı tüketiyormuş. Eğer fabrikalar özelleşirse şeker ucuz tüketilecekmiş. Bu insanlar ya bu ülkede yaşamıyor ya da gündemi uzaydan takip ediyorlar. Şeker sanayisinin en büyük maliyeti pancara verilen paradır. Polatlılı çiftçi sempozyum da, ‘Arkadaş sen bana mazotu 1,5 liraya ver ben 10 kuruşa pancar vermeye razıyım.’ İşçi de sen bana yatırım yap ki bende Avrupa ile rekabet edebileyim derken nasıl bunları söylüyorlar esefle karşılıyoruz. Şu anda birçok Avrupa ülkesinden daha ucuza şeker tüketimini sağlıyoruz. Kimse kusura bakmasın halkımız aptal değil. Biz biliyoruz ki özelleştirmeyi manen Afyon’a özelleştirmeyi kabul ettirmeye çalışıyorlar. Biz bu özelleştirmenin karşısındayız. Sonuna kadar mücadele etmeye hazırız. Çıkar biri bizi anlar. Anlamazlarsa bizlerde şeker ve pancar işçileri olarak anlatmasını biliriz”