Başkan Siper, Tarım Politikası Tartışmasına Açıklık Getirdi 'Bizim Önceliğimiz Afyon'un Sorunlarını Çözmek'

Afyonkarahisar İl Genel Meclisi (İGM) Ağustos ayı toplantılarının üçüncü birleşimi sonunda meclis üyeleri arasında tarımda yaşanan sıkıntılar ve çözüm yolları konusunda fikir ayrılıkları gündeme geldi.

ULUSOY: TARIM PLANLAMASI YOK PATATES ÜRETİCİLERİ ZORDA 

Konu hakkında ilk sözü MHP Kızılören İGM Üyesi Hasan Ulusoy aldı. Sözlerine, “Hükümetimiz gerçekten önemli hizmetlere adım atmıştır. Yollar güzel, İHA’lar, SİHA’lar güzel, sağlık hizmetleri güzel. Ama tarımda gerçekten sıkıntımız var.” diyerek başlayan Ulusoy, “Tarım planlaması olmadığı için ilimizde ve ülkemizde patates üreticileri çok zor durumdadır. 1 liraya, 2 liraya Ödemiş tarafında patates satılmıştır ve bugün ilimizde de 3 liraya, 3,5 liraya patates üretilmektedir.  Bu da tarım planlamasının olmamasındandır. Bu tarım planlamasını Tarım Bakanlığı ve Tarım İl Müdürlükleri acilen gerçekleştirmek zorundadır.

Tarım planlaması olmadığından dolayı ayrıca halkımızdan şöyle bir yorumla karşı karşıyayız Diyorlar ki ‘Patates para ediyor, soğan para etmiyor. Ama ithalat yapılıyor. Mısır'dan gemilerle soğan geliyor, patates geliyor.’ Ben buna inanmıyorum ama Tarım Bakanlığı ve Tarım İl Müdürlükleri bu konuyu aydınlatması gerekmektedir. Acilen bu patatesi devletimiz ihracatı açarak, gümrüğü de gerekirse sıfırlayarak çiftçimizin sıkıntısı önleyebilirler. Ben yetkililere vatandaşımızın taleplerini bu vesile ile dile getiriyorum. Şahsım üzerine söz aldım. Sözlerim hiç kimseyi bağlamaz. Kendi şahsım üzerinde halkımın sesini burada duyurmak istedim.” dedi.

ÇALIŞKAN: TARIMDA YANLIŞ ÇOK BAKANIN DA DEĞİŞMESİ LAZIM

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Dinar Üyesi ve CHP Grup Başkan Vekili Nihat Çalışkan, konu ile ilgili olarak şu ifadelere yer verdi: 

“Hasan Ulusoy ağabeyimiz kendi adına konuştu ama ben Hasan ağabeye konuşacağım. 2024 yılında patatesle ilgili ciddi sıkıntı vardı. Yine fiyatı çok düşüktü ve çiftçinin çok büyük zararları oldu. 2024 yılında Sayın Vekil Ali Özkaya, bizim köylerimize gelip fiyat konusunda yardımcı olup çiftçinin zararının ödeneceğini ifade etmişti. Nacak 2024 yılında bu hususta hiçbir çalışma olmadı ve 2025 yılında aynı sorunlar aynı sıkıntılar yine başladı. 2025 yılı içerisinde de gerekli çalışmaların yapılacağı ifade edilse de hala bir çalışma yok. Zaten tarımda ki pek çok uygulamada yanlışlıklar var. Tarım Bakanının da değişmesi lazım. Tarım İlçe Müdürlükleri geçtiğimiz günlerde çiftçiye fasulye dağıtımı yaptı. Ama geldiğimiz noktada kuraklıkla ilgili sıkıntılarımız var. Artık köyler boşalmaya başladı insanlar köyden uzaklaşmaya başladılar. Bir an önce hükümetin bu konu hakkında bir çalışma yapması gerekiyor.”

SİPER: MISIR’DAN GELEN SOĞAN PATATESİ BUGÜNE DEK SATMADIK

İl Genel Meclisi Başkanı Mehmet Siper, Mısır’dan soğan ve patates geldiğine yönelik bilginin nereden geldiğini bilmediğini, kendisinin iş gereği perakende ile uğraştığı için bugüne kadar Mısır’dan gelen patates ve soğan satışı yapmadıklarını vurguladı.

Siper, “Nihat Çalışkan Başkanımın bazı söylediklerine katılıyorum. Bilindiği üzere üretim ve tüketim arz ve talep dengesiyle ilgilidir. Eğer piyasa da varsa zaten haliyle fiyatlar yüksek oluyor. Söylediğim gibi durum Türkiye ve dünya piyasasıyla ilgilidir. Evet, üretimle ilgili bir düzenleme olması muhakkak bir fayda vardır. Buna bende katılıyorum. Ama fiyat politikası tamamen piyasada ki arz ve taleple ilgilidir.” diye konuştu.

ÇALIŞAN: TARIMDA PLANLAMA OLMAMASI MESNETSİZ BİR İDDİADIR

AK Parti Evciler İGM Üyesi Şener Çalışan, konu hakkında şöyle konuştu: 

“AK Parti hükümetinin tarımsal politikalarla ilgili bir planlama yapılmadığı söylendi. Bence bu tamamen yersiz ve mesnetsiz bir iddiadır. Tarımsal fiyatlandırmaları, dengesizlikler var. Yalnız memleketimizde patates, soğan üzerinden siyasi bir algı yapıldı. 

Seçim ortamlarında seçmenlere bunu anlattık. Kaldı ki geçen yıl itibariyle başta Ali Özkaya olmak üzere tarımsal planlarda teşvik olayında kanunsal bir düzlem oluşturmak için TBMM’de bir kanun çıktı. Bu kanunla birlikte tarımsal tarlalarda ekilen ürünlerin iki yıl üst üste ekildikten sonra teşvikten faydalanıp faydalanamayacağı konusu kanunsal bir altyapıya kavuştu. Patates ve özellikle soğan gibi ürünler de yeri geliyor vatandaşın temel ihtiyaçlarından olan bu ürünleri afaki fiyatlarla satılması sonucunda tarımsal üreticilerimizin, çiftçilerimizin bu ürünlere fazla miktarda rağbeti var. Bu da beraberinde bir sonraki sene fiyat riskini ortaya çıkarıyor. Şu gün gelinen noktada da Mısır ülkesi üzerinden ülkemiz üzerine farklı şekillerde, özellikle de belirli medya kuruluşları tarafından yıpratma politikası izlenmektedir.

Bugün dünya gelenine baktığımızda belki de en fazla tarım icraatını ve ithalatını yapan ülke Hollanda'dır. Ama Hollanda'nın mevzusu şu, bazı tarımsal ürünleri ülkesine alır, bunu teknolojik anlamda işler, para kazanmak için de satar. Patates üzerinden bu yılki fiyatlar evet vatandaşımızı mağdur edebilir. Ama teşvik olayıyla birlikte AK Parti hükümetimiz bunun kanuni düzenlemesini geçen yıl itibariyle yapmıştır. Bundan sonra da en azından planlı tarım işletilmesi yönüyle bence hepimiz bu olaya destek vermemiz lazım. En son geçen hafta itibariyle muhtarlıklarımıza ve İlçe Tarım Müdürlüklerimize tarımsal sayım adı altında bir yazı gönderildi. Bu yazının özünde de önümüzdeki yıllarda geliştirilecek olan tarımsal faaliyet ürünlerinin planlanması amaçlanıyor. Dolayısıyla AK Parti hükümetinin özellikle de tarımsal planlama yapmayışı iddiası tamamen yersiz bir iddiadır. Bunu belirtmek istedim.”

TÜRK: HÜKÜMET ÇİFTÇİYE GEÇİNEMİYOR

Çay İYİ Parti İGM Üyesi Mevlüt Türk, kişisel ticari hayatından örnek vermek istediğini belirterek şu ifadelere yer verdi: 

“Bu sene sezon başında TMO 12 bin 500- 13 bin TL civarında buğday alım fiyatı açıkladı. Fakat piyasada 10 bin 500, 10 bin lira civarına fiyat düştü. Burada üretici de zararda, ticaretini yapan da zarardadır. Şimdi zaman geldi Mısır hasadına, Adana'da Mısır hasadı yapılmakta fakat aynı ofisimiz Mısır satış ihalesi artık 45 gün vadeli. Şimdi çiftçi 45 gün vadeli Mısır mı almaya gitsin? Elindeki Mısır'ı satmaya mı gitsin? Adalet ve Kalkınma Partisi çiftçiyle geçinemiyor. Bunu ifade etmek istiyorum. Avrupa ile ithalat yapıyorlar, her şey düşüyor. Yarı parasına düşüyor. İthalat yapılmasa, planlı üretim, ekim yapılsa, bunlar böyle olmaz. Adamlar 12 liraya arpa, buğday satıyor, bir bardak çay içiyorlar. Bir bardak çay, 12 lira. Yazıktır, önümüzdeki yıllarda döner biçmeye kimse bulunamayacak. Aynı sorun büyük baş hayvancılıkta da geçerli. Şap hastalığından hayvan pazarları kapalı olduğundan kimse malını paraya çeviremiyor, satamıyor.”

SİPER: ORTALIKTA HASTALIK VARKEN HAYVANLAR BİRARAYA GELEMEZ

İl Genel Meclisi Başkanı Mehmet Siper, şap hastalığı nedeniyle hayvan üreticisinin hayvanını piyasaya çıkaramadığını bunu ifade etmenin mantıklı olmadığını söyledi. 
Siper, “Ortalıkta bir hastalık var. Bulaşıcı hastalık olan bir ortamda hayvanların bir araya gelip tekrar hastalığı çoğaltmasına gerek yok.” şeklinde konuştu.

AVCI: SİYASETİ BIRAKALIM GERÇEKÇİ OLALIM

Şuhut İGM MHP Üyesi Mehmet Avcı, siyaset yapmak yerine gerçekçi bir yaklaşıma ihtiyaç duyulduğunu dile getirdi. 

Avcı, şöyle konuştu: 

“Hasan Ulusoy ve Nihat Çalışkan ağabeylerimizin sözlerine cevap vermek istiyorum. Tarım politikası ile ilgili siyasi değerlendirmede bazı partili arkadaşlar köylere gidiyor, mahsulümüz para etmiyor deniliyor. Şehirde yanıyor, her şey ateş pahası. Bu siyaseti bırakalım. Madem çözüm önerilerimiz var. Bunları konuşalım. Yani şap hastalığıyla hayvancılığın para etmemesinin ne sebebi? Hayvancılık son 2-3 yıldır zirve yaptı, tavan yaptı. Şimdi gerçekleri konuşalım. Arkadaşlar köylere gidip, siyaset yapıyorlar. Elmamız, domatesimiz, patatesimiz, fasulyemiz para etmiyor deniliyor. Şehre bakıldığında para ediyor. Sokakta mikrofon tutuluyor bu seferde her şey ateş pahası deniliyor. Böyle siyaset olmaz arkadaşlar gerçekçi olalım.”

DAYI: ENDİŞE EDİLMESİN NETİCE ALMA VAKTİ GELİYOR

AK Parti Grup Başkan Vekili Av. Ömer Dayı, yaptığı konuşmada şunları söyledi: 

“AK Parti hükümetleri olarak, biz gerek tarım, gerek sanayi, gerek ekonomi gibi memleketimizin temel sorunlara yaklaşırken objektif, bilimsel bir yaklaşım ortaya koymamız lazımdır. Bizim 85 milyon ülkemizin bir kısmı üretici, bir kısmı tüketici, bir kısmı hayvancılık yapanlardan oluşuyor. Şimdi bütün dengeleri gözetmemiz lazımdır. Elbette hayvancılarla düşünmemiz lazım. Fiyat çok yükseldiğinde et fiyatları ülkeye dışarıdan yem ithal ediliyor. Niye ediliyor? Et fiyatları yükselmesin. Vatandaş et alabilsin diye, hayvancılık bir yol alsın diye. Dolayısıyla biz burada bütün toplum kesimlerinin ortak menfaatini düşünmemiz lazım.

Bir taraftan üreticiyi düşünürken bir taraftan da satın alan vatandaşı, hayvan üreticilerini ve diğer kesimleri de düşünmemiz lazımdır. Bilindiği üzere bazı ürünlerin arzı düşük olduğunda fiyatlar adalet olarak yükleniyor. O zaman da bunu gündeme getirmemiz lazım değil mi? Dolayısıyla memleketi idare etmek zorunda olan hükümet tüm kesimlerin ortak menfaatlerini gözeterek politika yürütüyor. Elbette bazı ürünlerin arzında bir dengesizlik oluşuyor. Bununla ilgili daha önce çalışmalar oldu. Bu noktada CHP İGM Grup Başkanı Vekili arkadaşımız haksızlık yapıyor. Sayın Ali Özkaya, daha önce de patates fiyatlarıyla ilgili TMO ile çalışmalar yaptı. Bununla ilgili hükümetimiz ve Sayın Vekillerimiz gereken çalışmaları yapıyorlar. Kimsenin endişe etmesine gerek yok. Önümüzdeki günlerde inşallah bu çalışmaların neticesini alacağız diye düşünüyorum.”

Afyonkarahisar İl Genel Meclisi üyeliği görevine seçilen meclis üyeleri olarak öncelikli ve asli görevlerinin Afyonkarahisar’ın ihtiyaçlarının giderilmesi ve sorunlarının çözülmesi olduğunun altını çizdi.

Siper, sözlerini şöyle tamamladı: 

“Elbette ki zaman zaman hem Türkiye hem Dünya gündemini konuşmamız lazım, bunu ben de katılıyorum. Fakat bizim genel konuşmamız Afyon'la ilgili olması lazım. Afyon'la ilgili yol, su, kanalizasyon haricinde yatırımlarla ilgili, çiftçilerimizin nasıl desteklenebileceği ile ilgili ilgili önerilerinizi ben bekliyorum. 2026 yılı bütçesiyle ilgili bence biz öncelikle Afyon için çalışmalıyız. Bizim öncelikli hedefimiz Afyonkarahisar olmalı. İnşallah biz öyle çalışmalar yapalım ki Türkiye örnek olsun.”